Gediz Sulama Birliği’nden çiftçilere atılan mesajı okurken dehşete kapıldım. Abartmıyorum...

Suyumuz bitiyor diyor.

Panik yapmamız lazım. Eyvah dememiz lazım. Geleceğimiz ne olacak diye sormamız lazım.

Çünkü sulama birliği diyor ki:

2025 Yılı sulama sezonunda su kaynaklarının yetersizliği nedeniyle ve T.C. Manisa Valiliği Kuraklık Eylem Planı Kapsamında 2. Ürün ekimi yapılmaması, çok su tüketen ürün ekiminden kaçınılması, şebeke dışı alanların (daimi tesisler hariç) su hizmetinden yararlanamayacağı ve gece sulamasına geçilmesi hususlarında gereğini önemle rica ederiz.

Bunun Türkçesi, kuraklık, açlık demek. Yani su yoksa aş da yok! Çok acil harekete geçmemiz lazım. Manisa'nın verimli toprakları susuz kalma tehlikesiyle karşı karşıya ağalar...

Peki ne olacak?

En kötü senaryoya hazırlıklı olmamız lazım diyeceğim ama zaten o senaryonun tam ortasındayız.

Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek susuzluk tehlikesine dikkat çekip “suyu tasarruflu kullanalım” çağrısında bulunmuştu. Bence bu çağrı anlamlı ama çok naif kalıyor.

Büyükşehir Belediyesi'nin çok daha sert önlemler alması kaçınılmaz. Ovadaki vahşi sulama sistemi yasaklanmalı, rastgele vurulan sondajlar acilen kapatılmalı. Ve buna benzer su sarfiyatına neden olan her ne varsa çok acil müdahale edilmeli.

Hatta Büyükşehir bünyesinde veya MASKİ bünyesinde sadece su krizini yönetecek uzman bir ekip oluşturulmalı. Bu ekibe geniş yetkiler verilerek özellikle Manisa ve ilçelerindeki verimli ovalarda ve tarım arazilerinde büyük kapsamlı denetimler ve kontroller yapılmalı. Eğer bunlar zaten yapılıyorsa alkışlıyorum, destekliyorum.

Bir zamanlar 5-6 metrede, 10 metrede çıkan su artık 200-300 metrelerde bulunamıyor.

Durum gerçekten vahim!

Suyumuz bitiyor ağalar… Ovanın geleceği tehdit altında!

Tarım biterse hepimiz biteriz. Tarım biterse hayat biter, şehir biter, ova yok olur.
Dünya genelinde kişi başı su tüketimi 80 litre iken Türkiye'de kişi başı 190 litre su tüketiyoruz. Çok titiz olduğumuzdan ya da çok büyük üretim yaptığımızdan değil.

Su sarfiyatı konusunda kanuni baskı ve müeyyide yok. Saldım çayıra mevlam kayıra sistemi ve alışkanlıklarımız suyumuzu bitirdi, sonumuzu getirecek galiba.

Bu noktada Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ve ekibine çok büyük iş düşüyor. Alınacak her türlü sert önlemi kamuoyunun da desteklemesi gerekir. Manisa’nın bu saatten sonra kaybedecek zamanı yok ve susuzluk en önemli sorundur.

Su krizi konusunda tavsiye dönemini, nasihat dönemini geride bıraktık. Kimse yapılan çağrıları dikkat almıyor. Kalıcı ve sert önlemlerle Manisa’nın gittikçe azalan su rezervini korumamız gerekiyor. Bunun tek yolu kanun, denetim ve yaptırımdır. Aksi halde çok sıkıntı yaşarız.

Aç kalırız!