Bu topraklarda çocuklar tecavüze uğruyor, erken yaşta evlendiriliyor. Baskı ile okuldan uzaklaştırılıyor. Statük olarak bir konum elde etmesi engelleniyor. Tarikat Kur’an kurslarında dövülüyor. Tarikat evlerinde sindiriliyor, korkutuluyor, intihara sürükleniyor.
Ve bu ülkenin devleti hala "yokmuş" gibi yapıyor.
Siyaset, bürokrasi, Diyanet... Hepsi suskun.
Çünkü gerçek şu:
Çocukları değil, tarikatları koruyorlar.
*
Sözde “ahlak”, sözde “maneviyat”, sözde “dindar nesil” yetiştiriyoruz diye çocuklar kurban ediliyor.
Ölen çocukları mezara koyuyorlar, suçluları koruyorlar.
İstismarcıları tutuklamıyor, yer değiştiriyorlar.
Yurtlar kapanmıyor, tabelası değişiyor.
Kurslar denetlenmiyor, üstü örtülüyor.
Herkes Biliyor.
Ama susuyor.
Çünkü artık bu ülkede çocuklar değil, sapıklar korunuyor!
*
Bursa – 2011
Nakşibendiliğin Halidiye Koluna bağlı Kırklar Cemati şeyhi dergaha gelenlere Erkek, Kadın, Çocuk demek cennet vaat ederek yıllarca istismar etmiş. Bir ihbar sonrası ortaya çıkan bu skandal “Badeci Şeyh” diye tüm basında yer almıştı.
*
Ankara – 2012
Süleymancıların kontrolündeki özel bir yurtta kalan 13 öğrenciye taciz ve cinsel istismarda bulunulduğu ortaya çıktı.
*
Aksaray – 2013
Sakallı Hoca lakaplı şeyhin, izinsiz olarak açtığı Kuran kurslarına gelen 13 kadına cinsel istismarda bulunduğu ortaya çıktı.
*
Karaman – 2016
Ensar Vakfı’nda 45 erkek çocuk yıllarca tecavüze uğradığı ortaya çıktı.
Faillerin biri cezalandırıldı, vakıf kapatılmak yerine korunup kollandı büyütüldü. Dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı 1 kereden bir şey olmaz dedi.
*
Aladağ, Adana – 2016
Süleymancıların kaçak kız yurdunda 11 çocuk diri diri yandı. Yangın merdiveni kilitliydi. Neden ya da Ne İçin diye kimse sorgulamadı. Bu olaydan kimse kusurlu bulunmadı ve hiçbir cemaat mensubu tutuklanmadı.
*
Kahramanmaraş-2016
Maraş'ta Süleymancıların kontrolündeki Hamidiye Erkek Öğrenci Yurdu’nda kalan 4 çocuğun yurtta çalışan bir öğretmen tarafından cinsel istismara uğradığı iddia edildi. Çocuklardan birinin ailesinin şikâyeti üzerine gözaltına alınan M.A., çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
*
Adıyaman – 2016
Adıyaman'ın Besni İlçesi'nde Süleymancılara ait olduğu bilinen Hayrünnisa Gölbaşı Çocuk Yurdu'nda kalan iki çocuğa taciz edildiğini ortaya çıktı. İki çocuğa porno film izlettiğini ve birbirlerinin cinsel organlarıyla oynattığı anlaşılan yurt müdürü F.T tutuklandı.
*
Erzurum – 2018
Kur’an kursunda çocukların zincirle dövüldüğü ortaya çıktı. Görüntüler yayılması üzerine, imam “terbiye ediyoruz” dedi. Ne oldu biliyor musunuz? Kurs hala aktif ve eğitimler günümüzde bile devam ediyor.
*
Konya – 2020
Tarikat evinde kalan 12 yaşındaki kız çocuğu intihar etti. Sebebi bulunamadı ama biz çok iyi biliyoruz. Psikolojik baskı, “cehennemle tehdit”, ailesinin sessizliği…Dosya kapandı. Suçlu yok.
*
Fatih, İstanbul – 2022
Kur’an kursunda çocukların gece "sohbet" adı altında istismar edildiği ortaya çıktı. 9 yaşındaki bir çocuk yaşadıklarını babasına anlatınca, baba çocuğunu kurstan alıyor. Bu durum basına yansıyınca cemaat aileyi tehdit ediyor ve konu kapanıyor. Re’sen soruşturmamı yok. Suçlu mu yok.
*
Tokat – 2023
Kur’an kursunda çocuklara “Disiplin Eğitimi” adı altında diz üstü saatlerce ceza verildiği, ters kelepçe yapıldığı ortaya çıktı. “Disiplin eğitimi” diye meşrulaştırıldı. Kursun hocası değişti hiçbir ceza almadı eğitim devam etti.
*
Şanlıurfa – 2024
Menzil tarikatı yurdunda 11 yaşındaki erkek çocuğuna toplu istismarda bulunulduğu ortaya çıktı.
Aile şikâyetçi olunca, çocuk “yalan söylüyor” diye fişlendi. Yurt hala açık, sorumlu yok, tutuklanan yok. Aynı kişiler yurtta aktif olarak çalışmaya devam ediyor. Tarikat mı ülkenin en güçlüsü.
*
Diyarbakır – 2023
Camide görevli imamın, Kur’an kursundaki çocuğa cinsel saldırıda bulunduğu ortaya çıktı.
Diyanet imamı korudu, yanlış anlaşılma vardır denildi, başka camiye tayin etti. Suçlanmadı ödüllendirildi. Çocuk mu hala terapi görüyor.
*
Samsun – 2021
Kur’an kursunda çocuklar sabah namazına kalkmadı diye dövüldü.
Bir tanesinin kolu kırıldı durumu ailesine anlatınca ortaya çıktı şikayetçi oldular.
Dosya takipsizlik aldı, kurs hala açık.
*
Iğdır – 2022
İhbar sonucunda ortaya çıktı ki tarikat evinde yaşayan çocuklar "şeyh" tarafından tokatlanıyor, aç bırakılıyor, korkutuluyordu. Jandarma baskın yaptı çocuklar ailelerine verildi. Hiçbir aile şikayetçi olmadı ve çocuklar tekrardan aileleri tarafından tarikata teslim edildi
*
Gaziantep – 2023
Kur’an kursundaki 8 yaşındaki çocuk dayak sonrası hastanelik oldu. Bu duruma dayanamayan vicdanlı bir eğitmen ihbar etmişti. Dinin bu olmadığını bilen gerçek bir Müslüman. Sonra ne oldu biliyor musunuz? Çocuğu hastanelik edenlere dokunulmazken şikayetçi olan o eğitmen sürgün edildi. Kursun tabelası değişti, faaliyet hala devam ediyor.
*
Sakarya – 2024
Tarikat yurdunda 10 yaşındaki çocuğun tacize uğradığı ortaya çıktı, korkutulan ailesi sustu.
Yurt devlet destekliydi. Hala aktif olarak faaliyette.
*
Bursa – 2023
Tarikat evi altında işletilen kaçak yatılı Kur’an kursunda 15 çocuk, pis koşullarda kaldı.
Bazıları vücutlarında yara izleriyle bulundu.
Devlet sadece “denetliyoruz” dedi.
Kurs ertesi ay başka isimle yeniden açıldı. Faaliyete devam ediyor
*
Bunlar basına yansıyan sadece belli başlı olaylar. Sadece çocukları kapsayan olaylar. Basına yansımayan, namus diyerek ailesinin üstünü kapattığı, baskıyla sindirilerek susturulan mağdurların olduğu binlerce olayı düşünün. Din adı altında istismara maruz kalan kişilerin, suçlu muamelesi gördüğünü düşünün. Bu zihniyetteki insanları protesto edenlerin tutuklandığı, pedofili kişilerin Türkiye’nin en büyük üniversitelerinde konferans verdiğini düşünün. Bunların tamamı oldu, oluyor.
*
Daha birkaç gün önce 6 yaşında bir çocuk evlenebilir. Bunda herhangi bir sorun yoktur diyen sözde hoca Nurettin Yıldız hakkında hiçbir soruşturma başlatılmadı. Ama bu iğrençliği içine sindiremeyen anayasanın kendisine verdiği protesto hakkını kullanan Boğaziçi öğrencileri gözaltına alındı, tutuklandı. Nurettin Yıldız’ı destek için daha sonra Boğaziçi’nde İBDA-C isimli terör örgütü çağrısı ile toplanan kişilere ise hiçbir müdahale olmadı. Şimdi bu durumda düşünün 7 yaşında çocuğunuzun elinde oyuncak değil,50 yaşında bir adamın elinin olduğunu düşünün, üzerinde okul kıyafetleri değil, gelinlik olduğunu düşünün, gözlerinizi kapatın betimleyin o anı. Ne kadar iğrenç ne kadar aşağılık bir durum olduğunu anlayın. Bu durumlar şaka değil Türkiye’de var olan şeyler. Çocuk gelin yazın Google’a bir aratın, önünüze çıkanlar sadece basına yansıyan olaylar. Basına yansımayan olayları siz düşünün.
*
Türkiye Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne imzalayan bir ülke. Her gün, her saat, her dakika bu sözleşme çiğneniyor..
5 yaşındaki çocuklara ne olduğunu bilmeden zorla başörtüsü takmak, oyun saatini henüz anlamlandıramadığı bir tarikatın öğreteceği din saatine çevirmek, istismarı örtmek, cezalandırmak yerine kurbanı suçlamak, zorla bir şeyhin bilmem kaçıncı eşi yapmak vs vs vs….
Bunların tamamı uluslararası insan haklarına göre SUÇ!
*
Ama bizde sapıklar değil, çocuklar cezalandırılıyor.
*
Hiçbir şey yapmayan herkes suç ortağıdır.
Siyasetçisi, memuru, savcısı, öğretmeni, gazetecisi, Diyaneti…
Sessiz kalan herkes suç ortağıdır!
*
Çünkü bu ülkede çocukları korumak bir tercihtir, kimse o tercihi yapmıyor.
Onun yerine pedofili özendiren kişileri protesto edenlere mücadele ediliyor.
Türkiye Cumhuriyet’inin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözü unutmayın efendiler “VATANI KORUMAK, ÇOCUKLARI KORUMAKLA BAŞLAR”.