Manisa’daki süs havuzları şehrin estetiğine başka bir hava katıyor. Manolya meydanında Manisa’nın kurtuluş gününü simgeleyen Sekiz Eylül havuzu, Ulupark’taki dev havuz en revaçta olanları. Eski adıyla Emekliler Parkı olarak bilinen Bülent Koşmaz parkındaki havuz ise görüntüsüyle adeta serinletiyor.   
Dün, her zamanki gibi parktan geçerken havuzdaki çocukların eğlencesi dikkatimi çekti. Saat 14.00 civarıydı. Güneş tam tepede... Yaşları 6 ile 12 arasında değişen çocuklar süs havuzuna atlamış eğleniyorlardı. Cep telefonuyla çocukların bu görüntüsünü tebessümle çektim. Arkadaki valilik binası fotoğrafa farklı bir espri katmıştı. Facebook’tan paylaştım. “Arkada valilik binası ve sen havuz keyfi yapıyorsun. Çocuk olmak vardı” diye de ekledim.
Bir süre sonra arkadaşım Özlem Şahin öğretmenliğin de vermiş olduğu sorumlulukla yorum kısmında soruyu sordu; “Elektrik kaçağı olmasın havuzlarda da…”
Yorumu okur okumaz fotoğrafa tekrar baktım. Havuzda çocuklar yüzerken suyu kabartan mekanizma çalışıyor. Yani elektrik kaçağına yol açabilecek her türlü tehlike o an mevcut. Arkadaki valilik binası ise yetkililer bazında ne kadar umursamaz olduğumuzun kanıtı. En yetkili merciye karşı elektrikli havuzda yüzen çocuklar ve bunu tebessümle çekip paylaşan ben! Namıdiğer gazeteci Murat…
Tek tesellim daha önceden defalarca bu havuzlara giren çocukların ölüm tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu haber yapmış olmamdı. Ama o an o kadar sıradan bir şey gibi algılamışım ki…
Sadece ben mi?
Herkes için sıradan…Çünkü şehirdeki tüm süs havuzları çocuklarca istila edilmiş. Hatta sulama kanalları da! Ve çocukların bu ısrarı karşısında yetkililer pes etmiş görünüyor.  
Vatandaş da pes etmiş. Çocuklar yüzerken ne bir uyaran var çevrede ne de bir yetkili.
Asıl tehlikeli olan da bu ya!
Çocuklar ölümle dans ediyor valilik, belediyeler, diğer yetkili makamlar ve biz izliyoruz! Sıradan, son derece normal bir şeymiş gibi!
Ama normal değil!
Hem de hiç değil!
Geçmiş yıllarda bazı illerde çok vahim elektrik çarpma olayları yaşanmış. Manisa’da bugüne kadar böyle bir şeyin cereyan etmemiş olması tehlikeli olmadığı anlamına gelmiyor, gelmemeli. Tamamen şans...
Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Mahir Ulutaş’ın bir süre önce yaptığı açıklamalar çok önemli. Çocukların olası tehlikelerden habersiz eğlence veya serinleme amacıyla sık girdikleri süs havuzlarının can güvenliği açısından önemli riskleri barındırdığını söyleyen Ulutaş, bu konuyu düzenleyen bir yönetmeliğin de olmadığını dile getiriyor.
Ulutaş, yetkilileri uyarıyor. Süs havuzlarının uluslararası standartlara uygun hale getirilinceye kadar çocukların bu havuzlara yaklaşmasının engellenmesi gerektiğini ifade ediyor.
Bu konuda kanunen sorumluluk belediyelerde... Ne yapıp edip bu çocukları havuzlardan uzak tutmaları gerekiyor.
Ama nasıl?
Bu çocukların çoğunun ebeveynleri sorumsuz, belli… Yetkili makamlar havuzda yüzen çocukları bizzat ailelerine götürüp gerekli uyarıyı net bir şekilde yapmalı. Aksi bir durumda sorumluluğun ailede olacağı iletilmeli. 
Çocukların yüzme isteğine karşılık bazı organizasyonlar gerçekleştirilebilir. Süs havuzlarındaki çocuklar yaz yüzme kurslarına dahil edilebilir. Bu konuda Valilik ve belediyeler ortak proje geliştirilebilir. Geçmişte örnekleri yaşandı, başarılı da olundu. Şuan var mıdır bilmiyorum. Varsa süsü havuzları neden dolu?
Ya biz…
Bir şeyler yapamaz mıyız?Gördüğümüz çocuklara, serinlerken elektrik çarpabileceğini, suyun sağlıksız olduğunu bir şekilde anlatabiliriz mesela. Yüzdükleri havuzun altında elektrik tesisatı olduğunu söyleyebiliriz. Yaptıklarının sıradan bir oyunken ölüm oyununa dönüşebileceğineinandırabiliriz onları.
Ya havuzdaki çocukları elektrik çarparsa! Sorumlusu kim olur? Birkaç çocuk sudayken bir elektrik akımı meydana gelirse sonuçlar hepimizi üzer, bunu biliyoruz. Çoğumuzda var bu vicdan. Eksik olan toplumsal otokontrol…