İttifaklar sadece siyasi alanda yapılmıyor. Manisa’daki yerel gazetelerin ittifak yapacağı yönünde aldığımız duyumlar beni şahsen pek şaşırtmadı. Ama endişeliyim. Gazeteciğe gönül vermiş, bu mesleği hevesle yapan biri olarak kendi payıma çok üzgünüm. 
Çünkü bu bir birleşme değil çaresizliktir.    
Son 2-3 yıl içinde gazete sayısı nerdeyse yüzde 50 azalınca mevcutların nasıl ayakta kalacağı zaten kafaları kurcalıyordu. Kapanma sırası hangi gazetede sorusu bir kabusa dönüşmüştü. Bu endişe ile nereye kadar değil mi? 
Durum bu ancak bizim, yani gazetecilik mesleğini icra edenlerin endişeleri var. 
Gazeteler birleşince çalışan sayısı azalacak mı? 
Yeni işten çıkarımlar olacak mı? 
Bir başka soru…
Gazeteler mali olarak birleşecek de kafa olarak nasıl birleşecek? 
İşin mali kısmı ile ilgili sıkıntılar belki en aza inecek ama diğer tarafta gazeteler duruşlarını, dünya görüşlerini ve tarzlarını bir kenara mı atacak? 
Bu bir ittifak ise Türkiye’de siyasi dengeler değiştiğinde gazetelerin durumu ne olacak? İttifaklar dağılınca onlarda mı dağılacak? 
Ve çok ciddi bir sorun daha var… 
Birleşme gerçekleştiği anda her gazete onlarca yıllık kazanımını, ismini, değerini lav etmiş olacak. Dağılma olursa isim ve ilan alma hakkı başta olmak üzere ne var ne yok, yok olup gitmiş olacak. 
Aslında kimsenin gazetesi olmayacak. 
Ne mi olacak? 
Hisse…
Herkes hissesine göre mi söz sahibi olacak yoksa eşit mi olacak? 
Manşetler hisse oranına göre mi belirlenecek?    
Böyle bir sonu hesaplıyor muyuz? 
Diyelim ki birleştik… 
Giderler en aza indi hatta gelen ilan paralarıyla kar bile etmeye başladık. Bütün bunlar kaliteli gazete sonucu çıkaracak mı? 
Bence hayır. 
Hatta haber kalitesi daha da düşecek. Farklı sesler olmayacak. Birbirinin aynı iki gazete. Hatta gazete de değil ticari amaçla kurulmuş herhangi bir işletme diyelim buna. 
Kar ediyorsa başarılı, zarardaysa kapatın gitsin mantığı. 
Ve bu işin en acı ve beni de ilgilendiren tarafı, işsiz kalan arkadaşlarımızın yanına yenilerinin eklenecek olması.  
Bir yandan belediyeler işten atıyor, bir yandan gazeteler. Bütün tufan gazetecilerin başına mı kopuyor? 
Benim önerim şu; 
Eğer 6 gazete birleşip tek tip iki adet gazete çıkacaksa, çalışan sayısı da yüzde 50-60 azalacaksa birleşmeyin arkadaş! Zarar eden varsa kapatsın. Çünkü iki kar eden tek tip gazetense 6 ayrı yerel gazete, kör topal da gitse daha efdaldir bu şehir için. 
Gazetecilik kar-zarar hesabına göre de yapılmaz. Eğer öyle olsaydı ben ve benim gibi birçok arkadaşım bu işi bu paralara yıllardır yapıyor olmazdık. 
Patronlar istihdam sağlıyorlar, yerine göre ceplerinden bu işlere ekstra paralar aktarıyorlar. Bu bir fedakarlık. Allah hepsinden razı olsun. Ama ille de kar edeyim, hastane gibi, özel okul, inşaat gibi veya bir esnaf gibi harıl harıl para kazanayım mantığı güdüyorsan yapma bu işi. Bırak senin boşluğunu başkası doldurur. Çünkü “gazetecilik para kazanma” aracı değil, hava aracıdır. Gazete sahibiysen bunun havası sana yeter. İlle para da kazanayım diyorsan sen bildiğin işi yap. Bırak bu işi gazeteciler yapsın. 
Ve tabiat boşluk kaldırmaz. İllaki alternatifler çıkar. Ama hiçbir alternatifin mevcut planlama kadar kötü olacağını sanmıyorum. Çünkü birleşmek mali bir adımdır. Eğer gazetecilere açılan yeni kapı olsaydı sonuna kadar desteklerdim. Ama öyle değil. Bu yeni bir işten atma hamlesi. Ve üstelik tek tip gazete anlamı taşıyor. Gazeteciğin geleceği açısından hiçbir umut vadetmeyen bu adım birkaç kişiyi mutlu etmekten öteye gitmez. 
Yazık olacak. Hem gazetelerin isimlerine hem de çalışan onca kişiye…
MANŞET’İN SATILMASI…
Birçok gazete satıldı, kapandı. Zaman zaman isimler değişti. Hepsine ayrı ayrı üzüldük. Çünkü her kapısına kilit vurulan gazete yeni işsizlik hikayeleriyle son buldu. Ama Manşet Gazetesi’nin satılması taraflı tarafsız birçok kişiyi derinden etkiledi. Manşet, farklı bir çizgiye sahipti. Bazen çoğumuzun tasvip etmediği veya eleştirdiğimiz manşetlerle çıktı. Ama farklıydı. Maalesef son ekonomik sıkıntılar Manşet’i de satılma noktasına getirdi. Umarım yeni bir Manşet’le yeri dolar. Aksi halde okuyucuya yazık olacak.