SPİL’DE KAYBOLMAK Spil Dağı’yla ilgili iki ayrı haber var şuan sitemizde. Valimiz Sayın Halil İbrahim Daşöz Manisa’yı tanıma turları atıyor. Daha önceden Manisa’ya iki kez gelmiş. Üçüncüsünde Vali olarak geldi. Hafta sonunda bazı bürokratlarla birlikte S

SPİL’DE KAYBOLMAK

Spil Dağı’yla ilgili iki ayrı haber var şuan sitemizde. Valimiz Sayın Halil İbrahim Daşöz Manisa’yı tanıma turları atıyor. Daha önceden Manisa’ya iki kez gelmiş. Üçüncüsünde Vali olarak geldi. Hafta sonunda bazı bürokratlarla birlikte Spil’e çıktı. Spil’le ilgili projeleri inceledi, açıklamalar yaptı. 

Vali ve beraberindekiler dağda incelemeler yaparken iki genç yolunu kaybetmiş, jandarmayı arıyorlar. Yardım istiyorlar. Neyse ki çok geçmeden ekipler gençleri buluyor.  Spil bu!  Koskocaman bir dağ! Uçsuz bucaksız, ürkütücü ama aynı zamanda tam bir doğa harikası. Hele kış mevsiminde kar hasretimizi giderdiğimiz, muhteşem manzarasıyla gözleri kamaştıran dev bir park… Bizim “Everest”imiz de o, “Palandöken”imiz de. Bursa’daki Tophane’den, Uludağ’dan ne farkı var Spil’in?  Ne desen var. Büyük mü büyük. Binlerce bitki çeşidi yetişiyor. Yaz ve soğuk kış şartlarına uyum sağlamış bir sürü hayvan yaşıyor bu dağda. Spil aynı zamanda şehrin akciğerleri. Ve Spil aynı anda iki şehrin izlenebildiği belki de tek bölge. Seyir tepesinden baktığınızda sağınızda Manisa solunuzda İzmir… Bu çok özel bir nokta…  Bunları ne diye anlatıyorum ki?  Aslında boşuna değil. Bu şehrin yerlisi olup halen Spil’e çıkmayan hatta Spil’e kızan o kadar çok insan var ki. Spil Manisa’nın kıblesini kapatıyormuş! Kıblesiz kentmiş Manisa! Suçlu Spil yani… Onlar öyle zannededursun ben size asıl mevzuyu izah edeyim. Yeni Valimiz Spil’e yalnız çıksa sizce dönebilir miydi akşama? Ya da ben çıksam ya da siz veya başkaları… Çoğumuz yoldan saptığımız anda kaybolurduk. Bu noktada uyarayım; Spil’e çıkacağınız zaman yanınıza su veya yiyecek değil cep telefonunuzu alın. Çünkü su ve yiyecekler size bir süre yeter. Ama cep telefonu hayatınızı kurtarır. Hele mevsim kış ise Allah yardımcınız olsun. Çünkü Spil’de kaybolmuşsanız, yanan bir lamba ve çalacak bir kapı bulamazsınız. Spil Allah’a emanet. İşte o yüzden Allah yardımcınız olsun.  Spil sahipsiz…  Bu şehirde deniz yok, malum. Ama muhteşem bir dağ var. O zaman dağ turizmini ön plana çıkarmak, buna kafa yormaktan başka çare yok.  Ve gerçekten birçok aktiviteye uygun coğrafik yapıya da sahip Spil. Mesela paraşüt meraklılarının kendi çabalarıyla başlattıkları yamaç paraşütü bugün Spil’e birçok insanı çekiyor. O bakımsız, tesislerden yoksun memur mantığıyla işletilen bungalov evlere bile rağbet yüksek. Yazın bol yeşillik ve güneş, kışın da kar var. Tesis var mı, yok. Bar veya restoran? O da ne? Sadece kalacak yer var. Sayı sınırlı ama…  1968 yılında milli park statüsüne geçmiş olan Spil’de o günden bugüne yapılan birkaç ev bir iki boş bina ve yeşil alanlar… Başka da bir şey yok. Olamazdı da zaten. Manisa Spil’e küs çünkü.  İzmirliler bile neredeyse bu dağın kıymetini bizden iyi biliyor. Ankara yolundan Spil’e dalıyorlar. Eğlenip, stres atıp gidiyorlar.  Biz ne yapıyoruz peki?  İzliyoruz bazen de yakıyoruz…  Ama bir tane tesis kurmamışız. Var olanlar perişan. Özelleştirmek istemişiz olmamış.  Yani anlayacağınız Spil Dağı, “dağ” olarak kalmış. İçinde sık sık insanların kaybolduğu bir dağ. Ne yanan bir lamba, ne müşterileri ağırlayan tesisler ne de güvenlik var! Jandarma var diyeceksiniz ama dedik ya koskoca Spil diye. Jandarma ne yapsın ne yapabilir?  Bu şehre deniz gelmeyeceğine göre bizim sığınabileceğimiz tek bir merkez var, o da Spil. Bu dağ tıpkı kurtuluş savaşında Yunan zulmünden kaçan insanları koruyup kolladığı gibi bundan sonra da Manisa için bir kurtuluş olabilir. Manisa’nın yeni bir markası, yeni bir gelir kapısı olabilir. İnanın bu çok zor değil. Sizi ikna etmek için sadece ve sadece bir örnek verip, noktayı koyacağım.  “Yahudi’nin Yeri”ni bilir misiniz?  Spil’de özel sektör tarafından işletilen tek işletme. Birkaç masa koydular, müşteriler akın edince birkaç masa daha sonra bir sürü masa. Ve öyle bir ihtiyacı giderdi ki, yasal olmamasına rağmen belediye müdahale edemedi. Ki etse önce ben karşı çıkardım. Manisa’yı tepeden izlerken çay yudumlayabildiğim kaç yer var ki Spil’e giden güzergahta? Şimdi orası yaz kış dolup taşıyor. Demek ki bırakın tesisi, bırakın teleferiği, bırakın otelleri… Birkaç masa ve bir kaç sandalye bile insanları Spil’e çekmeye yetiyor. Bunu becerin gerisi kolay. Çok mu şey istiyoruz? Hadi ama artık…