Gökten 3 elma düştü... Biri Newton’a... Biri Graham Bell’e... Diğeri Steve Jobs’a... ** Üçü de yaşadığımız dünyaya karşı algımızı değiştirmiş insanlardır. Newton, klasik mekaniğin temelini atmış, yüzümüzü yeryüzünden evrene çevirmiştir. Moder
Gökten 3 elma düştü... Biri Newton’a... Biri Graham Bell’e... Diğeri Steve Jobs’a... ** Üçü de yaşadığımız dünyaya karşı algımızı değiştirmiş insanlardır. Newton, klasik mekaniğin temelini atmış, yüzümüzü yeryüzünden evrene çevirmiştir. Modern fiziğin ve bugünkü uzay teknolojisinin temellerini atmıştır. Newton’dan 200 yıl sonra Graham Bell, mekanik yasaları kullanarak telefonu icat etmiş, yeryüzünü telefon direkleri ve telleriyle donatmıştır. Bell’den 100 yıl sonra Steve Jobs ise hem teknolojinin hem de günlük yaşamın seyrini değiştirmiştir. ** Üçü de mucittir... Teleskop, telefon ve kişisel bilgisayar... Newton’un kafasına düşerek evreni anlamanın yeni koridoruna yuvarlanan elma, 300 yıl sonra ısırılarak kişiselleştirilmiş ve yeniçağın logosu olmuştur! ** Steve Jobs’u yalnızca kapitalist sistemin bir parçası olarak görüp, cebimize göz diken bir avcı olarak görmek bir yanılsamadır. Graham Bell de bir sanayiciydi aynı zamanda... Deniz taşımacılığı için projeler üretip duruyordu. “Sir” Isaac Newton, Kraliyet Darphanesi’nde yıllarca müdürlük yaptı. Varlıklıydı. Sadece onlar mı? Edison’un, sattığı patentlerin parasıyla edindiği servet belki Jobs’un alım gücünden çok daha fazlaydı. Nobel, icat ettiği dinamiti satarak Avrupa’nın göbeğindeki savaşlardan öyle bir servet edindi ki, parasını bağışladığı kurum 110 yıldır adına ödüller dağıtıp hala onun vicdanını temizlemeye çalışıyor. Ya da Darwin, Arşimet, diğerleri... Dünyayı değiştiren insanların çoğu fakirlik içinde mi öldüler sanıyorsunuz? Mucitlerin hemen hepsi yaşarken almışlardır karşılıklarını. Tarihte yoksul ölenler hep sanatçılar ve işçiler olmuştur... ** Steve Jobs bir Graham Bell veya Newton değildir! Newton da bir Kepler değildi... Kepler de Platon değildi... Platon da parayı icat eden Lidyalı hemşerimiz değildi kuşkusuz. Tarihteki bütün gelişmeler birbirinin üzerine konarak ilerlemiştir. On binlerce yıllık toplumsal hayat, son 130 yılı hariç Edison’a kadar karanlıkta geçmiştir! Sanayi devrimiyle birlikte her şey baş döndürücü bir hızla değişmektedir. ** 20. yüzyılın ilk çeyreğine bakın... Radyo, telgraf, uçak... 1903’te havalanan ilk uçak havada 11 saniye kalmıştı! Bir de şimdiki havacılık teknolojisine bakın! 20. yüzyılın son çeyreğine bakın... Evlerde kullanılamaz denilen kocaman bilgisayarlar, siyah beyaz televizyonlar... Hız giderek artıyor. Arttıkça bazı dönemeçlerin farkına varamıyoruz. Steve Jobs bu dönemeçlerden biridir. ** Mucitler zengin olmuşlardır ama hemen hiç biri icatlarını zengin olmak için yapmamışlardır. Hepsi bir arayışın içinde, bir hedefin peşindedir. Hepsinin hayatından çıkaracağımız olağanüstü dersler vardır. Facebook’ta bugünlerde sıkça bir videosu paylaşılıyor Steve Jobs’un. Orada önemli bir şey söylüyor. “33 yıldır, her sabah aynaya bakıp kendime hep şunu sordum: "Eğer bugün hayatımın son günü olsaydı, bugün (normalde) yapacağım şeyleri yapmak ister miydim? Uzun süre art arda 'Hayır' yanıtını verdiğimde bir şeyleri değiştirmem gerektiğini anladım.” Yalnız kendine de uygulamadı bu yöntemi. Pepsi-Cola’nın CEO’sunu Apple’a getirmek için ikna ederken ona da benzer şeyler söyledi: “Ömrünün sonuna kadar sadece şekerli su mu satmak istiyorsun yoksa dünyayı mı değiştirmek istiyorsun ?" ** Newton... Graham Bell... Steve Jobs... Üçü de hep değişiklik aradılar. Çünkü dünyayı değiştirenler değişikliğe önce kendilerinden başlayanlardır. Kim ne derse desin bence Steve Jobs insanlık tarihinde ismi yer alacak olanlardan biridir. ** Gökten 3 elma düştü. Biri iMac’e... Biri iPhone’a... Diğeri iPad’e...
