Dün akşam itibarıyla Altılı Masa dağılmıştır diyebilir miyiz? Diyen var demeyen var. Şimdilik biz de demeyelim. Ama dün akşam Meral Akşener’in açıklamalarını dinleyen birçok kişi ne oluyor falan demiştir herhalde. Meral Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına soğuk bakıyor. Kılıçdaroğlu ile kazanılamayacağını düşünüyor. Ve bunu ifade etti, deklare etti, ilan etti dün gece. 
Hiç kimse birbirini kandırmasın.   
Aman Altılı Masa dağılmasın falan diye de rol yapmaya gerek yok. Millet İttifakı’nın harcını Kemal Kılıçdaroğlu karmıştır. Mimarı Kılıçdaroğlu’dur. Ama kilit parti İyi Parti’dir. 
Ve Kılıçdaroğlu’nun adaylığı CHP içinde güçlendikçe İyi Parti’nin tavrı değişmeye başladı. Daha doğrusu netleşmeye…  
Buyurun birlikte sesli düşünelim. Meral Akşener’in acıkmalarındaki niyeti anlamaya çalışalım.  

Akşener, “Kemal bey, Millet İttifakı'nın 2018'deki şartlarının oluşması başka bugün Altılı Masa şartlarının oluşması başka. Bu masanın oluşmasında teklif sahibi Kılıçdaroğlu. Masayı toplayan o. Deklarasyonu şu; diğer 5 kişinin ağzından böyle bir cümle çıkmadı o dedi ki bu 6'lı Masa Cumhurbaşkanı adayını tespit edecek. Bu masaya bu görevi verip kendini de bağlayan Kılıçdaroğlu.” 

Bu cümlelerden çıkan sonuç şu: Kılıçdaroğlu kafasına göre adayım diyemez. 

Devam edelim…
Akşener, “O masanın bir noter olma görevi yok. O zaman notersek o masanın manası kalmaz. Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı adayı tarifine katıldığımı ifade ettim. Biz hem kazanacak bir aday hem aklı başında, devlet deneyimi olan, bugünkü tuhaflıklara müsaade etmeyecek biri (seçeceğiz). Orada bir dayatma söz konusu olamaz. Orada bir ortak akıl ortaya çıkacaktır.”;

Sizce Akşener’in demek istediği yeterince açık değil mi? Lafı dolandırmaya gerek yok. Kılıçdaroğlu’nun kazanacak bir aday tarifine uymadığını söylüyor.  
  
Akşener, “Sayın Kılıçdaroğlu'nun aday olma hakkı mevcut. Diğer genel başkanların da aday olma konusunda teklifleri ve hakları mevcut” diyerek aslında topu zaman zaman taca atıyor. 
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun “Benimle misiniz?” çıkışıyla ilgili Akşener, “Sayın Kılıçdaroğlu'nun İzmir'de yaptığı konuşma çeşitli şekillerde yorumlandı. Bizim partimiz bunu kendi partisine mesaj olarak değerlendirmeyi tercih etti. Çünkü Altılı Masa’ya böyle bir mesaj o masada verilir. O masa noter değil.”
 

Yani dediği şu Akşener’in… Kılıçdaroğlu’nun söyledikleri kendisini, partisini bağlar. Bizi ilgilendirmez.      

“Başka isimler gelebilir oraya, tartışılır, bir karar verilir.” diyor Akşener ve devam ediyor: “Bu yöntemi öneren ve isteyen Sayın Kılıçdaroğlu'dur. Ben kendi fikrim olarak arkadaşlarıma aday değilim dedim. Birçok arkadaşım gönül koydu ama saygı duydular. O masadan CHP ‘ben kalkıyorum' diyebilir. Ona da saygı duyulur. Ama ben böyle bir şey olacağını zannetmiyorum.” 
Ve Akşener asıl bombayı burada patlatıyor…
Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ın adaylık ihtimaliyle ilgili gelen soruya, “Sosyal belediyecilik konusunda her ikisi de iyi. Ben onları methediyorum. Aday olmalarıyla ilgili bir problemim yok. CHP'ye dedim ki, ‘Bu iki arkadaşımızın isimleri önde gidiyor. Anketlerde çıkıyorlar. Bu iki arkadaşımızın seçmeninin taraftar hale dönmesi yarına yönelik problem yaratır. Bu arkadaşlarımızın içinden aday gösterilecekse biz varız' dedik. Ama buradaki amaç kazanmak. Bu insanların aday olmasını istemek başka bir şey bu insanların aday olmalarına yönelik tutum olması başka bir şey. Masaya biz de aday getirebiliriz. Aday CHP'li de olabilir. Kazanmak önemli” 

Şimdi burası çok önemli…
Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile ilgili “Varız” ifadesini hiçbir zaman kullanmadı. Hatta aksine gerek dün akşam gerekse öncesinde bu meseleye mesafeli yaklaştı. 
Ancak mevzu Ekrem İmamoğlu veya Mansur Yavaş olunca “Bu arkadaşlarımızın içinden aday gösterilecekse biz varız' dedik.” diyor. 
Bu çok net bir tavır değil mi? 

Bir de üstüne CHP'ye borçlu olmadıkları vurgusunu yapıyor Akeşener ve diyor ki: “Borcumuz yok. Bir borç vardıysa 31 Mart seçimlerinde ödedik, hatta alacaklı hale geldik. İBB'de 2 genel müdür yardımcısı dışında hiçbir şeyimiz yok. Ellerini ayaklarını serbest bırakalım dedik. Sayın Kılıçdaroğlu bunu en iyi bilir dedik tamamen Kılıçdaroğlu'nun atadıklarından oluşuyor”
HDP konusunda söyledikleri asıl görüş ayrılığını özetliyor. Akşener’e göre HDP olacaksa İyi Parti olamaz. Hatta diyor ki “Gerekirse biz kalkarız HDP oturur masaya”  

Akşener, “Altılı Masa’dan hır çıkmaz” diyor. 
Bu ifade de çok manidar…
Bu açıklamaların üzerine hır çıkmaması için sadece bir seçenek var. Kılıçdaroğlu’nun, “Ben aday falan değilim, benimle kazanamayız” demesi lazım. 
Kılıçdaroğlu bu saatten sonra der mi?
Bence demez, diyemez… 
O halde dönelim başa…
Altılı Masa yoluna devam eder mi?  
Biraz objektif düşünenler cevabı biliyor…