“TEK KARE” Yazıma önemli bir bilgi ile başlıyorum. İftar sezonu kapanmıştır, Yani yarın çıkıp parasıyla değil mi ben iftar vereceğim derseniz sonradan görme Müslümanların bile kafası karışır! Bu ayrıntıyı atlamamanızı rica ederim. Şimdi iftar sezonu ka

“TEK KARE”

Yazıma önemli bir bilgi ile başlıyorum. İftar sezonu kapanmıştır, Yani yarın çıkıp parasıyla değil mi ben iftar vereceğim derseniz sonradan görme Müslümanların bile kafası karışır! Bu ayrıntıyı atlamamanızı rica ederim.

Şimdi iftar sezonu kapandı reklam ajans sezonu açıldı. Trend ajanslar, papyonlu, top sakal afilli bir marka danışmanınız yoksa daha önce kendi tanıtımını yapamayan fotokopicilerin eline düştünüz demektir. İşinden anlamayan ajans iş takipçisi partiliden beter yıldırır adamı. Bilboardlar için en ucuzundan bir fotoğraf çektirir üstüne de üç günde aldığı çakma photoshop kursu becerileri ile sizi kamyon çarpmışa çevirir. Kendinizden soğursunuz gidip oyunuzu rakibe atarsınız. Fotoğraf ve ajans işi çok önemlidir. Ramazandaki iftar parası kadar para kıymalısınız bu işe.

Eskiden güzeldi giderdin fotoğrafçıya üç beş kere fotoğraf ardından matbaacıya beşte biri peşin kalanı kazancında ödeme bir anlaşma. Sen seçimi kaybettiğinde tek kaybeden bizim gariban matbaacı olurdu. Şimdi yemiyorlar bu numarayı senden ya da sponsorundan canlı para alıyorlar. Faturayı da istediğin kişiye kesiyorlar. Bu başkan adaylığı işi paralı adamın işi peşin para harcayacaksın en az 500 bin sonra beş yılık maaşın bu para etmeyecek! Pavyonda üzüm ağası hovardalar bile bu kadar hızlı kesilmez. Olsun her şey vatan için.

Bu koltuk dediğin çakma ofis malzemesi satan ucuz dükkânlardan alınmıyor. Neler harcaman gerekiyor bir bilsen!  İktidar hırsı acayiptir.  Ben mesleği “aday adaylığı” olan insanlar tanıyorum. Bu konuda Yaşar Okuyan’ın güzel bir anekdotu vardır. Bir gün Yalova’da bir mahalle muhtarını yakalıyor bak benim için çalış kazanırsam Ankara’dayım kaybedersem gelirim yerine aday olurum ben siyasetsiz duramam diyor.

Şimdi yazının başlığı fotoğraf karesi nerde yazdıklarının bağlantısı diyorsanız işte bağlantı dostlarım. Göz ile beyin arasındaki koordinasyon diğer tüm organlara göre 22 kat daha güçlü. Türk insanı baskın karakter görsel yani gördüğünü okur. Fotoğraf zekâsı yüksek bir gene sahibiz. O nedenle aday adayları bir tek fotoğraf ile belleklerde yaşamalı. Profesyonel bir photoshop ile güzelleş, her saniye insanların aklında en sevimli halinle yaşa. Yorgun gergin yüz istemiyoruz, fotoğraf öncesi cilt bakımını yaptır her şeyi photoshopa bırakma. Aradığımız küçüklere sevgi büyüklere saygı veren huzur dolu bir tek karecik.

Sonra bilboardlarda, seçim için çıkan gazetelerde, dergilerde ve seçimde nemalanmak isteyen seçimden sonra asla güncellenmeyecek tarih olacak “nemacı” sitelerde o tek kare kullanılacaktır. Gerilme senden Leonardo da Vinci’nin Mona Lisa’sı olmanı beklemiyoruz. Hangi açıdan bakarsan bak gizemli gülümsemen gerekmiyor. Senin dikkat etmen gereken 1.65 boyunla Hitler edasında ayakta amatör poz vermemen. Portre çalış, birde partinin logosu sol tarafına tam kalbinin üzerine gelsin. Kalbimdesin hesabı!  Dik duruş, kartal bakışı, yüksek aura hissettir. (Bak aura dedim sakın gidip elinde avro, dolar tutan fotoğraf çektirme, çekilmez olursun!)  Şehre 20 kavşak 50 üst geçit yapacak derinlikte bir görüntü ver çünkü kavşaklar önemli.

Hedef kitleni unutma 18 yaş ile nefes alabilen şehirdeki tüm canlı insanlar. Tek karede heyecan transferini anlatman lazım işin çok kolay değil. Bak daha önce babanın elini öpmemiş hayırsız bir evlatsan yaşlı birinin öper gibi zoraki poz verme. Fotoğraf iğreti duruyor. El öperken eğilmek yerine yaşlı nenenin elini kaldırma kardeşim. Hayatında bağdaş kurmadıysan el âlemin sofrasına çöreklenip tahta kaşık sallama. Olağan akışına ters iş yapma seni seven böyle sevsin. Bir cenazede tabutun başında yakalanırsan ray ban gözlükleri çıkar ve babamın cenazesini taşıdığını düşün ya da kenarda kal.Bir halayda ters ayakla yakalanırsın 20 bin oy kaybedersin ne olduğunu anlamazsın.Bu işten anlamıyorsan sen kenarda el çırp.Tek kare hayat kurtarır. Ya da seçim kaybettirir.

Kuru kalabalıkların gazına gelme, liderlik yalnız insanların işidir. Seni aşkla karşılayan kuru kalabalık benden duymuş olma biraz önce diğer parti adayına oyumuz sana diye yemin ediyordu. Sana da mı aynı şeyi söylediler. Bak bu adamlar sözlerini tutar pusulada tak tak her amblenin altına basar mührü!

Asfalta,kavşağa değil insana yatırım yapan başkan adayı olduğunu tek karede anlatabilirsin. Bu kareyi insanların ellerine, gözlerinin içine ve yüreklerine dokunarak yapmalısın. Ucuz beden dili kitaplarında, muhteşem başkanlık egonda bulamadıklarını Manisa’nın en hücre köyünde saf insanımızda bulabilirsiniz. Dokun ve tek kare bırak yüreklerde. İşte aradığım bu desinler.

Seçimi kazanmak için değil değişim için orada olduğunu hissettir tüm yüreklere.

NOT 1 AK Parti Manisa Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı için Manisa eski valisi Celalettin Güvenç’in adı geçiyormuş. Koca şehirde aday gösterilmeye değer adam/ kadın kalmadı ise vay benim memleketimin haline. O zaman koyun şapkayı önünüze oturun siz düşünün tüm AK partililer. CHP’de Özgür Özel çıkıp açıklamalı aday olacak mı ve seçilirse milletvekili olarak mı devam edecek Manisa Büyük Şehir Belediye Başkanı olarak mı? Düşüncelerimizin aynı olmaması en büyük zenginliğimizdir. Tüm yorumlarınızı bekliyorum.

NOT 2 Kariyer alanında gelişmek isteyen yeni mezunlar ve çalışanlar için İstanbul’da yaptığımız kariyer kamplarını Manisa’da da yapacağız. Detaylı bilgi için web sitemi ziyaret edebilirsiniz. www.erdemkaragoz.com