Yayıncı kuruluşun beklentisi suya düştü… Yorumlama yaparken “Favori Tuzla Tuzla Tuzla” diye geçiştirmeleri, inanın kanıma çok dokunmuştu. Vizyona çıkardığı oyuncularla Türk futboluna damga vurmuş Manisaspor’u sıradanlaştırmanın bedelini bu maçta öde

Yayıncı kuruluşun beklentisi suya düştü…

Yorumlama yaparken “Favori Tuzla Tuzla Tuzla” diye geçiştirmeleri, inanın kanıma çok dokunmuştu.

Vizyona çıkardığı oyuncularla Türk futboluna damga vurmuş Manisaspor’u sıradanlaştırmanın bedelini bu maçta ödemeleri gerekirdi.

Bu ezbere yorumlamanın bir faturası olmalıydı elbette.

Ve gördük neyin ne olduğunu…

Manisaspor’un marka değerini ve formasının ağırlığını…

Her ne kadar tarihinin en kötü dönemini geçirse de ligde düşme potasında yer alsa da, Trabzon’dan 9 yese de Manisaspor’u bu kadar hafife alamazsınız.

O armanın ağırlığını gördünüz mü?

İsteyince neler yapabildiğini, inanınca istediklerini sahaya yansıtmaya başlayınca, rakibi ne kadar aciz duruma düşürebildiğini…

Türk futbolunun çok bilmişleri,

Manisaspor’u 5 saniyede bir hiç yerine koyanlar,

Bugün Manisaspor’un vizyonunu tekrar hatırlayıp kavradılar.

Favori gösterdikleri, kimsenin yenemediği Tuzlaspor takımı, Manisaspor karşısında pozisyon bulamadan elendi.

3’ü afiyetle yedi.

Birisi 40 metreden, diğeri 30 metreden, diğeri de çok ince bir dokunuşla…

Rakibin 150 bin TL adam başı prim vaadi, her oyuncuya ev vaadi bile Manisaspor’u durdurmaya yetmedi.

Bu teknik kadro ve futbolcular, başlarında doğru dürüst bir yönetim olmadan kupada son çeyreğe kaldı.

200 bin doları daha kasaya koydu.

Manisaspor’a kaynak bulmak yerine siyaset peşinde koşanlara gelir getirici ders verdi.

Siyasetin armadan üstün görüldüğü şu dönemde kulübe hatırı sayılır bir para kazandırdı.

Yarın öbür gün “Şu kadar borç ödedim. Bu parayı ben buldum” diyen biri çıkarsa şaşırmam.

Bu maçta en çok merak ettiğim Nenad’sız Manisaspor’un neler yapacağıydı…

Skor üreten Nenad, aynı başarıyı takım savunmasında yapamıyordu.

Bu yüzden ön liberoda kesinlikle oynatılmaması gerektiğini savunuyordum.

Manisaspor’un Nenad’sız daha dirençli, daha çok rakibe basan ve daha çok koşan bir orta sahaya kavuştuğu gerçeği Tuzla’da ispatlandı.

Metin Yüksel’in sezon başının aksine giderek yükselen bir performansı var. Koşuyor, basıyor, top kesiyor…

En çok yapmasını istediğim topla driplingi de yapmaya başladı.

Geçmişe göre tutukluğu gitti, şimdi daha bir özgüvenle oynuyor.

Kayserispor maçında sarı kart cezası olduğu için Tuzla’da 11 oynadı. Bolu maçında olduğu gibi bu maçta da Manisaspor’un iyilerindendi.

Yusuf Akyel ön liberoda çok etkin değil. Kaleye yakın yerlerde topla buluştuğu zaman Nenad etkisi yapabiliyor.

Yerli Felipe Melo Hakan Barış’ın ikinci devre ön liberoda Metin’le yan yana oynamasıyla skor bulmaya başladık. Yusuf’un öne çıkmasıyla Hakan Barış daha çok hücumda pozisyonlar buldu ve 40 metreden güzel bir gole imza attı.

Maçın genelinde orta sahamız baskın ve dominant bir oyun karakteri ortaya koyunca galibiyet de kaçınılmaz oldu.

Tekrar ediyorum; Manisaspor’un başarısı, bol ve savaşçı bir orta sahadan geçiyor.

Metin-Hakan Barış-Yusuf şuan da form olarak öne çıkan isimler… Hakan Turan da üzerindeki formsuzluğunu atarsa bu 4’ünün aynı anda oynatılması, skorun tutulması adına ortayı ciddi anlamda güçlendirebilir.

Taner hoca yaptığı değişikliklerle galibiyeti korudu. Yorulan Yusuf’un yerine Hakan Turan’ı, Dimitrov’un yerine de Melik’i aldı.

Hakan Turan’la orta saha daha dirençli hale gelirken, Melik de sol ayağıyla 30 metreden maçın skorunu belirledi.

96 doğumlu genç oyuncunun taa oralardan vurabilmesi, ne kadar özgüvenli olduğunun göstergesi.

Kendisine güvenenleri yanıltmadı. Fırsat verildiğinde bu tip gollere daha çok imza atacaktır diye düşünüyorum.

Gökhan Sazdağı ‘nın ikinci goldeki katkısını es geçemem. İçe kat ederek ısrarla atağı başlattı ve nitekim Subasic de kendisinden ısrarla beklediğimiz gol vuruşunu nihayet yaptı.

Subasic’ten bu golleri ligde de bekliyoruz.

Şu gol vuruşlarını biraz daha geliştirebilse Manisaspor’un maç kazanamama sıkıntısı ortadan kalkacak.

Genel anlamdaki tek sıkıntı; bir anlık dalgınlık ve oyundan düşmenin faturası.

Bolu maçında olduğu gibi Tuzla’dan yediğimiz golün dersini iyi almak gerekir.

Bu galibiyet iyi bir moral oldu. Ancak lig için bunun iki üç katı daha savaşmak gerek.

Bu takım Kayserispor deplasmanında da kazanacak güçte.

Bu galibiyet ligdeki seri galibiyetlerin de başlangıcı olsun.

Devamını getirememek için hiçbir sebep yok.

Darısı Kayseri’ye diyelim.