MANİSA SIRA SENDE Geçmişe dönmeye niyetim yok. Sezon başındaki tabloyu hatırlatmanın faydası yok. Paraymış, pulmuş artık hiç birinin önemi yok. İnişler, çıkışlar hepsi geride kaldı. Direk çıkar mıydı? İşi buralara getirmek şart mıydı? Gibi söylemlerin

MANİSA SIRA SENDE

Geçmişe dönmeye niyetim yok. Sezon başındaki tabloyu hatırlatmanın faydası yok. Paraymış, pulmuş artık hiç birinin önemi yok. İnişler, çıkışlar hepsi geride kaldı. Direk çıkar mıydı? İşi buralara getirmek şart mıydı? Gibi söylemlerin geçerliliği de yok. Fırsatlar kaçtı, avantajlar tükendi. Tek gerçek kaldı. O da play-off…

Bu gerçeğin ilk adımını da kocaman attı Manisaspor… Adana’da öyle bir futbol ortaya koydu ki, maziyi hatırlattı. Tıpkı ilk yarıdaki o sükseli günlerine geri döndü. Umutların tükendiği, morallerin bozulduğu, tribünlerin sırtını döndüğü anda Adana’da başlayan diriliş, yine Adana’da devam etti. Hem de ne diriliş. Manisaspor’un iki haftalık Adana macerası, en çok koltukçulara yaradı. Öyle ki, iki Adana takımına sahayı dar eden Tarzanlar, tribünlerde ne sinir bıraktı, ne de koltuk.

Manisaspor için Süper lige 180 dakika kaldı. Adana’da yakalayan büyük avantaj, Perşembe günü büyük bir ihtimalle Tarzanları finale taşıyacak. Ama bu oyunun adı futbol olunca, insan kesin bir şey söyleyemiyor. Sonuçta top bu. Ne yapacağı belli olmuyor. Ama oynayan takım ne yapacağını bilirse, o meşin yuvarlakta oynayan takıma göre hareket ediyor.

Manisaspor’da üzerindeki ölü toprağından kurtuldu. Adana havası Tarzanların havasını değiştirdi. Takımın güveni yerine geldi. İnancı yerine geldi. Hırsı yerine geldi. En önemlisi süper lig havası geri geldi.

Şimdi sıra Manisalılarda. Bu takımın iyi gününde yanında olmadınız. Kötü gününde ise tribünlerden bolca salladınız. Şimdi süper lige iki adım kaldı. Bu adımları hep birlikte yürümek lazım. Perşembe günü Manisa’nın final günü. Perşembe günü sahadaki inanmışlara tribünlerinde ortak olma günü. Hoş Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belli ama, Perşembe günü Manisalıların  görev günü.