12 Eylül sonrası yapılan milletvekili genel seçimlerine baktığımızda Manisa’nın Türkiye’nin bir aynası konumunda olduğunu görüyoruz. Manisa, ne İzmir gibi, ne de Diyarbakır veya Konya gibi bir partinin kalesi olarak öne çıkmamış hiçbir zaman. “Merkez Sa

12 Eylül sonrası yapılan milletvekili genel seçimlerine baktığımızda Manisa’nın Türkiye’nin bir aynası konumunda olduğunu görüyoruz.

Manisa, ne İzmir gibi, ne de Diyarbakır veya Konya gibi bir partinin kalesi olarak öne çıkmamış hiçbir zaman. “Merkez Sağ’ın Kalesi” olarak adlandırıldığı doğrudur ancak tek bir parti hüküm sürmemiş Manisa’da. Ülke genelindeki sonuçlar ne ise, kentimizde de genelde onunla örtüşen sonuçlarla karşılaşmışız. Siyasette karşılaşılan köklü değişiklikler de aynı oranda ilimize yansımış. O yüzden Manisa seçmeninin kendi bildiğini okuyan değil de, genel siyasi atmosfere göre de eğilimlerini belirleyen bir yapıya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Geçmiş seçimlere de bakarak önümüzdeki seçimler için bir öngörüde bulunmaya çalışalım.                                                              **   12 Eylül sonrası yapılan yedi genel seçimin altısında ülke genelinde 1. parti olarak çıkan partiler, Manisa’da da 1. olarak ipi göğüslemişler. Bunun tek istisnası 1995 seçimleri. O yıl Türkiye’nin 1. partisi olan Refah Partisi, Manisa’da ancak 4. olabilmiş ve 1 milletvekili çıkarabilmiş.                                                              *   AK Parti kurulana kadar, Manisa’da ön sırada hep merkez sağ partileri görüyoruz. DYP ve ANAP baraj altı kalıp umutlarını tüketene kadar, her zaman ülkede aldıkları oyların da üstünde rakamları Manisa’da aldılar. Hatta DYP’nin baraja takıldığı 2002 yılında bile Manisa’da % 19 oy aldığını görüyoruz.                                                              *   Milli Görüş çizgisindeki Refah Partisi ve Fazilet Partisi ülke çapındaki başarılarının çok altında kalmışlar Manisa’da. Ne zamanki bu çizginin içinden çıkan AK Parti merkez oyları da kendinde topluyor, aynı şekilde Manisa’da da 1. parti olmayı ve oy oranını pekiştirmeyi başarıyor.                                                              *   SHP, DSP, CHP eksenine baktığımızda da Manisa’nın yine ayna görevi gördüğünü belirtelim. SHP 1987 seçimlerinde Türkiye genelinde % 24 oy alırken, Manisa’da % 23; 1991’de hem Türkiye’de hem Manisa’da % 20 oy alıyor. Keza SHP’yi bünyesine katan CHP, 1999’da baraja takılırken Manisa’da da % 10’un altında kalıyor. Aynı yıl DSP % 22 ile Türkiye’de ve % 25 ile Manisa’da 1. parti. AK Parti’nin kazandığı son iki seçimde ise CHP’nin ülke genelindeki 2.’liğini Manisa’da 2002’de DYP’ye 2007’de ise MHP’ye kaptırdığını da belirtelim.                                                              *   MHP’nin ise çok ilginç bir grafiği var. Yasaklı dönem olması ve çok partili seçimin pek uygulanamadığını söyleyebileceğimiz 1983 seçimlerini bir kenara bırakırsak, son 6 seçimde MHP deyim yerindeyse bir ileri bir geri gidiyor. O zamanki adıyla Milliyetçi Çalışma Partisi, 1987 seçimlerinde yalnızca % 2,93 oy aldıktan sonra 1991’de Refah Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi ile yaptığı örtülü ittifakla meclise girmeyi başarıyor. 1995 seçimlerinde % 8 ile baraja takılan MHP, bir sonraki seçimlerin sonunda ise koalisyon ortağı oluyor! 2002 seçimlerinde yine meclis dışı! En inişli çıkışlı grafiğe sahip MHP Manisa’da da hep yurt geneliyle örtüşen sonuçlar almış. Son 2007 seçimlerinde % 14 oy alırken, Manisa’da % 20 ile 3 milletvekili çıkardı. Bu seçimlerde de pek akla yakın bulmasam da MHP’yi “baraj dışı kalabilir” söylemleriyle yan yana okuyoruz.                                                              **   Buradan yola çıkarak aslında şöyle söyleyebiliriz;  Türkiye’de oluşan atmosferin ve değişen konjonktürün yansımasını en iyi görebileceğimiz illerden biri Manisa. Manisa Türkiye’nin bir aynası. Dolayısıyla genel gidişata bakarak Manisa ile ilgili de doğru sonuçlara varabiliriz.   Türkiye’de olduğu gibi Manisa’da da AK Parti’nin 1. CHP’nin 2. ve MHP’nin 3. çıkması kuvvetle muhtemel. Burada daha çok merak edilen çıkarılacak milletvekili sayıları. Orada da aynı şeyin olacağını düşünüyorum. Bizim demokrasi kültürümüzde “liderlik” oylar üzerindeki en önemli etkendir. Normal vatandaşların büyük çoğunluğu listelerin detayları ile değil liderlerin söylemleriyle ilgilenir. Liderlerinin anlayışını buraya en iyi yansıtan teşkilatlar da en başarılı olanlar olacaktır.   Bunun herhalde en çok AK Parti teşkilatı bilincindeki, cümlesi sözcüğüne kadar aynı şeyleri söylüyorlar. Başbakan, MHP için, “2023’ü değil 2003’ü göremeyip bırakıp gittiler” diyor, aynı cümleyi, burada Recai Berber’den duyuyoruz. Devlet Bakanı Egemen Bağış, “Maalesef Cumhuriyet Halk Partisi ‘Cumhuriyet Çark Partisi’ne dönüşmüştür” diyor, hooop bir bakıyorsunuz Hüseyin Tanrıverdi “Çarkçı Başı Kemal” benzetmesi yapıyor! “Merdiveni ters giyen Kemal” , “Dönek Kemal”, “SSK’yı batıran Kemal” vs. vs. Listeleri genel merkez belirleyince söylemler de oradan alınıyor herhalde!                                                              *   Sonuç olarak Manisa’da pek bir sürprizle karşılaşacağımızı sanmıyorum. Papatya falı açmaya veya “ayna ayna söyle bana...” demeye gerek yok;

Başbakan liderlik karizması ve Kılıçdaroğlu yarattığı umutla Manisa’da pastanın büyük bölümünü paylaşacaklardır.