Kulübün içinde bulunduğu vahim tabloyu bir de Yusuf Akyel’den dinledik. Tecrübeli orta saha oyuncusu, sorularımıza içtenlikle yanıt verdi ve geçen sezon yaşananları tüm gerçekliği ile dile getirdi. Akyel, “Sadece futbolcu topluluğu ile ilgili sıkıntılar olduğuna ben inanmıyorum. Güvensizlik ortamı vardı. Gerçekten Manisaspor’u düşünen insanlar böyle davranmaz” dedi. 

RÖPORTAJ: MUSTAFA TATLI 

Manisaspor’a geçtiğimiz sezonun devre arasında transfer olan Yusuf Akyel, sözleşmesini fesh ederek 2. Lig’in zirve adaylarından Bandırmaspor’a imza attı. Kulüpteki alacaklarından ötürü TFF’ye başvuran tecrübeli orta saha oyuncusu, Mustafa Tatlı’ya özel açıklamalar yaptı. Verilen sözlerin tutulmadığını belirten Yusuf, küme düşmenin sebeplerini bir bir özetlerken, başarısızlıkta güvensizlik ortamının en büyük etken olduğunu kaydetti. 

“İLK GELDİĞİMDE ÇOK GÜZEL ŞEYLER SÖYLENMİŞTİ” 

İlk olarak Manisaspor’a geliş hikayesini sorduğumuz Yusuf Akyel, Başkan Abdullah Mergen’le görüşmesinin olumlu geçtiğini belirterek, “Transfer olurken hocayla görüşmedim ancak gelişim hocanın bilgisi dahilindeymiş. İlk görüşmeye geldiğimde başkan kendi yaptıkları ile Manisaspor hakkında çok güzel şeyler söylemişti. “Bizim düşmeyle alakamız yok, Play-off’u kovalayacağız” dedi. “Tüm takımın peşinatlarını kapattım, maç başlarını ödeyeceğim” dedi. Ama takımın içine girdikten sonra öyle olmadığını gördüm. Buraya gelirken Manisaspor’un düşmeyeceğini seneye yine kafaya oynayacağını düşünüyordum. Bu düşünceyle gelmiştim” dedi. 

“BAZI MAÇLARI BERABERLİĞE OYNAMAMAMIZ GEREKİYORDU” 

Yusuf Akyel, Giresunspor maçıyla birlikte kazanamama serilerinin başladığını kaydederek şöyle devam etti: “Üst üste maçlar kaybedince kafamız başka şeylere kaymaya başladı. Para alamıyorduk, verilen sözler tutulmuyordu. Bu yüzden de stres yapıyorduk. Kupa maçlarıyla birlikte ligde de kazanmaya başlamıştık. Adanaspor ve Elazığ maçlarını kazanmıştık. Onlar moral verdi. İkinci devrede 5 tane maçta 80’den sonra goller yedik. Skoru tutmak için oyun oynayabilseydik veya oynatılabilseydi istediğimiz puanları toplayabilirdik. Talihsiz goller yedik. Bireysel hataları geçtim ama bazı maçlarda oyunu beraberlik için oynamamamız gerekiyordu. Denizli’deki final maçını kaybetmememiz gerekiyordu. İlk başlarda böyle maçların kıymetini bilemedik, fikstürün de rahatlığı vardı. Maalesef düştük.” 

“ANTRENMANLARA VE MAÇLARA ÇIKMAZDIK!” 

Küme düşmenin ardından futbolcuların suçlanmasına yönelik konuşan Akyel, maçlara motive olmalarını etkileyecek bazı etkenler olduğunu ifade ederek, “Biz üzerimize düşeni yapmış olmasak maçlara da çıkmazdık antrenmanlara da çıkmazdık. Motive olmamızı etkileyecek bazı etkenler oldu. Herkes işini iyi yapsa bu takım bu durumda olmazdı. Sadece futbolcu topluluğu ile ilgili sıkıntılar olduğuna ben inanmıyorum. Dışardan bakıldığında takım olarak da gayet iyi bir takımdık” dedi. 

“GALİBİYET PRİMLERİNİ MAÇ BAŞLARIMIZDAN KESTİLER” 

Parasal konularla ilgili sıkıntıların birkaç defa dile getirildiğini söyleyen Yusuf, galibiyet primlerinin maç başı ücretlerinden kesildiğine dikkat çekerek, “Aldığımız prim denen paralar da bizim maç başımızdı. Takımda en büyük sorun buydu. Primi alacağa karşılık gösteriyorlar. Prim falan kazanmadık, kendi hak ettiğimizi kazandık. Bunu çok dile getirdik ama bunu dışarı yansıtmadık. 35-40 bin lira prim aldım, bunların hepsi benim alacağımdan düşülüyor. Bunlar haktır. Hak insanın yanına kalmıyor. Onlarda bizim canımızı yakmaya çalıştı” diye konuştu. 

“YEMİNLER ETTİLER, TUTMADILAR” 

Yusuf Akyel, kendilerine verilen sözler üzerine yeminler edildiğini belirterek, “Biz maç gününe kadar başka olaylarla uğraşıp son iki günde kendimizi maça veriyorduk. Takımın geneli maç dışında parasal sıkıntıları konuşuyordu. Bir garantimiz yoktu. Sonuçta biz bu işi yapıyoruz, geçim kaynağımız bu. Bunları dile getirince “çok profesyonel düşünüyorsunuz” deniyor. “Takımı ligde bırakın gerekeni yaparız” deniyor ama bu böyle olmuyor. Sözleşmede anlaşırken gerekli taahhütler veriliyor. Kimse kendine bu şekilde yüzde yüz işine veremez. Bu her meslekte böyle. Bir de verilen sözlere yeminler ediliyor. Başkanı yönlendirenler vardı” dedi. 

“BERABERLİĞE OYNATILMASINA ANLAM VEREMİYORUM” 

Manisaspor’un Türkiye’de güzel yerlerde Manisa’yı temsil etmiş büyük bir marka olduğunu söyleyen Yusuf Akyel, “Böyle bir kulübün içerde beraberliğe oynatılmasına anlam veremiyorum. Adana Demir galibiyeti ve Buca beraberliği de bizi kandırdı. Futbolcuları aslında kandırmadı da diğerlerini kandırdı. Kendilerini havaya soktular. Şaban abi iki hafta gol atıyor, onun bile yüzüne bakılmaz oldu. Başkan soyunma odasında bize bire bir taktik vermeye kalkıyor. Hoca sahada ‘pas yapın pas yapın’ diyor ama bize her idman pas çalıştırması gerekiyor. Sahada bazı şeyler doğaçlama oluyordu.” diye konuştu. 

“YANLIŞLARA KARŞI SESİMİ ÇIKARDIM DİYE…” 

Son 4-5 hafta oynatılmamasının yanlışlara karşı sesini çıkarmaktan kaynaklandığını özetleyen Yusuf, “Son haftalarda oynatılmamayı hiç sorun etmedim. “Yeter ki bu takım kümede kalsın biz oynamayalım” dedim. Ama oynatılmama sebebini doğru şeyler yapılsın diye sesimi çıkarmaya bağlıyorum. Bir tane takım arkadaşımız da ayıp etti, bizimle ilgili hocaya bazı şeyler söyledi. Ondan sonra hocaya söylenen şey başkana söylenmiş gibi bir şeydi kulüpte. Takımda genç oyuncular çok, onların da haklarını savunmak zorundayız. Soyunma odasında kendi aramızda konuşulanlar, hocaya yansıtıldı. Ondan sonra da kulüpte ismimiz çıktı. Verilen sözler tutulsaydı kesinlikle düşmezdik” şeklinde konuştu. 

“GÜVENSİZLİK ORTAMI VARDI” 

Hocanın başkanla ilişkilerinin iyi olduğunu sözlerine ekleyen Akyel, “Bundan dolayı takım içinde hocanın gideceğini düşünmüyorduk. Orada kalıyorlar ve orada kalmaları için de suçu bize atmaları gerekiyor. Gerçekten Manisaspor’u düşünen insanlar böyle davranmaz. Tekrar çıkacağız deniyorsa önce elindeki futbolcuları tatmin etmen gerekiyor. İndirimi kabul ediyorum, 20 bin lira veriyor, geriye kalan parayı üçe bölüyor. Bir güvensizlik vardı. Biz yönetime ve hocaya da güvenmiyorduk. Verdikleri sözleri tutamayacaklarını biliyorduk, özellikle başkanın. Şuan yeni transfer olanlar da benim arkadaşlarım var, onlara “Manisaspor büyük marka ama maddi olarak verilen sözlere inanmayın” dedim. Bazıları mecbur kaldı. Yazılan rakamlara yazık günah. Manisaspor kulübü borçlanıyor. O paraları ödeyemezler” dedi. 

“BİZE BOŞ EVRAK İMZALATIYORLAR” 

Yusuf Akyel son alarak primlerin genelinin elden verildiğini kaydederek, “Adanaspor maçının primini elden verdiler. Birkaç primi de elden verdiler. Hesaba para yattığında ise Manisaspor AŞ alacağına mahsulen diye yazıyor. Değiştir diyoruz değiştirmiyor. Primi elden veriyor. Bize boş evrak imzalatıyor. Orayı istediği gibi doldurabilir. Güvensizlik buradan başlıyor. Ödemeleri yapacaklarına inansaydım kalırdım” dedi.

Editör: TE Bilişim