YÜREKLER KAZANDI!..

 

Averaj takımı olmaya gönlümüz razı gelmemişti…

Hele ki sahada yokları oynayan bir Manisaspor’a tahammül edemezdik…

Koşmayan, tekmeye kafa uzatmayan, kolay teslim olan bir takım asla istemiyorduk…

Bunların hepsini unutturdu Kayserispor maçı.

Beyler!..

Bizim istediğimiz mücadele bu!..

İnanın skora göre yazmıyorum bu yazıyı…

Galip gelemeseydiniz bile bu satırları bu cümleleri yazacaktım…

Bu mücadeleyi bu kazanma azmini gördüm hah tamam işte!..

Durun şöyle derin bir “ohhhhhhhhhhhh” çekmek istiyorum.

“ohhhhhh beee!..”

Gerçek Manisaspor bu!..

Göğsünüzde taşıdığınız o arma öyle bir arma ki

Rakiplerin alay ettiği değil korkup kaçtığı bir arma…

Nitekim Kayserispor “eyvahlar olsun” dedi. “Ben buraya güle oynaya kazanmaya gelmiştim” dediler, ama boylarının ölçüsünü aldılar…

Sizlerden korktular, çekindiler… Yıldızlar topluluğu olsalar bile…

Adamlardaki lükse bakın, Bobo gibi bir yıldızı kulübede oturtuyorlar.

Böyle bir takımı yenmenin keyfi bir başka…

Parayla satın alamayacağımız bir keyif bu…

Bu keyfi bu heyecanı bizlere yaşattığınız için özlenen Manisaspor’u tekrar döndürdüğünüz için teknik heyetinden futbolcusuna hepinize teşekkür ediyorum.

Öyle bir mücadele ettiniz ki yıllarca tanıdığım Manisaspor Medya Sorumlusu Numan Çalışkan Abimi bile tanıyamaz oldum.

Normalde daha önceleri kesseler hiçbir pozisyona tepki vermeyen adam gitti, yerine hop oturup hop kalkan, her atakta yerinde duramayan bir Numan Çalışkan geldi.

Eleştirdiğim Canberk…

Alanya maçındaki Canberk gitti yerine aslanlar gibi mücadele eden Canberk geldi…

Eleştirdiğim Gökhan Sazdağı…

Oyuna girdiği anda Kayserispor savunmasını hallaç pamuğuna çevirdi… Bir asistle Milijas’ı golle buluşturdu.

Giderek aşama kat eden Hakan Turan…

45 numarayı teriyle sırılsıklam etti…

İki maçta 7 gol yiyen Bayram, en kritik anlarda yine kurtardı.

Kaptan Mikic, bir maestro gibi takımı geriden yönetti…

Vee Hakan Barış…

Kolu kırık olsa da takımı ateşleyen isimdi… Bağırdı, çağırdı, aralara top saldı… “Evet biz bu takımı yeneriz” mesajını veren ilk isimdi bu çocuk… Bu çocuk Felipe Melo’nun yerlisi!..

Dimitrov… Usta işi bir gol vuruşuyla kalitesini ispatladı…

Milijas… 10’a yakışan güzellikte Hakan Arıkan’ı avladı…

Daha ne olsun, herkes üzerine düşeni iyi niyetiyle yapmaya çalıştı…

Kayserispor karşısında kaybedebilirdik, berabere de kalabilirdik ama izlediğim bu Manisaspor, hepimize mücadelesiyle heyecan ve keyif verdi…

Bakın bu cümlemin altını ısrarla çizmek istiyorum.

Heyecan ve keyif veren bir Manisaspor izledik…

Manisaspor armasına yakışan mücadeleyi izledik…

Tarzanları izledik… Yüreğiyle maç kazanan oyuncular grubunu…

Tahir Hocam’a gelelim;

Hafta içi 4-4-2 saçmalığından vazgeçerek büyük kumar yerine gerçekçi tercihler yaptı.

İkinci yarıda Hakan Barış ve Gökhan Sazdağı hamleleriyle sonuçta başrol oynadı.

İşte Manisaspor’un hocası da böyle olmalı…

Bir teşekkür de sana hocam!..

Taraftara gelelim;

Onlar Manisaspor’u gerçekten seviyor… Koşulsuz, çıkarsız, tamamen içten… Gönül bağıyla… Sonuç ne olursa olsun iki maçta 7 gol yemiş takımlarına koştular. Bu galibiyeti onlar da hak etti.

Bir teşekkür de sizlere…

Protokole gelelim;

Türkiye Futbol Federasyonu İcra Kurulu Üyesi ve Profesyonel Kurul Başkanı Arif Koşar!..

O, gerçek bir Manisalı…

Manisaspor’a sırt çevirenlerden değil…

O, Manisaspor’un en zor anında protokoldeki yerini aldı…

O, tam bir kötü gün dostu.

Manisasporluluğu ile bilinen Büyükşehir Belediye Başkanı yokken… Valisi yokken…

Manisaspor’u ne kadar sevdiğini bizlere gösterdi…

Teşekkürler Arif Koşar!..

Teşekkürler yüreği büyük insan!..

Bundan sonrasına gelelim;

Bu yürekli oyun sürdüğü sürece daha çok keyifli maçlar izleriz. Ama artık bizim de bir şeyler yapmamız gerekiyor.

Düşünün bu tribünlerin dolu oluşunu ve sonrasındaki galibiyet azmini… Bu çocuklar, 300 kişiye bu futbolu gösterebiliyorsa 10 bin kişiye neler gösterir kim bilir?

Farkında mısınız?

Bu takım bizim, bu şehir bizim…

Elinizi vicdanınıza koyun da şehrinizin takımını desteklemeye gelin lütfen!..

Editör: TE Bilişim