Hayal kırıklığı, gerçekten öyle. En azından 1 puan kopartabiliriz diyordum ama kısmet olmadı. Geçen hafta daha Adana deplasmanından bir gün sonra Trabzon-Akhisar maçını izlemek için tribündeydim. 2-3 meslektaşıma Malatya maçını sordum, hepsi rahat rahat kazanırız dedi. Allah Allah dedim. Sonra haftaiçi yine şehir içinde kime sorsam "3 atarız, 5 kaçarız" şekilleri yaptı. Kendi kendime dedim "Acaba biz lideriz de, Malatya mı düşüyor?" diye. Karşımıza ligi domine eden bir Malatya çıkıyor ancak herkes kendinden emin. İçimden "Şimdi yandık." dedim. 
OYNATTIRMADIK AMA OYNAYAMADIK DA
Maç beklediğimizden biraz farklı başladı. Malatya savunmada topu çevirirken, ileride topa basarak sağlıklı hücum yapmalarını engellemeye çalıştık, başardık da. Orta saha 3'lümüz ileriye iyice çıkarak savunmayı baskıya aldı ve istediğimiz hataları da yaptırmayı başardık. Daha maçın başında o pas hatasını İsmail'le bulduk ama gole çeviremedik. Maçın daha 15-20. dakikaları arası orta sahada küçük üçgenler kurup, kısa paslarla oyunu elimize aldık ama sadece 5-6 dakika sürdü. Rakip top bizim sahamıza geçtiğinde hemen takım olarak yükselince pas alanımız daraldı ve uzun topa döndük. Maç öncesi zemine ne olmuşsa, vıcık vıcık, top sekip uçuveriyor. Tam ayağa pas yapalım diyoruz top kayıyor, kanada atıyoruz durum aynı. İlk yarı bitene kadar müthiş mücadele ettik ama 2. yarı işler değişti. 
SANKİ BİZİ İPLE BAĞLAMIŞLARDI
İlk yarıda da rakibimiz bizden daha çok pozisyon buldu ama atamadı. Ben 0-0'a razıydım, durum bunu gerektiriyordu. 55'te golü yedik, FİNİSH. Karşılık verecek gücümüz kalmadı ki rakibi savunmaktan. İleride bastık, orta sahada bastık, kanatlarda bastık enerjimiz kalmadı ama kabul edelim; Rakip bizim 2-3 gömlek üzerimizdeydi. Maç sonu hoca dedi ya "Geldiğimizden beri en kötü maçımızı oynadık." diye, aynen. Yani golü yedikten sonra hiç umudum kalmadı, maçın gerisini öylesine izledim. Hocaya da, oyunculara da hak veriyorum. Nasıl oynarsan oyna, kimi oyuna atarsan at biz bu maçı çeviremezdik, adamlar taş gibi takım yaratmış. Evet, ahım şahım oynamadılar ama gerekeni yaptılar ve sanki bizi iple bağlamış gibiydiler. Yani izlerken anlamadım, biz kimliğimizden farklı birşey yapmaya kalkmadık ama hiçbir şey de yapamadık. 
LİDER BİZDEN ÜSTÜNDÜ, KABUL EDELİM
Şunu baştan söyleyeyim; Bence bizde kötü ya da rezil oynayan kimse yoktu. Biz takım olarak dayak yedik, bireysel olarak değil. Yine kısa kısa bakarsak; İsmail yine kurtardı ama yediğimiz goller de hakikaten şans. İkisi de karambole geliyor, inanılacak gibi değil. Eren sırf yerde yatarak 2 gol attı. Ufuk da Berk de hiç bekleneni veremedi. İkisi de hiç hücuma çıkamadı, kanatlarını savunmak durumunda kaldı, ha alanlarında da büyük açık vermediler ama vasat oynadılar. Berk maç eksiğini 2. yarıda belli etti, yoruldu. Takımda bir tık iyi oynayan oyuncular Erman-Dimov ikilisiydi. Bakın iyi değil, bir tık. Dimov özellikle ilk yarıda çok top kesti ve 2-3 kez orta sahaya kadar gelip pas yaptı, 2. yarıda da sol kanattan kaçan adamları iyi karşıladı. Erman da şu ana kadarki en fazla kayarak müdahele yaptığı maçı yaşadı ve bence ekstra hata yapmadı. Diyeceksiniz ki "E madem kimse hata yapmadı, nasıl yedik bu golleri?" Haklısın, vallahi ben de anlamadım. İlk gol gelirken, sağ çaprazdan şut gelmeden Metin'le, Ufuk topa ayak kaldırıyor, top yine de geçiyor. İsmail topu çıkartıyor, şansına top havada yön değiştirip Eren'in önüne kalıyor. 2. gol kornerde açık ve net Erman'a faul var, hakem vermiyor, top yine sekip, yine yerdeki Eren'in önünde kalıyor, harbi şans. Orta sahadaki 3 oyuncu da çok mücadele etti ama dediğim gibi 15-20. dakikalar hariç hiç top yapamadık, sadece savunduk. 3'ü de ileride bastı, savunma topu ayağına aldığında ileriye çıkıp rahatsız etti. Zaten ileri uca top geçiremediğimiz için düzgün bir pozisyon da yaratamadık. Maçın son anlarında İsmail'i gördünüz değil mi? Adam birşeyler yaratayım diye kendisini yırttı. İsmail tüm maç, özellikle 2. yarı dövündü, çalımlar attı, topu taşıdı savaştı ama yok, ya rakip indiriyor, ya öyle bir basıyor ki pozisyon çıkmıyor yani olmayınca olmuyor. Bu maçta istediğimiz kadar mücadele edelim, istediğimiz kadar savaşalım, lider bizden üstün takımdı, kabul edelim. 
DÜMEN BİZDE
Bu maç için ne futbolculara ne teknik heyete suç bulamayız, çok güçlü ve Süper Lig'in yolunu tutmuş bir liderle oynadık. Evet ahım şahım oynamadılar ya da paramparça etmediler ancak zaten öyle bir takım değiller. Biz oyunu savunma anlamında kabul edince net olmasa da pozisyonları buldular. Topa sahiplik oranında yüzde 61'e sahip olmaları zaten işin özetiydi. Evet, en kötü maçımızdı ama merak etmeyin, şimdi bizim dişimize göre maçlar başlıyor. Hala dizginler bizde, yenebileceğimiz takımlarla karşılaşacağız. Sivas deplasmanından 1 puanı çıkartsak, gerisi küme düşme hattındaki Mersin, Samsun, Denizli ve Antep gibi takımlar yani bizi Malatya gibi domine edebilecek bir rakiple karşılaşmayacağız. Bu maç bizi üzdü ama olsun. Milli takım arasının da olması bizimkilere çok iyi gelecek. Ne kadar kötü oynasak da bize Eskişehir, Ümraniye, Bandırma maçlarını kazandıran oyuncuların da, teknik heyetin de bu adamlar olduğunu unutmayın. Kötü bir maç geçirdik ama böyle günlerde onların arkasında olmamız lazım. Puan avantajımız artık yok, rakiplerimiz bu hafta hep puanlar kazandı ama artık önümüzde bizden iyi olan bir takımla karşılaşacağımız bir maç yok, hepsini takır takır yenebiliriz. Bundan sonraki 9 maçta dümen bizde, nereye kırmak istediğimizi bilelim yeter. 
Editör: TE Bilişim