2011 yılıydı. Gördes’te Davut Gül’ün Kaymakam olduğu zamanlar. Öğrencilerin okuma, yazma şevkini arttırmak için “Adını Sen Koy” isimli bir slogan yarışması düzenlenmişti. 135 öğrenci arasından birinci seçilen Hürmüz Özge Arı’nın sloganı şuydu: "Yazıyor Gördes, Okuyor Herkes." Kaymakam Davut Gül tarafından makamında ağırlanan öğrenci dizüstü bilgisayarla ödüllendirilmişti.

Bu slogan benim de çok hoşuma gitmişti. Çünkü, Gördes’te yazı yazan çok kıymetli insanlar tanıyordum. Tanımadıklarım da fazlaydı.

Manisa Gördesliler Kültür ve Dayanışma Derneği, dernek üyesi Salih Okkalı hocamın fikir babası olduğu bir proje gerçekleştirdi. Gördesli yazarları bir çatı altında topladı. Gördes’te doğmuş büyümüş, çeşitli il ve ilçelerde yaşayan 15 yazarı Yunusemre Belediyesinin İrfan Meclisinde bir araya getirdi. Yunusemre Belediyesinin yemek ikramından sonra İrfan Meclisinde toplandık. Bu yazarlar arasında benim de olmam bana büyük mutluluk verdi.

Yıllardır gerek şiirlerimle, gerek haber ve yazılarımla Gördes ile ilgili tüm gelişmeleri sizlere aktarıyorum. Gördes için kim bir tuğla koyduysa, her kim bir satır yazı yazdıysa benim için değerlidir.

Gördes gibi küçük bir ilçede bu kadar çok yazar olduğunu bilmiyordum. Mesela ünlü yazarlardan Orhan Pamuk’un köklerini araştırdığımızda babasının Gördesli olduğu karşımıza çıkıyor.

Tespit edilen 15 yazar etkinliğe davet edildi. Tespit edilemeyip kitabı bulunan Gördesli Yazarları da sayarsak Gördes’in çok sayıda yazar yetiştirdiğine şahit olduk.

Gecede tam bir kültür şöleni yaşandı. Kimler katılmıştı?

En başta, ulusal anlamda başarılara imza atan Türk hikâyeciliğinin usta isimlerinden Ahmet Büke’yi saymak istiyorum. Hikayeleriyle tanınan yazarımız, geçenlerde Vedat Türkali Edebiyat Ödüllerinde  ‘Deli İbram Divanı’ romanıyla en iyi roman ödülünü almıştı. Ahmet Büke, yazar olmasında Gördesli olmasının büyük katkısı olduğuna değindi.

Yurdun çeşitli yerlerinde eğitimci ve idareci olarak çalışan, Gördes’imizin yetiştirdiği, kurtuluş mücadelesinde Gördes’i anlattığı “Yangın” tarihi romanıyla Eğitimci-Yazar Kazım Germiyanoğlu da vardı.

Sağlık Meslek Lisesi yıllarında edebiyat derslerimize giren, yıllardır çıkarmakta olduğu Gördes Müstakil Gazetesi ile Gördes’in nabzını tutan Ahmet İnce Hocam da programdaydı. Ünlü Düşünür ve Yazarlardan Cemil Meriç ve Ahmet Arvasi ile anılarını anlattı.

Kişiliğiyle ve yapmış olduğu kültürel çalışmalarıyla adından söz ettiren, Göz Mütehassısı Prof.Dr.Sami İlker hocam ve Değerli Eşi Ayşe İlker hocam da vardı. Ayşe İlker hocanın anlattıkları gerçekten dinlemeye değerdi.

Bir hikaye ve bir deneme kitabı bulunan, arkadaşım Eğitimci Yazar Mustafa Ali Öztürk bu güzel programın sunuculuğunu üstlendi. Kendisi de yazarlar listesinde vardı.

Beni şiir ve yazı yazmaya yönlendiren, edebiyatı yaşayan ve öğrencilerine sevdiren Abim Cüneyt Aybey de ilk kitabı “Seksenlerden Geliyorum Ben” ile oradaydı.

Kemal Sunalın en çok sevilen filmlerinden “Davacı”nın senaryosunu yazan, Gördes’te yıllarca avukatlık yapmış olan Cenap Güven de vardı.

Daha önce hiç görmediğim, program sayesinde tanışma imkanı bulduğum, “Bu Toprağın İnsanları” kitabının yazarı Ahmet Çaçur da programdaydı. Kitabını imzalattım. Beni tanımasa da, şiir kitabımı internetten tedarik ederek okuduğundan bahsetti.

Daha sayamadığım nice değerli yazarlar oradaydı. Programa gelemeyen tek isim, yaptığı kültürel çalışmalarla Gördes’i yurt dışında bile tanıtan Emine Ataman Koç’tu. Geçirdiği bir ev kazası sonucu gelemediğini öğrendik Emine Hanım’ın. Geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum. Onunla da çok tanışmak isterdim.

Programda, yayınlanmış kitaplarımızı getirerek okuyuculara imzalayarak dağıttık. Çok güzel bir kültürel şölen gerçekleşti. Program sayesinde, aynı topraklarda büyümüş farklı türlerde yazan, fakat birbirini tanımayan yazarlarla tanışma imkanı bulduk. Emeği geçen tüm dostları kutluyorum.

Gördesli yazarlar listesinde bana da yer verdikleri için Manisa Gördesliler Kültür ve Dayanışma Derneğine tekrar teşekkür ederek yazımı şu güzel sözle bitirmek istiyorum:

Farz et ki;  yazdıklarımı anlayabildin.  Ya anlayamadıkların,  ya yazıp da sildiklerim, ya yazamadıklarım…