Sonrası Akıllı adam sonrasını düşünür. Cesur adam anı düşünür. Hem anı, hem sonrasını düşünen adam ise dahidir. O yüzden dahi olmak zordur. Fazla da dahiye de memlekette ihtiyaç yoktur. Malum devir elleri kaldır, indir devri. Devir, liderin ne diyorsa do
Sonrası
Akıllı adam sonrasını düşünür. Cesur adam anı düşünür. Hem anı, hem sonrasını düşünen adam ise dahidir. O yüzden dahi olmak zordur. Fazla da dahiye de memlekette ihtiyaç yoktur. Malum devir elleri kaldır, indir devri. Devir, liderin ne diyorsa doğruyu bilir devir. Senin doğrunun pek de önemi yoktur. Önemli olan senin kaldırdığın el, ya da kaldırmadığın eldir. Mevzuyu Karşıyaka maçına bağlayacağım ama şöyle, etekteki biriken taşların bazısını hazır elimiz bilgisayar’ın tuşuna gitmişken dökeyim istedim. Nihayet beklenen maç geldi. Manisalıların her maçta kulaklarını çınlattığı, süper ligde mücadele ederken bile akıllarından çıkartamadığı Karşıyaka maçı geldi çattı. Sorunlu Karşıyaka’nın sahaya nasıl bir 11’le çıkacağı merak konusu… Devre arasında takımlar harıl harıl çalışırken, rakibin antrenmanda bırakın çift kale, tek kale bile maç oynayacak bir ekibi olmaması, yönetiminin darmadağın olması, kafaların sahada olmaması Manisaspor için en büyük avantajlardan biri. Ama çok büyük bir avantaj mı? Kesinlikle değil. Zaten bu durumun farkına varan Teknik Direktör Reha Erginer, hafta içi işi gücü bıraktı, Manisalılara ve muhtemelen takımına bu rehavet havasına girmemesini, hatta rehavet tuzağına düşülmemesi gerektiğini söyledi. Çünkü Reha hoca tehlikenin farkına vardı. Ve önlemini aldı. Bence maç öncesi en büyük avantaj Reha hocanın bu konuyu gündeme getirmesi. Manisa kamuoyunda oluşan rahat kazanırız algısına dikkat çekmesi. Bir takım lider de olsa hiçbir maçı kolay değildir. Hatta şampiyonluk yolunda okyanusu geçip, dere de boğulan takımlardan vardır. Bu yüzden uzun lig maratonunda umulmadık taş, hep baş yarmıştır. Ve bu yüzdendir ki, rakip sahaya çıkacak 11’i zor da bulsa, huzuru da olmasa, parası da olmasa öyle kolay lokma olmaz. Hele bu takımın adı Karşıyaka ise, şartların hiç önemi olmaz. Aslında esas konuyu yazmak lazım. Bu yazdıklarımı Reha hoca oyunculara son dakikaya kadar anlatmıştır. Ve maç saatine kadar anlatacaktır. Ben işin sonrası için düşüncelerimi yazayım. Bu maçın kilit ismi 12. Adamdır. 11 adam sahada mücadele ederken, 12. Adam bana göre ikinci yarının kaderini çizecektir. Ve 12. Adamın işi bu maçta zordur. Malum bir çok takımın sağlam bir 12. Adamı vardır. Ama Manisa’nın ne yazık ki sağlam bir 12.adamı yoktur. Tribünde iyi niyetle 300-500 kişi vardır. O kadar. Onun dışında iç sahada Manisaspor’u ayağa kaldıracak bir 12. Adam son 10 yıla baktığımda pek gelmemiştir. Diyeceksin ki bu stadı Manisalıları hiç mi tıklım tıklım doldurmadı? Her tarafı siyah-beyazlı renklere hiç mi boyamadı? Bir elin beş parmağını geçmeyecek maçlar olmuştur. O bir elin beş parmağına denk gelen maçlarda genelde Karşıyaka maçları olmuştur. Çünkü Manisalı için önemi büyüktür. Husumetin tarihi konusu bilmiyorum ama, geçmişten gelen bir rekabettir. İşin önemli noktası da bu rekabetin Manisaspor’un sonrasına zarar vermemesidir. İki taraf yöneticilerin maç öncesinde gösterdiği görüntü, verdiği dostluk mesajları çok güzel harekettir. Ama önemli olan tribündeki durumdur. Bu yüzden maç anında düşüncesizce yapılacak sözler, hareketler, taşkınlılar sonrası için büyük sıkıntı yaratacaktır. Karşıyaka maçı ikinci yarıda oynanacak olan 17 maçtan sadece bir tanesidir. Kazanılırsa şampiyon olunmayacak, kaybedilirse dünyanın sonu gelmeyecektir. Ama tribünlerde yapılacak taşkınlıklar Manisaspor’un sonrasını büyük ölçüde etkileyecektir. Karşıyaka maçı sabırsızlıkla bekleniyor. Bu maçta alınacak galibiyetin coşkusu içleri şimdiden kıpır kıpır ediyor. Heyecan yüksek, adrenalin tavan yapmış durumda. Ama ne yaparsanız yapın, bu maçın sonrasını da düşünün öyle hareket edin.
