MİDEDE YANMA, AĞRI, ŞİŞKİNLİK BELİRTİLERİ VARSA DİKKAT! Özel Sekiz Eylül Hastanesi İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Dr. M. Serdal Demir oruç süresince mide problemleri yaşanabileceğini; en fazla şikayetin midede yanma ve şişkinlik olduğunu açı

 MİDEDE YANMA, AĞRI, ŞİŞKİNLİK BELİRTİLERİ VARSA DİKKAT!

Özel Sekiz Eylül Hastanesi İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Dr. M. Serdal Demir oruç süresince mide problemleri yaşanabileceğini; en fazla şikayetin midede yanma ve şişkinlik olduğunu açıkladı. Mide şikayetleri olanların doktorlarına danışmaları gerektiğini; doktorlarından alacakları bilgiye göre karar verilmesi gerektiğini belirtti.  Uzm. Dr. M. Serdal Demir sözlerine şöyle devam etti: “Ramazan ayında vücudumuzda en önemli görev aslında midemizde. Sahur ve iftar arasındaki o uzun süre midenize zarar verebilir. Oruçluyken bütün gün midenin boş kalması mide ve bağırsak hastalıklarına sebep olabilmektedir.Midede yanma, ağrı, şişkinlik ve kabızlık en sık rastladığımız şikayetlerdir. Sahura kalkmadan oruç tutmak, iftardan çok ve hızlı yemek bu dönemde mide rahatsızlıklarını tetiklemektedir.Oruçluyken uzun süre aç kaldıktan sonra iftarda hızlı ve uzun miktarda yemek- içmek midenin gerilmesine, mide içi basıncın artmasına neden olur. Mide yanması olan ve mide girişinde kapak işlev bozukluğu olan kişilerde asitli mide sıvısının yemek borusuna kaçmasını tetikleyerek göğüs ve karın üst bölümünde yanma probleminin ortaya çıkmasına neden olur.

Bol su tüketin,  iftarda yemeğinizi yavaş ve aralıklı yiyin.

İftar ile sahur arasındaki  zaman kısa olduğu için, insanlar 3 öğünde almaları gereken yemek ve su ihtiyaçlarını bu zaman diliminde alırlar. İhtiyaç olan kalori veya gıdayı öğünlere bölerek, az az ama sık sık yiyerek alınmalıdır.

Vücudumuzun sağlığı için sıvı, tuz ve vitamin dengesine dikkat etmeliyiz. Uzun süre susuz kalmak bağırsakların da tembelleşmesine neden olabilmektedir. Hem sahurda hem de iftarda bol su tüketilmesi, bol sulu yumuşak gıdalar yenmesi ve ağır yiyeceklerdn kaçınılması bağırsak sorununu en aza indirir.

Tatlı yerken ve iftarda asitli içecekler tüketirken dikkat edin.

İftardan 2 saat sonra yapılacak akşam atıştırmalarında tercihinizi sütlü ve meyveli tatlılardan, taze meyveler veya kuru meyveler ile birlikte az miktarda kuru yemişten yana kullanmalısınız. Çünkü bu besinler hem besleyici hem de hamur işlerine göre çok daha hafiftir.

Asitli içecekler tükettiğimizde bol miktarda tuz içeren karbonat almaktadır. Karbonat bileşiği midede su ve karbonmonoksit gazına dönüşür. Midede biriken karbonmonoksit geğirme yoluyla dışarı atılırken, bazı kişilerde mide sıvısının da yemek borusuna kaçmasını tetikler. Bu da reflü ile ilgili problemlere yol açar.

Orucun Asıl Amacına Ulaşması İçin 7 Pratik Uygulama
1. Orucunuzu hurma ve 1 bardak su ile açın. Böylece mide hacminizi fazla doldurmamış olursunuz.
2. Orucunuzu açtıktan sonra 2-3 dakika nefes alın, dinlenin. Yarım kase veya 1 kase çorba ile yemeğinize devam edin.
3. 2013 yılı ramazan ayında iftar-sahur arasındaki yemek yiyebileceğimiz zaman dilimi sadece 6 saat olsa da; mutlaka sahura kalkın. Bir bardak su içip niyetlenmeyin, sahuru erken kahvaltı gibi düşünüp, sağlıklı doğru besinlerle hazırlanmış kahvaltınızı yapın.
4.Çay kahve tüketimini yemekten 1 saat sonraya bırakın. Çay, kahve yerine sizi rahatlatıp, dinlendirecek  ve sindiriminize yardımcı olacak ıhlamur-rezene-papatya gibi bitki çaylarını tercih edin.
5.Günlük su ihtiyacınızı karşılamaya gayret edin.
6.Künefe, revani, tulumba tatlısı, kemalpaşa, badempare yerine güllaç – sütlü tatlıları-sütlaç, muhallebi, kazandibi, tavukgöğsü-meyveli-sade dondurma veya meyve tatlılarını tercih edin.
7.Tıkınırcasına nefes almadan yemek yemek yerine, yemeğinizi tadına vararak yavaş yavaş yiyin.

Şunu bilmeliyiz ki ramazan ayında vücudumuzun enerji ihtiyacı değişmemekte,  tüm gün aç kalmamız akşam fazla yemek yiyeceğimiz anlamına gelmemektedir.

Hayırlı ramazanlar ve sağlıklı günler dilerim.”

Özel Sekiz Eylül Hastanesi

İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji

Uzm. Dr. M. Serdal DEMİR