Son yıllarda ev sahipleri ile kiracılar arasında, özellikle kira bedelleri ve tahliye süreçleri nedeniyle anlaşmazlıklar artarak devam ediyor. Kiracılar, mevcut yasal haklarını kullanarak tahliye sürecini 12 yıla kadar uzatabiliyor. Buna karşılık ev sahipleri de hukuki yollara başvurarak konutlarını geri almanın yollarını arıyor.

YUNUSEMRE’DEN YAPAY ZEKA TEMALI SÖYLEŞİ
YUNUSEMRE’DEN YAPAY ZEKA TEMALI SÖYLEŞİ
İçeriği Görüntüle

Kiracıların tahliyesi için en sık başvurulan yöntemlerden biri, ev sahibinin ya da birinci derece yakınlarının konut ihtiyacının ortaya çıktığını gerekçe göstermesi. "Oğlum Almanya’dan gelecek" ya da "Kızım evlenecek" gibi ifadelerle dava açan ev sahipleri, bu taleplerle tahliye isteminde bulunuyor. Ancak kiracılar, bu gerekçeleri samimi bulmayarak hukuki süreç işletilmesini talep ediyor.

YARGITAY İKİ DAVADAKİ YANLIŞ KARARI DÜZELTTİ

Yargıtay'a kadar intikal eden iki davaya ilişkin hüküm verildi ve Resmi Gazete'de yayımlandı.

10 yılı aşkın süredir kiracı olan ve oturduğu ev 2018 yılında satılan, satın alan kişinin oğlunun konut ihtiyacının olmasından dolayı kiracının tahliyesi talepli davada Yargıtay kararını açıkladı.

Davalı kişi konut ihtiyacının samimi olmadığını öne sürerek davanın reddini talep etmiş ve ilk derece mahkemesi de kiracıdan yana karar vererek davayı reddetmişti.

Yargıtay ise ilk derece mahkemesinin incelemesini doğru yapmadığını ve yanlış karar verdiğini ileri sürerek davacının davasında haklı olduğunu, davanın süregelen aşamalarının doğru gerçekleştiğini öne sürerek temyiz isteminin kabulüne ve kararın sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına oybirliğiyle karar verdi.