Geçtiğimiz hafta boyunca iki partinin temsilcileri arasında devam eden karşılıklı açıklamalar hafta sonu da devam etti. MHP İl Başkanı Murat Öner, son yaptığı açıklamada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İl Başkanı Semih Balaban’ı hedef aldı. 
Manisahaberleri.com olarak her iki başkanın yaptığı açıklamaları tarafsız bir şekilde yanı heberde sizlerle paylaşıyoruz. Yorum sizin…  
MHP İL BAŞKANI MURAT ÖNER NE DEDİ? 
Murat Öner’in açıklaması: “MHP Grup Başkanvekilimiz Sayın Erkan Akçay yıllardır büyük bir özveriyle çalışarak hem Manisa’mıza hem ülkemize hizmet etmektedir. Ancak aklı Kandil’de, kulağı Pensilvanya’da, gözü Beyaz Saray’da olan,  yüreği HDP ile atanlar Sayın Akçay’ın yaptığı çalışmaları ve Manisa’ya hizmetlerini göremez..
Milliyetçi Hareket Partisi; ilkeli, sorumlu, sorun çözen, çözüm üreten, sorumluluk ve inisiyatif alan bir partidir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak safımız bellidir. Sevdamız millet, gücümüz devlettir. Ne istiyorsak Türk Milleti içindir.  Milliyetçi Hareket Partisi olarak “Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben.” diyoruz. Terör örgütleriyle mücadele ve milli çıkarlarımıza sahip çıkılmasında dün hangi noktadaysak bugün de aynı noktadayız.  CHP’li Balaban siyasi tutarsızlık, çelişki ve döneklik görmek istiyorsa önce kendi partisine sonra da zillet ittifakı ortaklarına bakmalıdır. Deva, Gelecek ve İP genel başkanlarının siyasi geçmişleri ve CHP’nin desteğiyle nasıl dönüştürüldükleri bilinmektedir.   

MHP Grup Başkanvekilimiz Sayın Erkan Akçay 6’lı masanın köşesizliğine, net ve açık fikirlerinin olmayışına vurgu yapmıştır. 6’lı masayı bizzat zillet ittifakının sözcülerinin tanımlamaları üzerinden eleştirmiştir. CHP’nin terör örgütleri, HDP ve Türkiye düşmanlarıyla işbirliğinden rahatsızlık duymayan CHP’li Balaban Grup Başkanvekilimiz Sayın Erkan Akçay’ın bu açıklamasından neden rahatsız olmaktadır.
Kılıçdaroğlu emperyalistlerin taşeronluğunu yapıyor, kendi ülkesini yabancılara şikayet ediyor, yabancı başkentlerden iktidar dileniyor. Sıkışınca ise “özde milliyetçiyiz” diyor. Pkk terör örgütünün kanalında Anayasa’dan Atatürk ve Türk kelimelerinin çıkarılması gerektiğini söylüyor, Batıda “özde milliyetçiyiz” diyor. Kılıçdaroğlu, millet ittifakı anayasa çalışmalarını bitirdi, anayasamız hazır diye yandaş bir gazeteye röportaj veriyor. Zillet ittifakının ihanet Anayasasının detayları ortaya çıkınca ‘biz anayasa çalışması yapmadık’ diyor. CHP, 26 Ekim 2021’de Meclis’teki Suriye ve Irak Tezkerelerine HDP ile birlikte ret oyu veriyor.  Kılıçdaroğlu bu oylamadan tam 7 gün sonra 3 Kasım 2021’de Yozgat’ta " Kandil denen yuvayı yerle yeksan etmezsem bana Kılıçdaroğlu demesinler" diyor. Kılıçdaroğlu S-400’lerin alınmasına önce karşı çıkıyor. S-400’ler gelince “alınmasını ilk ben istedim” diyor. Sonra da 20 Şubat 2022’de “İktidara geldiğimizde S-400’lerden vazgeçeceğiz, Suriye’den çekileceğiz, KHK ile ihraç edilenleri bir haftada göreve iade edileceğiz.” diyerek emperyalistlere “hizmetinizdeyim” mesajı gönderiyor.  2010 yılında 3 Eylül 2010’da "Kim darbe girişimi yaparsa tankın önüne ilk ben çıkarım.” diyor,  15 Temmuz 2016’daki hain fetö darbe girişimi gecesi İstanbul’daki Hava Limanı’ndan elini kolunu sallayarak CHP’li belediye başkanının evine gidiyor, keyifle kahvesini yudumlayarak darbe girişimini izliyor. 
CHP’li Balaban “MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay 2007 yılından bugüne kadar Manisa için ne yapmış? Manisa için somut bir hizmeti olmuş mudur? Ne zaman vatandaşın, emeklinin, esnafın, çiftçinin yanına gidip ‘bir sıkıntınız veya sorununuz var mı? diye sorma gafletinde bulunmuş. MHP Grup Başkanvekilimiz Sayın Erkan Akçay Meclisin çalışma günleri dışında hemen her gün teşkilatlarımızla birlikte sahada çalışmaktadır. Başta esnaflarımız, çiftçilerimiz, emeklilerimiz, işçilerimiz, kamu çalışanlarımız olmak üzere toplumun tüm kesimlerini ziyaret etmektedir. Ancak sabah akşam fondaş televizyon seyreden, fondaş gazete okuyan CHP’li Balaban bizim bu çalışmalarımızdan bihaber olması gayet normaldir. MHP Grup Başkanvekilimiz Sayın Erkan Akçay başta çiftçilerimiz, esnafımız, işçilerimiz, kamu çalışanları ve emekliler olmak üzere toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren yüzlerce kanun teklifi vermiştir. Manisa’nın sorularıyla ilgili yüzlerce Meclis Araştırma Önergesi, binlerce soru önergesi vermiştir. Kanun görüşmeleri sırasında onbinlerce değişiklik önergesi vermiştir. Bunlar Meclisin sitesinde ve gazetelerin arşivlerinde yer almaktadır. Semih Balaban’ın kullandığı yoldan içtiğin suya, bazı ilçelerdeki doğalgaza kadar birçok projede Grup Başkanvekilimiz Erkan Akçay’ın çok büyük emeği vardır. Grup Başkanvekilimiz Erkan Akçay binlerce kişinin istihdam edildiği fabrikaların Manisa’ya gelerek yatırım yapmalarına öncülük etmiştir. Bazı belediye başkanlarımız Meclis toplantılarında bu yatırımları açıkça ifade etmiştir. Diğer partilerin aklı selim meclis üyeleri Grup Başkanvekilimiz Sayın Erkan Akçay’ı arayıp teşekkür etmiştir. Yüzlerce yıllık Manisa Mesir Festivali ve Sardes’in UNESCO Kültürel Miras Listesine dahil edilmesini teklif eden ve bunlarla ilgili dosyaları hazırlatıp bakanlara sunan, buraların UNESCO Kültürel Miras Listesine dahil edilmesine öncülük eden Grup Başkanvekilimiz Erkan Akçay’dır. Sayın Akçay’ın Manisa’ya yaptığı hizmetleri anlatmaya gazetelerin satır ve sütunları yetmez. Sayın Akçay’ın Manisa’ya yaptığı hizmetler sizin yedi sülalenize yeter de artar. MHP Grup Başkanvekilimiz Sayın Erkan Akçay’ın Manisa’ya hizmetlerini görmemek için gözlerin kör, kulakların sağır, vicdanların mühürlenmiş, beyinlerin uyuşmuş olması gerekir. Aklı Kandil’de, kulağı Pensilvanya’da, gözü Beyaz Saray’da olan,  yüreği HDP ile atanlar Sayın Akçay’ın yaptığı çalışmaları ve Manisa’ya hizmetlerini göremez.
CHP’nin kaostan bu zillet ittifakı; Türkiye düşmanları ve terör örgütleriyle iş birliği yapmakta, milli çıkarlarımıza muhalefet etmektedir. Toplumda karamsarlık, umutsuzluk yaymaya, kaos çıkarmaya çalışmaktadır. Türkiye’nin sorunlarına hiçbir çözüm önerisi sunamayan CHP çaresizlik içinde MHP’nin ve Cumhur İttifakının projelerine sahip çıkmaktadır. CHP’li Balaban altılı masa Türkiye’ye çok önemli projeler üretiyor demiş. Altılı masanın bu güne kadar üzerinde uzlaştıkları ve ortak imza ile kamuoyuna açıkladığı tek somut belge Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği Komisyonu kararlarını uygulayacaklarıdır. Yani altılı masa Türkiye’nin bölünmesi ve milli çıkarlarımıza muhalefet konusunda anlaşmışlar. Çaresizlik içinde kıvranan ve Türkiye’nin ve Türk Milletinin hiçbir sorununa proje üretemeyen CHP şimdi de algı operasyonlarıyla MHP’nin ve Cumhur İttifakının projelerine sahiplenmeye çalışmaktadır. CHP sözcüleri,  “asgari ücretin artırılması, asgari ücretten vergi alınmaması, kamuda ek göstergelerin yükseltilmesi, emeklikte yaşa takılanlar (EYT),  sözleşmeli ve taşeron çalışanların kadroya alınması ve emeklilere ikramiye verilmesinin 7 Haziran 2015 seçimleri öncesinde patentinin CHP’ye ait olduğunu söylüyor. Bu söylem yalandır. Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli, 12 Haziran 2011’de yapılan Genel Seçimlere ilişkin Seçim Beyannamemizi 28 Ocak 2011’de açıklamıştır. CHP sözcülerinin patenti bize ait dediği tüm bu taahhütler MHP’nin 2011 Seçim Beyannamesinde yer almaktadır. CHP yıllar sonra bizim bu taahhütlerimizi kopyalamıştır. CHP’nin tek çözüm önerisi çözümsüzlüktür. Çünkü Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP kaostan beslenmektedir.

Kılıçdaroğlu döneminde Atatürkçüler ve ulusalcılar tasfiye edilmiş, HDP’liler, PKK sempatizanları, Fetöcü hainler ve Atatürk düşmanları CHP’nin kritik noktalarına getirilmiştir. Kılıçdaroğlu; Atatürk’e küfür edenleri, odasındaki Atatürk resmini indirip çöpe atanları, “Dersim katliamının sorumlusu CHP’dir. Atatürk de olaylardan haberdardı.” diyenleri, Türkiye’yi sözde Ermeni soykırımıyla suçlayanları, Türk ordusuna “katil, satılmış”, Türk askerine “lejyoner” diyenleri, teröristle Mecliste basın toplantısı düzenleyenleri, teröristlerin cenazelerine gidenleri, İmralı Canisinin taleplerini kanun teklifi olarak Meclise taşıyanları milletvekili, hatta genel başkan yardımcısı ve grup başkanvekili yapıyor. Sıkışınca da CHP Atatürk’ün partisi diyor.  Kılıçdaroğlu sıkışınca CHP Atatürk’ün kurduğu parti diyor. Sonra da “Atatürk'ün CHP'si ile bugünkü CHP arasında dünya kadar fark var." diyor. CHP; Atatürk’ün partisi, Cumhuriyetin kurucu partisi diyor. Sonra da Anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilmesi gerektiğini söyleyerek Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerine savaş açıyor. CHP’ye Atatürk’ün partisi diyor, sonra da Türkiye düşmanları ve terör örgütleriyle işbirliği yapıyor, Türkiye’nin milli çıkarlarına muhalefet ediyor. Atatürk’ün CHP’si tam bağımsızlık için emperyalistlerle mücadele etmiştir. Bugünkü CHP ise emperyalistlerin taşeronluğunu yapmakta, mandacı zihniyetle yabancı başkentlerden iktidar dilenmektedir. Görüldüğü üzere bugünkü CHP yönetimi ile Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Fırkası arasında hiçbir bağ kalmamıştır.  Bugünkü CHP, terör destekçileri, Atatürk ve Türkiye düşmanları tarafından işgal edilmiştir. 

Diyanet İşleri Başkanlığı, Audi A8'i geri verdi Diyanet İşleri Başkanlığı, Audi A8'i geri verdi

Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP, HDP’nin uydusu haline gelmiştir. HDP nereye giderse CHP oraya gitmektedir. HDP ne derse CHP onu yapmaktadır. 

HDP, pkk terör örgütünü açıkça destekliyor. Kılıçdaroğlu pkk’ya açıkça terör örgütü diyemiyor. Diyarbakır’da hendek kazan PKK’lı teröristlere "Barikat kuran arkadaşlar" diyor. 

HDP terörist Demirtaş’ın serbest bırakılmasını istiyor. Kılıçdaroğlu Demirtaş’ın serbest bırakılmasıyla yetinmiyor “Demirtaş’a şeref madalyası verilmelidir.” diyor. 
CHP, HDP’nin kapatılmasına ve HDP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına karşı çıkıyor. CHP Meclisteki görüşmelerde HDP ile ağız birliği yapıyor, birlikte aynı oyu kullanıyor, ortak basın toplantısı düzenliyor. 
HDP eş genel başkanları “Sırtımızı PKK ve YPG’ye dayıyoruz.” diyor. Kılıçdaroğlu “YPG terör örgütü değildir. Kendi vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşumdur. YPG bize saldırmaz." diyor. CHP Gn. Bşk. Yrd. Muharrem Erkek “Pyd terör örgütü değildir. Sınırımızda komşumuz Pyd olsun” diyor. CHP Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Gürsel Tekin  “ PYD terör örgütü değildir.” diyor. CHP Gn. Bşk. Yrd. Veli Ağbaba ve CHP Muğla Mv. Nurettin Demir, PYD'li terörist Özge Aydın ile TBMM’de basın toplantısı düzenliyor. Bu terörist daha sonra Suriye’de Mehmetçik ile girdiği çatışmada ölü ele geçiriliyor. 

HDP Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak istediğini açıkça söylüyor. CHP, HDP, İP ve SP ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerine savaş açarak “Türk”süz ve “Atatürk”süz gizli anayasa çalışması yapıyor. 
HDP, Önce özerklik sonra ayrı bir devlet kurmak istiyor. Kılıçdaroğlu, 23 Mayıs 2011’de Hakkâri Mitinginde, 5 Eylül 2014’te CHP Kurultayında, 7 Ocak 2016 ve 29 Mayıs 2018’de televizyonlarda “CHP iktidarında, yerel yönetim özerkliği getireceğim.” diyor. Kılıçdaroğlu 4 Haziran 2018’de Seçim Beyannamesine yerel yönetimlere özerklik maddesini koyduruyor. CHP Parti Meclisi Üyesi Nevaf Bilek "Diyarbakır, Kürdistan'ın bir parçasıdır" diyor. 
İmralı Canisi açılım sürecinin hukuki bir yapıya kavuşturulması için 10 maddelik paket açıklıyor. Kılıçdaroğlu,  1 Haziran 2012’de İmralı Canisi Öcalan’ın 10 maddelik paketini  “CHP’nin Kürt Sorunu Çözüm Önerisi”  olarak kamuoyuna sunuyor.  
HDP açılım için TBMM’de komisyon kurulmasını istiyor. Kılıçdaroğlu 11 Kasım 2012’de “Meclis içinde ve dışında akil adamlar komisyonu kuracağız.” diyor. 
İmralı Canisi Öcalan, 18 Şubat 2015’te TBMM’de “Hakikat ve Yüzleşme Komisyonu” kurulmasını istiyor. İmralı Canisinin bu teklifi üzerine HDP “Tarihsel Hakikatler ve Yüzleşme Komisyonu Yasa Teklifini veriyor.  CHP, 8 Aralık 2015’te “Toplumsal Mutabakat ve Ortak Akıl Heyeti Komisyonu” kurulması için TBMM İçtüzük Değişiklik Teklifi veriyor. 27. Dönemde bu teklifini yeniliyor. 
İmralı Canisi Öcalan 18 Şubat 2015’te Açılıma kanuni bir zemin kazandırmak için “Toplumsal Mutabakat Kanun Teklifi” verilmesini istiyor.  CHP, 14 Aralık 2015’te İmralı Canisi Öcalan’ın talepleri doğrultusunda 68 Maddelik kanun teklifi veriyor. 27. Dönemde bu kanun teklifini yeniliyor. 
Terörist Demirtaş “Pkk’lıların cenazesine gitmeyen HDP milletvekillerine soruşturma açarım.” diyor. CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Gamze Akkuş İlgezdi 20 Kasım 2015'te PKK'lı terörist Aziz Güler'in cenazesine katılarak gözyaşı döküyor. CHP milletvekilleri Levent Gök ve Sezgin Tanrıkulu PKK’lı teröristlerin mezarını ziyaret ediyor. 
Türkiye, Suriye’nin kuzeyindeki terör örgütlerine karşı Zeytin Dalı operasyonunu düzenliyor. HDP, Zeytin Dalı Harekâtına karşı çıkıyor. Kılıçdaroğlu “Afrin’e girilmesini asla doğru bulmuyorum” diyor. 
HDP Fırat Kalkanı Harekâtına karşı çıkıyor. Kılıçdaroğlu “Bataklıkta ne işimiz var.” diyor.                        
Türkiye, Mavi Vatan’daki meşru hakları için Libya ile anlaşma imzalıyor.  CHP, HDP ve İP bu anlaşmaya karşı çıkarak Meclis’te “RET” oyu kullanıyor.  Kılıçdaroğlu “Libya’da ne işimiz var?’ diyor. 
HDP Türkiye’yi uluslararası arenada sıkıştırmak için sürekli yabancılara şikâyet ediyor. Kılıçdaroğlu “Türkiye'de hiç kimsenin mal ve can güvenliği yok. Türkiye’ye yatırım yapmayın.” diyerek kendi ülkesini yabancılara şikâyet ediyor ve Türkiye’ye yatırımları engellemeye çalışıyor. 
İmralı Canisi, HDP, CHP; açılım sürecinin tekrar başlamasını istiyor. Atatürk düşmanı CHP Milletvekili Mehmet Bekaroğlu 15 Eylül 2019’da açılım sürecinin tekrar başlamasına yönelik açıklama yapıyor. 
HDP milletvekili Ahmet Şık “Bu devlet katil, Türkiye Cumhuriyeti devleti katil bir devlettir, seri katildir.  Bu devleti yıkmamız gerekiyor.” diyerek tweet atıyor,  Kılıçdaroğlu ve İP başkanı ise HDP milletvekili Ahmet Şık’a sahip çıkıyor.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel HDP ile gönül ittifakımız var diyor. CHP Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Murat Özçelik  “Ben ve çevremdekiler HDP’ye oy verdik.” diyor. CHP Milletvekili Gürsel Tekin ve CHP Milletvekili Dursun Çiçek,  “HDP'ye bakanlık verilebilir." diyor. 
HDP, Türk ordusuna “katil’ diyor. CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır Türk ordusuna “satılmış” diyor.   Kılıçdaroğlu Türk Ordusuna satılmış diyen Ali Mahir Başarır’a sahip çıkıyor.  
CHP Milletvekili Eren Erdem “Türkiye ile İran karşı karşıya gelirse İran'ın safında olurum.” diyor.   CHP Milletvekili Sera Kadıgil “Şehitler ölmez vatan bölünmez lafından tiksindiğim kadar hayatta hiçbir laftan tiksinmedim. Bugün Suriye’ye savaş açsak banko Esad’ı tutarım.” diyor. 
CHP ve HDP, CHP Genel Merkezinde ortak basın toplantısı düzenliyor. Basın toplantısında HDP eş başkanı Mithat Sancar “CHP ile HDP arasında Pkk ve Öcalan konusunda görüş ayrılığı yok.” diyor. Basın toplantısındaki CHP’li yöneticilerden çıt çıkmıyor.
HDP “Dersim katliamı” diyor. Kılıçdaroğlu “Dersim'de CHP değil devlet özür dilemeli” diyor.   CHP Mv. Hüseyin Aygün: "Dersim katliamının sorumlusu CHP’dir. Atatürk de olaylardan haberdardı. Dersim özrü parlamentoda gerçekleşecek bir devlet özrü olmalıdır.” diyor. 
HDP, Türkiye’nin Suriye ve Libya’daki mücadelesine karşı çıkıyor. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Libya’daki Türk askerini lejyoner olarak nitelendiriyor. Türkiye Suriye’de korsan devlet diyor. CHP Milletvekili ve Kılıçdaroğlu’nun baş danışmanı Ünal Çeviköz Türkiye,  Doğu Akdeniz’i geriyor. Türkiye Libya’da çizgiyi aştı. Türkiye Suriye’de meşru değil.”  diyor. 
CHP İL BAŞKANI SEMİH BALABAN NE DEDİ? 
MHP Manisa İl Başkanı Murat Öner’in yaptığı açıklamada, “CHP’li Balaban tutarsızlık, çelişki ve döneklik görmek istiyorsa önce kendi partisine sonra da ortaklarına baksın. Siyasi ikiyüzlülükte kimse Kılıçdaroğlu’nun eline su dökemez.” sözlerine CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban cevap verdi. 
CHP’yi ve kendisini eleştiren MHP’li Öner’e sert bir şekilde cevap veren CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban, geçmişte AKP iktidarını sert dille eleştiren MHP’nin artık siyasi bir tutarsızlık içerisinde olduğunu ifade etti. 
“AKP’YE GEÇMİŞTE AĞIR ELEŞTİRENLER ŞİMDİ AKP’NİN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ OLDULAR”
CHP Manisa İl Başkanı Balaban açıklamasında, geçtiğimiz gün yaptığı açıklamasındaki sözlerinin arkasında olduğunu dile getirerek, geçmişte AKP’ye en ağır sözleri söyleyenlerin, birden çark ederek AKP’nin en büyük destekçisi haline geldiğini dile getirdi. 
CHP’li Balaban açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “MHP İl Başkanı Murat Öner yine hem partimizle ilgili hem de sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef alan açıklamalar içerisinde bulundu. Daha önceki açıklamamamda ifade ettiğim gibi MHP’li Erkan Akçay’ın milletvekili olarak seçildiği kenti kentine yani Manisa’ya bir tane somut katkıyı merak ediyoruz. Buyursunlar bunu hem bizlere hem de kamuoyuna anlatsınlar. Ben daha önceki söylediğim sözlerin arkasındayım. MHP’li Akçay ve onun mensubu olduğu siyasi partinin lideri Devlet Bahçeli dün söylediklerini bugün inkar eden bir çizgi içerisindedirler. Dün AKP’ye en ağır eleştiriyi ve hakaretleri yapanlar, AKP’den en ağır eleştiriyi ve hakaretleri alanlar ne olduysa AKP’ye sahip çıkmaya başladılar. Geçmişte söylenenlerin hepsini toplum çok iyi biliyor. AKP’ye geçmişte olmadık sözler sarf edenler şimdi AKP’nin en büyük destekçisi oldular. Bunun adı bellidir ve nettir. Bu siyasi bir tutarsızlık, çelişki ve dönekliktir. Yine söylüyoruz. Bu çizgiyle halkın karşısına nasıl çıkacaksınız. Nasıl ‘Bize oy verin’ diye destek isteyeceksiniz. Soruyoruz, MHP ve Devlet Bahçeli halkın hangi sorunlarına somut bir çözüm üretmiştir. Varsa yoksa AKP’nin yanlışlarına, yaptığı ekonomik ve sosyal yıkıma destek olmuştur. Yürüttükleri bu politikalarla bırakın halktan yeterli desteği bulmayı, halkın her geçen gün desteğini kaybetmektedirler. Biz MHP’ye ve AKP’ye oy veren seçmenlere de saygılıyız. CHP başta olmak üzere Millet İttifakı olarak kutuplaşma yerine tüm Türkiye’yi kucaklayan, kucaklaşmayı hedef alan, herkesi baş tacı yapan bir anlayış içerisindeyiz.”
“AMAÇ TÜRKİYE’Yİ AKP VE TEK ADAM REJİMİNDEN KURTARMAKTIR”
CHP’li Balaban açıklamasının devamında, MHP’li Öner’in iddialarıyla ilgili söylemlerine ise şu cümlelerle cevap verdi: “Sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu emperyalistlerin değil, Anadolu halkının Türkiye’de 85 milyonun temsilcisidir. Sayın genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Anayasa’dan Atatürk ve Türk kelimelerinin çıkarılması gerekiyor’ sözü tam bir yalandır ve gerçek dışıdır. Gelecek, DEVA’nın AKP’den kopan siyasi partiler olması ve AKP’ye karşı olan bu siyasi partilerle CHP’nin işbirliği yapması gibi doğal bir durum yoktur. Amaç 20 yıldır ülkeyi her anlamda çökerten AKP ve tek adam rejiminden güzel Türkiye’mizi kurtarmaktır. 26 Ekim 2021’de Meclis’teki Suriye ve Irak Tezkerelerine bizim için doğru bir karardır. Çünkü Atatürk’ün söylediği gibi ‘Yurtta Barış, Dünyada Barış’ ilkesi gereği bizler bu tezkerelere ‘Red’ oyu verdik. KHK ile ihraç edilenlerden binlerce haksız yere mağdur edilen insanlar var. Hem bu insanların uğradığı haksızlığı gidermek hem de hukuk çerçevesinde bu insanları savunma konusunda sözlerimizin arkasındayız. KHK’lar çerçevesinde suçsuz yere görevlerinden ihraç edilen ve hukuk çerçevesinde aklanmış, haksızlığa uğramış olan insanları yeniden işlerine Millet İttifakı iktidarında iade edeceğiz.”
“PARTİMİZİN GÖNLÜNDEKİ CUMHURBAŞKANI ADAYI SAYIN KEMAL KILIÇDAROĞLU’DUR”
Açıklamasının devamında MHP’li Öner’in CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla ilgili eleştirilerine de yanıt veren CHP’li Balaban sözlerine şöyle devam etti: “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu dün hangi çizgide ise bugünde o çizgidedir ve yarında o çizgide olmaya devam edecektir. Sayın Kılıçdaroğlu genel başkan olarak 12 yıldır AKP’nin bu ülkeye yaşattığı olumsuzluklarla mücadele ediyor. Bu ülkeyi AKP ve tek adam iktidarından kurtarmak için çaba harcıyor. Türkiye’de son 20 yıldır yok olan demokrasiyi yeniden inşa etmek istiyor. Sayın Kılıçdaroğlu, ‘Hak, Hukuk, Adalet’ diyerek yaptığı adalet yürüyüşü ile Türkiye siyasi tarihine dünya siyasi tarihine adını yazdırmış bir siyasi ve devlet adamıdır. Sayın Kılıçdaroğlu, bu ülkede kutuplaşmayı değil kucaklaşmayı hedef alan bir siyaset anlayışı ile toplumsal barışın teminatıdır. Sayın genel başkanımız Kılıçdaroğlu, ‘Helalleşme’ çıkışı ile geçmişte yaşanan olumsuzluklarla ilgili herkesin özeleştiri vermesini amaçlamış ve bu ülkede birlik, beraberliği sağlayan ülke bütünlüğünü her şeyin üstünde tutan bir liderdir. Kısacası sayın Kılıçdaoğlu, halkın, mağdurun, ezilenin, çaresizlerin umududur. Kimsesizlerin sesidir. Bu ülkede hangi konuda sorun varsa o soruna eğilen, çözüm üreten, halka umut veren bir devlet adamıdır. Ekonomik kalkınmayı gerçekleştirip, beşli çetelerle veya yandaşlarla değil halkıyla bölüşen bir ülkeyi inşa edeceğiz. Şunu unutmasınlar ki 13.’ncü Cumhurbaşkanı Millet İttifakı’ndan olacaktır. Partimizin gönlündeki Cumhurbaşkanı adayı sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Millet İttifakı’ndan seçilecek 13.’ncü Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı yanlış gibi sadece AKP’nin ve MHP’nin cumhurbaşkanı değil 85 milyonun cumhurbaşkanı olacaktır.”
“İKTİDARDA OLMADAN PROJELERİNİ UYGULATAN DÜNYADAKİ TEK SİYASİ PARTİ CHP’DİR”
CHP’li Balaban, MHP’li Öner’in açıklamasında “CHP, MHP’nin ve Cumhur İttifakı’nın projelerini kopyalıyor” sözlerine de cevap vererek şöyle konuştu: “MHP’nin olmayan projelerini CHP nasıl kopyalar anlamıyorum. Hangi bir somut projesi odluda CHP bu projeyi kopyaladı. CHP bugün iktidarda olmadan projelerini uygulatan dünyadaki tek siyasi partidir. Özellikle son yıllarda bunun örneklerini gördük. 3600 ek gösterge, emekliye bayram ikramiyeleri, KYK borçlarının faizlerinin silinmesi gibi birçok projeyi sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu gündeme taşıdıktan sonra uygulamaya başladılar. Peki kim kimin projesini kopyalıyormuş. Bunları kendileri görmüyorsa, merak etmesinler emeklimiz, çiftçimiz, esnafımız ve mağdur vatandaşımız çok iyi görüyor.”
CHP’li Balaban açıklamasında son olarak, partisinin Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün hedef gösterdiği Türkiye’nin çağdaş uygarlıklar seviyesine ulaşması için bıkmadan ve usanmadan mücadelesini sürdürmeye devam edeceğini ifade etti.
 

Editör: TE Bilişim