Mülkiye kökenli veya siyasi desteği yüksek olan bürokratların en büyük hayali bir şehre Vali olabilmek ve kırmızı plakalı makam aracına binmek. Bu süreç bazen çok kolay, bazen de tahmininde zor oluyor. Valilik koltuğuna oturup uzun soluklu bu görevi sürdürenler hayatlarından oldukça memnun oluyorlar ve o şehrin ileri gelenleri ile tavla oynayacak kadar da samimiyeti ilerletebiliyorlar.

Tabiki bu göreve atanıp da kısa süreli mutluluk yaşayanlar ise sağını solunu ve bulundukları illeri tanıyamadan görevlerinden alınmasıyla son bulanlar, oldukça şansız bir o kadar bahtsız bedevi konumuna geliveriyorlar.

Eğer bir şehirde uzun soluklu kalabilmek ve sonrasında milletvekilliğe, müsteşarlığa ve bakanlığa kadar uzanan bir vizyonu hedef almış ise bakın o zaman yol haritasında ne var.

*Öncelikle görev yaptığı ildeki iktidar partisinin il başkanı ve yönetimleri ile çok iyi geçinmeli, anlaşmalı uyum içerisinde çalışmalı.

*Onların ricalarını yasal çerçeveye oturtarak yerine getirme becerisine sahip olmalı.

*Şehrin ekonomik yönden çok güçlü olan iş adamlarını sıklıkla ziyaret etmeli onların isteklerini geri çevirmemeli.

Vakitlerinden boş kalan zamanlarını halkın dertlerini dinliyormuş veya gerçekten dinleyerek çözüme kavuşturmasıyla birlikte o şehirde uzun süreli görev yapma takvimini yakalamış olur.

Eğer iktidar partisinin önde gelenlerin isteklerine bilerek veya bilmeyerek olumsuz yanıt verdiği takdirde o şehirdeki görevinin başından ve sonraki sürece kadar kabusa dönüşme olasılığı yüksek. İstediğin kadar başarılı ol, halkı gece gündüz 24 saat boyunca dertlerini dinle ve çözüme bağla nafile.

Kısaca ağzınla kuş tut işlerine taş koyduğun şehrin önde gelenleri ve siyasiler senin biletini çoktan kesmiş demektir.

Gazeteci olarak bugüne kadar 20’ye yakın vali ile birlikte çalıştım onların tüm icraatlarını yakınen izleme fırsatını yakaladığım gibi başarısız olanlar ve halka hizmet etmeyenler ilgili eleştirel çok haber yaptım.

Görevini başarılı şekilde ve siyasi baskıya boyun eymeden, devletin ağırlığını yaptığı icraatlarla yerine getirenleri de güzel haberlerle teşvik ederek güç verdim.

Bu valiler arasında Vehbi Kitapçigil, Erol Zihni Gürsoy, Sami Sönmez, Rasih Özbek, Refik Arslan Öztürk, Halil İbrahim Daşöz, Mustafa Hakan Güvençer ve Ahmet Deniz yer aldı.

HALKA YAKIN OLAN VE SİYASETÇİLERE MESAFELİ DURANLARIN YILDIZI SÖNDÜ

1922-2020 yıllara arasında yani bir asra yakın olan 98 yılda Manisa’ya 45 Vali atandı.

Şehirde son 7 yılda ne olduysa 5 vali değişikliği yaşandı. Aslında değişikliklerde yatan nedenleri anlamamak zor değil.

Sözcü Gazetesi Yazarı Saygı Öztürk’ün ağabeyi Refik Arslan Öztürk, Manisa’daki özelleştirmeye karşı durduğu için görevinden alındı.

Sami Sönmez, Rasih Özbek, Halil İbrahim Daşöz, Hakan Güvençer ise halkla çok iyi anlaştığı ve onların dertlerini yerinde çözüme bağladığı öte yanda da iktidarda bulunan siyasetçilere uzak mesafe durdukları için görevlerinden alındı.

Bu listede son olarak, 19 aydan bu yana Manisa’da görevini sürdürürken nedeni bile bilemediği şekilde son kararname ile görevinden alınan Ahmet Deniz, Bakanlık Müfettişliği görevine verildi.

Vali Deniz’e nedeni sorduğumda ise “Göreve verende alan da devlet. İnanın neden alındığımı ben de anlamadım. Oysaki Kovid19 Pandemi sürecimizle Türkiye’nin ilk 4. sırasındaydık. Terör bölgesi Batman ilinde halka olan ikili ilişkilerimi padişahlar ve şehzadeler kenti Manisamızda sürdürmüştüm” diyebildi.

Benim aldığım ve edindiğim nedenlerin başında iktidar milletvekillerinden birisinin FETÖ’den şüpheli duruma düşen bir iş adamının Muradiye OSB yönetime alınmasıyla ilgili teklifin yerine getirilmemesi, diğer bir nedenin ise göreve gelir gelmez Valilik Konağının müzeye çevrilmesi sonrasında Yunusemre ilçesi Güzelyurt bölgesindeki sitelerde tutulan Valilik konutuna fazla miktarda harcamayla teşrifat alınması.

Tabiki şehirde konuşulan bu iki iddia ile ilgili Vali Ahmet Deniz, nasıl bilgi sahibi olamadı ona da bir anlam veremedim.

Demek ki siyasetçilere ters düşmeyecekmişiz. Fakat ne gariptir ki iktidar tarafı milletvekilleri Vali Deniz’i bizzat telefonla arayarak ‘İnanın Sayın Valim bizim bile kararnameden sizinle aynı anda haberimiz oldu’ yanıtı bende inandırıcı olmadı. Bu sözler tam anlamıyla timsahın akıttığı göz yaşlarına eşdeğer.

Eğer hakikaten dedikleri gibi ise kısa sürede halkla bütünleşen, Kovid19 pandemi sürecini iyi yürüten, Wolksvagen şirketinin Manisa’ya yapacağı yatırımlarla ilgili sır vermeyen, FETÖ operasyonlarına devam etmesi için gerekli takibi yapan, henüz daha 17 ilçeyi bir kez gidip incelemede bulunan; kaldı ki bu ilçelerden Akhisar, Salihli, Alaşehir, Turgutlu ve Soma gibi il düzeyinde ilçeler sorunları büyük hizmet bekliyorlar. Bunlarla ilgili bakanlık düzeyinde proje bile üretilmesine fırsat bile tanınmadı.

İktidar partinin milletvekilleri sizin tavsiyelerinizle göreve gelen veya gelmelerinde aracı olduğunuz valililerin yakasını bırakın ki hizmet edebilsinler.

Kaldı ki dönemin Valisi Erdoğan Bektaş, FETÖ operasyonlarında başarılı olan Emniyet Müdürü Tayfur Erdal Ceren’in arkasında durmamasından dolayı görevinden alındı.

Vali Bektaş, görevden alınması gerekirken tam aksine mükafat olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın memleketi Rize’ye atandı.

Bektaş, son görev yeri Zonguldak’ta sağlıkçılara yönelik yaptığı açıklamasının ardından görev süresi sonlandırıldı.

UZUN SOLUKLA VALİLERİN YILDIZI PARLADI

    

Manisa’da 7,5 yıl gibi en uzun süreli Valilik yapan ‘Balıkesirli Aşçı Osman’ın oğlu Rafet Üçelli’ valilik görevinden istifa ederek Manisa’dan ANAP Milletvekilliğine adaylığını koydu ancak sonucu hüsranla son buldu.

Sonrasında göreve gelen Necati Çetinkaya’da aynı milletvekilliği yolunu seçti ve DYP’den Manisa milletvekili seçilmeyi başardı.

Anavatan hükümetinin iktidarda bulunduğu süreçte 5 yıl Manisa Valiliğini üstlenen Muzaffer Ecemiş, önce İçişleri Bakanlık Müsteşarı sonrasında seçimlerde görevlerinden ayrılmak zorunda kalmasıyla birlikte İçişleri Bakanlığı görevine getirildi.

AK Partili hükümetinde 3,5 yıl Manisa Valiliği görevinde bulunan Celalettin Güvenç’de Şanlıurfa Valiliğine oradan da Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine ve sonrasında Kahramanmaraş’tan Ak Parti Milletvekili seçildi.

Son olarak göreve Kastamonu Valilik görevinden Manisa’ya atanan Yaşar Karadeniz’e 2. Valilik görevinde başarılar ve sabırlar diliyorum.

İŞTE UZUN SOLUKLU VE KISA SÜRELİ GÖREV YAPAN VALİLER

1922-23 yılları arasında Manisa Valiliği görevinde bulunan Aziz Bey (Mutasarrıf) ‘dan başlayan görev süreci  

23.12.1938 - 29.03.1939 Osman Şahibbaş, 

22.09.1970 - 23.07.1975 M.Vefik Kitapçıgil, 

06.02.1979 - 02.07.1981Fahrettin Turan, 

02.07.1981 - 03.02.1984 Erol Zihni Gürsoy, 

05.02.1984 - 31.08.1991  Rafet Üçelli ,

20.02.1992 - 24.09.1993 Sami Sönmez,

27.09.1993 - 01.11.1995 M.Necati Çetinkaya,

12.04.1996 - 05.07.2001 Muzaffer Ecemiş,

27.10.2001 - 09.02.2003 M.Rasih Özbek

10.02.2003 - 06.01.2006 Orhan Işın

14.01.2006 - 15.05.2008 Refik Arslan Öztürk,

17.05.2008 - 07.09.2011 Celalettin Güvenç, 

09.09.2011 - 22.05.2013 Halil İbrahim Daşöz, 

25.05.2013 - 01.06.2014 Abdurrahman Savaş, 

03.06.2014 - 13.06.2016 Erdoğan Bektaş, 

17.06.2016 - 09.11.2018 Mustafa Hakan Güvençer ve Ahmet Deniz

Son söz olarak; tarımın kalkınmasını, Türkiye’de üretimde ve istihdamda parmakla gösterilen dünyanın yatırım yapılabilir en sistemli OSB’sinin, yer altı zenginliklerinin, şehir merkezinde 450 bin nüfusun yaşadığı ve 1983 yılında yapılmış olan yer altı alt yapısının yenilenmesi, tüm bu kaynakların rantabıl yönetilebilmesi için özellikle iktidar tarafında görevlendirilen valilerin görev yapmalarının önünü açılması onların istikrarlı çalışmalarının sağlanabilmesi için altlarını oymak ve köstek olmak yerine destek olunmasını temenni ediyorum.

Şehrin son valisi olarak göreve getirilen Yaşar Karadeniz’in göreve başladığı gün söylediği “Herkesin bir yoğurt yiyişi var. Manisa’daki hizmetlerin gelmesinde ortak aklı kullanacağız” sözüne 'İnşallah' diyorum.19 ay mı kalır yoksa 5 yıl mı kalır bilinmem fakat siyaseten Manisa’nın zor bir il olduğunu belirtmek isterim.

Ekonomisi güçlü olan şehirlerde yaşayanların sosyolojik beklentileri fazla olur. Manisa her yönüyle Kastamonu’dan 10 gömlek daha büyük.

HER HÜKÜMET DÖNEMİNDE BAKANI OLAN BİR İL MANİSA

  

Manisa her dönem bakanı olan bir şehir. Düşünün hükümetin üç ayağından birisi Bülent Arınç Manisalı. Demirel’in hükümetlerinde Maliye Bakanı Sümer Oral, Çiller Hükümetleri döneminde Rıza Akçalı Çevre Bakanı, Özal hükümeti döneminde Ekrem Pakdemirli Ulaştırma ve Maliye Bakanı, İsmail Özdağlar Özal’ın ekonomi Prensi idi. Şimdiki dönemde ise Kulalı Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Muharrem Mehmet Kasapoğlu, Demircili Ticaret Bakanı Ruhsat Pekcan.

Göreve gelen Vali Karadeniz’in devletin şevkatli ve yenilikçi yüzünü hissettirmesi şehre beklenen yatırımları kazandırmasını temenni ediyorum.

Saygılarımla.