Hepimiz biraz geriye gidip öğrenciliğimize dönelim bir anlığına.
 “Bir Dünya Bırakın Biz Çocuklara” adlı şarkıyı mırıldanın biraz…
     Oynaya oynaya gelin çocuklar
     El ele el ele verin çocuklar
Bu dizeleri hatırlamayanınız yoktur. Ben çok severek söyledim hep bu dizeleri.

Peki hafta sonu geldiğinde İstiklal Marşı töreni sonrası okul bahçesinden koşarak mı çıktık ya da yavaş yavaş mı, neden kaçar gibi gittik okullardan, eve gidince üstümüzdeki formaları çıkarıp oyun oynamaya sokağa mı çıktık ya da başka şey mi eğlendirdi bizi? Okulda eksik olan şey neydi? Oyun mu yetmiyordu bize yoksa sıkılıyor muyduk?
Çocukluk çağında her şeyin çok daha çabuk öğrenildiğini hepimiz biliyoruz aslında.
Okulda her öğretmen öğrencisi ile oynamalı, oynarken tanımalıdır onu; çünkü oyun, insanın kendini dışa vuruş halidir. Çocuklar kendilerini en güzel oyun yoluyla ifade ederler. Ve oyun sadece bahçede oynanmaz, sınıf ortamında ders işlerken de oynanabilir. Nihayetinde oyun, zihinsel gelişimin en büyük kaynaklarından biridir.
Hayal dünyalarını geliştirici olmalıdır oyunlar, örneğin boş bir kağıdı her öğrencinin önüne koyarak onun üzerinde bir şekil çizelim ve bunu tamamlamalarını isteyelim. Belirlediğimiz herhangi bir konuda onların hayal dünyalarını resmetmelerini isteyelim. Hayal dünyalarının gelişimine yatırım yapmak, yaratıcı düşünme ve kendini ifade etme becerisi kazandırmak çocuğa dokunacağımız en güçlü alanlardır.
Şu an bildiğiniz üzere pandemi sürecini yoğun bir şekilde yaşıyoruz ve hayatımızın rutinlerinin pek çoğunu rafa kaldırdık. Ancak oyun, vazgeçilebilir bir durumda değil ve hala eğitimdeki yerini korumaya devam ediyor sürece uygun bir şekilde evrilerek. Millî Eğitim Bakanlığı, okul öncesi ve ilkokul 1. sınıf öğrencilerinin maske, sosyal mesafe ve kişisel hijyen koşullarını daha kolay içselleştirip yeni normale eğlenceli bir şekilde uyum sağlayabilmeleri için "Temassız Oyunlar Kitabı" hazırladı. E-kitap olarak da bulabileceğiniz bu kitapta 60 adet temassız oyun mevcut. Tüm öğretmenlerin faydalandığından eminim; çok güzel hazırlanmış, oyuna hazırlık aşamasından nasıl oynanacağına dair farklı şemaları da ihtiva eden ayrıntılı bir kitap. Emeği geçenleri kutlamak gerek.
Çocuklar doğaları gereği oyun oynarken esneklik, hız, koordinasyon ve dikkat gibi becerilerini arttırırlar. Bunlara ilave olarak motor becerileri, kas ve kemik yapılarının gelişmesi için oyun çok büyük önem taşır. Çocuklar biriktirdikleri enerjiyi oyun sırasında atarlar, belki de okul formalarını atıp oynamaya koşmak bu yüzden onları mutlu eder. Duygusal gelişim açısından ise çocuğun karakterinin şekillenmesinde ve çevresi ile iletişiminin gelişmesinde çok önemli bir yer tutar. Oyun sırasında çocuklar hayal güçlerini geliştirir ve arkadaşlarının farklı yönleri olduğunu öğrenebilirler. Aynı zamanda işbirliği, hoşgörü ve ekip ruhu gibi değerleri kazanırlar.
O zaman haydi oyuna, oyuncaklara… 
Oyunla büyümeye, büyütmeye…
Sağlıkla kalın, 
Selam ve Saygılarımla…