Kültür ve medeniyetimizin omurgasını oluşturan, toplumsal yönden çok önemli bir misyonu yerine getiren vakıflarımızı, Manisa’da yıllarca Vakıflar İl Müdürlüğü görevinde bulunmuş, emekli olduktan sonrada bu alandaki araştırmalarını ve çalışmalarını sürdüren Nurullah Ertuğrul anlattı.

Nurullah Ertuğrul, “Vakıf” kavramını açıklayarak başladığı konuşmasına, vakfın en kısa anlamıyla, “Allah rızası için menkul ve gayrimenkullerin insanların ve toplumun her türlü ihtiyacının giderilmesi için harcanması ve onların faydasına sunulmasıdır.” dedi.

Ertuğrul; han, hamam, köprü, medrese, cami, mescit, kütüphane, külliye, çeşme, bedesten, kaplıca, darüşşifa ve benzeri eserler yapıldığını, bu yolla toplumumuzun sosyal, ekonomik, eğitim ve ibadet ihtiyaçlarının karşılandığı gibi tabiatı koruyan, geliştiren, bütün canlıları bir emanet olarak algılayıp onlara yaşama ortamı hazırlayan ve ormanlar kuran, tarihi eserlerimizi onaran bir vakıf kültürümüz olduğunu ifade etti.

Manisa ve ilçelerinin  vakıf ve vakıf eserleri yönünden çok zengin olduğunu, binlerce eserin günümüze kadar ulaştığını ifade eden Nurullah Ertuğrul, Manisa’da bulunan bazı vakıf eserlerini, vakfedenleri ve bu eserlerin şimdiki hallerini fotoğraflarla anlattıktan sonra,  Akhisar, Demirci, Gördes, Kula, Salihli, Kırkağaç, Soma, Turgutlu, Gölmarmara ve Selendi’de dikkat çeken vakıf eserleri hakkında bilgiler verdi.

Ertuğrul; millet olarak “vakıf” eserlerine ve müesseselerine karşı güzel bir hassasiyetimizin olduğunu, özellikle çocuklarımıza bu bilincin verilmesi, mahallî idarelerin bu eserlere karşı duyarlı olmaları, kamulaştırma ve yıkım çalışmalarında uzmanlara, ilgililere danışmaları, bu eserlerin yenileştirme çalışmaları için daha fazla ödenek ayrılması, ihtiyaçlarımıza göre yeni vakıfların da hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti.

Sohbet sonunda soruları cevaplandıran Nurullah Ertuğrul’a günün anısına hazırlanan katılım belgesini ve plâketini Türk Ocakları Şehzadeler Şubesi yönetim kurulu üyesi Hüseyin Tunçay takdim etti.

Editör: TE Bilişim