Adil Aygül, yıllarca beraber çalıştığım, aynı çatı altında beraber yaşadığım bir kişiydi.  Ani ölümü, bütün Manisalılar gibi beni de çok üzdü. Mekanı cennetolsun.
         Cenazesindeki kalabalık onun Manisalılar tarafından ne kadar çok sevildiğinin bir göstergesi oldu. Onunla ilgili hatıralarım çok, yazmaya kalksam uzun sayfalar sürer. Ölümünden sonra, bazı köşe yazarı arkadaşların yazılarını dikkatle okudum. Benzer yazılar yazmak istemiyorum.   Onunla yaşadığım bir tek anımı,  sizlerle paylaşmak istedim.
         Yıl 1999 olabilir. Manisa’da,  Vestel firmasına sendika girme mücadelesinin yapıldığı günlerdi. Sendika girme konusunda,  sert tutum takınan firma aleyhine,  kamuoyunda olumsuz havalar esiyordu.  Bazı gazetelerdeManisalılara,  Vestel ürünlerini boykot tavsiyesi öneren yazılar çıkıyordu.  Ayrıca Vestelo günlerde, TV fabrikasına ilaveten beyaz eşya fabrikası açmak için uğraşıyordu, sanayi de ki kamulaştırma gecikmesi sebebiyle ruhsat alma sorunları yaşıyordu.
         Benim iş yerim, o günler de İzmir de bulunuyordu.  Adil abi akşam görüştüğümüzde, yarın Ahmet Nazif Zorlu, Belediye’yegelecek, müsaitsen sende bulun demişti.
Ertesi gün,  Ahmet bey ve genel müdürü Ömer Yüngül randevu saatinde belediyeye gelmişlerdi.  Değişik konular konuşulduktan sonra konu, Vestel firmasının Manisa’ya destek vermesi konuşulmaya başlandı.  Adil Bey Manisaspor’adestekverilirse, Manisalıların  sevgisini alacağından  bahsetti.  Ahmet Bey kulübe destek verebileceklerini, gerekirse bir, iki futbolcu transfer edebileceklerini söyledi. Adil Bey’in söyledikleri benim için yazının ana konusudur.  ‘’ Ben böyle bir desteği istemiyorum, onu belediye imkanları ile zaten ben yapıyorum ‘’ demişti.‘’Benim istediğim nasıl Real Madrid’in önünde REAL varsa, nasılBayern Münih’in  önünde  Bayern varsa, ben Manisa’nın önünde  Vestel olmasını istiyorum. Neden mi? Vestel’e de,   Manisa’ya da layık bir takım olsun. Süper lig de başarılı olsun,  hatta Avrupa’ da bu isimlerini saydığımız takımlarla maçlar yapabilsin ‘’. Bu sözler söylenirken, Manisaspor3.ligde kümede kalma mücadelesi yapıyordu.Ahmet Bey  “ Adil, bu büyük bir bütçe gerektirir, kolay bir şey değil’’ dedi.Adil Aygül “ ben belli parayı en iyi kullanacak birinibulurum, merak etme ’’dediğini hatırlıyorum.
         Sonrası mı! Birleşme oldu. Parayı en iyi kullanacak kişi yani Cengiz Ergün zaten devre arası rica ile kulübün başına getirilmişti. 3. Lig, 2.lig, 1.lig, süper lig arka arkaya geldi. Süper ligde, uzun süre lig liderliği bile sürdü. Rahmetli Adil Aygül’ün dediği gibi, nerede ise Avrupa kupalarına katılacak bir takım haline gelindi.
         3.ligde az bir seyirciye oynayan takımdan, süper ligde fırtınalar yaratacak, hatta Avrupa kupalarında oynayacak bir takım düşünmek her insanın harcı değildir diye düşünüyorum.
         Bu birleşmenin mimarı olarak, Manisaspor’unsüper lige çıkmasını sağlayan Adil Aygül ilk döneminde bu günkü Manisaspor tesislerinin olduğu yerinBelediye Meclisinden tahsisini de sağlamıştı. Rahmetli Tarık Almış abimizi ikna etmiş bu günkü tesislerin yapılmasını sağlamıştır. Acı olanı nedir, biliyor musunuz? Dünü bilmeyen veya bilmek istemeyen yeni yöneticiler, birçok eski yönetici ve başkanın kulüp üyeliğini sildiği gibi yıllarca kulübe hamilik yapan,  Adil Aygül’ün kulüp üyeliğini bile sildiler. Kulüp üyeliğini silseler de,  gönüllerde ki yerini silememişler.
         Allah rahmet eylesin. Gönüllerde gülen yüzünle ve dürüstlüğünle yaşayacaksın…