Özilhan, TÜSİAD’ın Ankara’daki kokteylinde, proje ile ilgili soruları yanıtladı. Proje için, “Ortağın başımızın üstünde yeri var” diyen Özilhan, “Devlet ‘ortak olabilirim’ dedi. Neticede bu Türkiye’nin milli Otomobil projesi. 2019’da prototip çıkacak, 2021’de de üretim, bunlar daha ön hedefler. Yol aldıkça bunu yapılabilirliğini daha açık ve net göreceğiz” diye konuştu. Henüz fizibilite çalışmalarının devam ettiğini anlatan Özilhan, “Rekabet gücümüzü görüp ona göre hareket etmemiz lazım. Bu tür bir ürünün şirketinin konumunu sürdürülebilir hale getirmek için belli bir ekonomik ölçeğinin olması lazım. Bu ölçek nedir? Daha iki aylık iş, şimdi konuşmak için çok erken” ifadesini kullandı.<br /> Elektrikli otobüs<br /> Projeye nasıl ikna olduğunun sorulması üzerine Özilhan, “Yapılabilirliğine inanıyorum. Türkiye’nin şöyle bir avantajı var; yeni bir gelişimin başında. Treni yakalayabilir. O daha bir çok şeyi arkasında getirecek. Mesela biz Anadolu ISUZU olarak tahmin ediyorum bir yıl sonra elektrikli otobüs çıkarma noktasındayız” dedi.<br /> Birden fazla model<br /> Model sayısı ile ilgili çalışmaların devam ettiğini belirten Özilhan, “Birden çok model olması lazım, Sayın Bakan haklı. Otomotiv sektöründe tek bir ürünle farklı olmak mümkün değil. B grubu, C grubu var, hiç olmazsa birkaç tanesinin olması gerekiyor. Bu herhangi bir arabadeğil, high-tech” diye konuştu.<br /> Özilhan, “alt yükleniciler olur mu” sorusu üzerine, “Olur tabii, bir network olacak. Her şeyi kendimiz yapalım diye bir şey yok. Motoru elektrikli motor. Maliyeti tabi ucuz olacak. Neticede yüksek fiyatlar isteyince talep gelmez bunun bilincindeyiz. Gayet yoğun çalışıyoruz. Dünyada bu tarz projelerde çok önemli destekler var. Aynı proje Vietnam’da da var. Dünyada hangi devlet ne kadar destek vermiş, çalışıyoruz” diye konuştu. Özilhan, “ismi ne olacak” sorusuna ise, “Şu an daha konuşmadık. Danışmanlık şirketi çalışıyor” yanıtını verdi.<br /> ‘Olağan düzene geçmek gerek’<br /> TÜSİAD YİK Başkanı Tuncay Özilhan, paranın değer kaybından yüksek enflasyona, düşen sermaye girişlerinden artan vergilere, özel sektörün açık pozisyonundan kredi mevduat oranlarındaki yükselişe kadar bir dizi alanda endişelendiren gelişmeler yaşandığını belirterek, ekonomide yüksek teknolojili üretimi merkeze koyan yeni bir vizyona ihtiyaç olduğunu söyledi. Özilhan, “Bir an önce yeniden olağan düzene geçilmesini ümit ediyoruz” dedi.<br /> Özilhan; iş ve çalışma yaşamı, vergi rejimi, sosyal güvenlik sistemi, finansal sistem, sağlıksistemi, eğitim sistemi gibi toplumsal yaşamın tüm alanlarında çok köklü değişiklikler yapılması gerektiğini belirterek, “Değişimlere başlamak için geç kaldık. Bu işler ‘yap-boz’ taktiğiyle olmaz” dedi.