<span style="font-family:trebuchet ms,helvetica,sans-serif"><span style="font-size:16px">Bir dizi programlar için Manisa’ya gelen TBB Başkanı Metin Feyzioğlu Giritligil Otel’de gündemi değerlendirdi. Feyzioğlu’na Manisa Baro Başkanı Ali Arslan ve İzmir Baro Başkanı Aydın Özcan da eşlik etti. Feyzioğlu düzenlediği basın toplantısında Avrupa Konseyi kararı, idam ve Şhangay İşbirliği Örgütünün silsile halinde Türkiye’yi zora sokacağını ve savunmasız bırakacağını ileri sürdü.<br /> <br /> <strong>"İdam demek Avrupa Konseyinden çıkmak demek"</strong><br /> <br /> Türkiye’nin AB ile ilişkileri ve idam konusunda açıklamalarda bulunan Feyzioğlu, "Hem kendi anayasamıza göre hem bağlı olduğumuz uluslararası sözleşmelere göre idamı getiremeyiz. İdam yasaktır, kaldırılmıştır. Avrupa Konseyi çatısı altında idam yasak. Biz de Avrupa Konseyinin üyesiyiz. Avrupa Birliği ayrı, Avrupa Konseyi ayrı. Biz Avrupa Konseyinin kurucu üyesiyiz. Bu sebeple Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin içindeyiz ve bu sebeple bizim vatandaşlarımız Türkiye’de yargı yolu tükendiğinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gidiyor ve hakkını alıyor. Demek ki idam getirilirse silsile halinde söylüyorum. Avrupa Konseyi Üyeliğimiz askıya alınacak, Avrupa Konseyi Üyeliğimiz askıya alınınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinden çıkacağız ve vatandaşımız burada çare bulamadığında adalet için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gidemeyecek. Bu ne demektir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin hayatımızı bireysel anlamda özgürleştiren bugüne kadar pek çok kararı artık Türkiye’de mahkemeleri bağlamayacak. Alternatifi olarak ne konuyor? Şhangay İşbirliği Örgütü. Yani ‘oradan çıkarız Şhangay’a yöneliriz.’ Şhangay İşbirliği Örgütünde aylık asgari ücreti en yüksek olan en kabadayısından Rusya’da 450 Türk Lirası. Bu 25 Türk Lirasına kadar düşüyor bazı üye ülkelerinde. Şimdi halkımızın tercihi nedir? 25 TL’ye kadar düşen asgari ücretle ve sınırsız çalışma saatleriyle köleleştirilmiş insanların, diktatörlere hizmet ettiği bir ülkenin standardına düşmek mi yoksa Avrupa Birliği standardında yükselmek mi? Konu Avrupa Birliğine girmek değil. Avrupa Birliği standartlarına kendimizi yükseltmekten söz ediyorum. Vatandaşlarımız niçin Çin’e, Rusya’ya, Pakistan’a, Hindistan’a gitmek değil de Avrupa’ya gitmek istiyor. Çünkü standartlar orada yüksek" dedi.<br /> <br /> <strong>"Şhangay işbirliği bizi NATO dışında bırakır"</strong><br /> <br /> "Biz vatanımızda yaşamak istiyoruz ama standartları Avrupa standartlarına yükselmiş vatanımızda yaşamak istiyoruz çünkü Türkiye Avrupa’dır" diyen Feyzioğlu açıklamasına şöyle devam etti:<br /> "Avrupa Birliğinin o kadar büyük kusuru var ki. Avrupa Birliği Türkiye’yi kapısında bekletmeye cüret etti. Türk sivil toplumunu küstürdü, vatandaşımızı küstürdü, büyük yanlışlar yaptı Avrupa Birliği. Ama biz Avrupa Birliğine girmek, Avrupa Birliği hedefinde yürümek için onların teşvikine ihtiyaç duymamalıyız. Biz kendi standartlarımızı oraya yükseltmek zorundayız. Avrupa Konseyinden çıkarılırsak, Avrupa Birliği hedefinden de doğal olarak bunlar paraleldir, vazgeçmiş oluruz. Bir sonraki adım, burada tarihi bir uyarıda bulunuyorum size Avrupa Konseyinden ayrıldıktan ve Avrupa Birliği ile ilişkileri bitirdikten sonra ekonomik anlamda yapmak zorunda bırakılacağımız bir sonraki adım Şhangay İşbirliği Örgütü ile silah ve silah sistemleri alımına girmek olur. Bu bir tarihi uyarıdır Manisa’dan yaptığım. Silah ve silah sistemleri alımını NATO dışında olan ülkelerle yaptığımız an NATO savunma sistemi dışına atılırız. NATO savunma sisteminin dışına atılmak demek Rusya’nın 500 yıldır Anadolu üzerinden sıcak denizlere inme politikasında Rusya’ya karşı çaresiz kalmak demektir. Bu en hayati meseledir. Avrupa Konseyinden çıkarılmak, Avrupa Birliği ile köprüleri atmak Türkiye’nin ekonomik anlamda ayakta kalabilmesi için Şhangay ile işbirliği yapmasını gerektirir. Bu işbirliğinin içinde kaçınılmaz olarak NATO vardır, silah sistemleri vardır ve bu da NATO’dan dışlanmamızı gerektirebilir. Türkiye savunmasız kalır."</span></span>