Şimdi hayal edin… Yıllardır bir ideoloji uğruna savaşan bir terör örgütüsünüz. Dağlarda, şehirlerde, köylerde kan dökmüşsünüz. Binlerce insanın canına kast etmişsiniz. Sonra bir gün çıkıp mutlulukla sevinç çığlıkları ile kutlamalar yaparak “silah bırakıyoruz” diyorsunuz. Ve birileri hemen manşetleri atıyor:
“Teslim oldular!”
“Yıkıldılar!”
“Koşulsuz şartsız silah bıraktılar!”
Peki soruyorum: Yenilen bir terör örgütü neyi kutlar?
Kaybeden bir yapı, "Ne güzel yenildik, hadi kutlayalım mı?" der mi? Örgüt üyeleri sevinç içinde, neşeyle kameralara poz verir mi? Bebek katilinin videosu yayınlanır, arkasında "bakımlı, marka giyimli, mutlu" bir kadro... Bu mu yenilgi?
Bugün yapılan silah bırakma ise, açıkça bir şovdu. Basına bir şey vereceksin ki, halka propaganda olarak sunsunlar. Nasılsa muhalif basına da karartmışsın ne verirsen eleştirecek kimse yok.
Törene bakalım;
- Tören 30 kişilik, sembolik.
- Mekân: Irak/Süleymaniye’de, PKK’nın belirlediği bir mağara.
- Güvenlik: Sözde Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin peşmergeleri. Belki de doğrudan PKK'nın iç kadrosu.
- Gazeteciler alana tören başlayana kadar sokulmuyor.
- 1 saat gecikmeli haber servisi.
- Her yerde “muhteşem barış” propagandası.
Peki soruyorum: Yenilen bir örgüt zafer şarkıları mı söyler?
Ne vaat edildi?
Ne verildi?
Hiçbir basın organının dikkate almadığı ama Apo’nun videolu açıklamasının en kritik cümlesi şuydu:
“Varlık tanınmış, dolayısıyla ana amaç gerçekleşmiştir. Miadını doldurma bu anlamdadır.”
Bu ne demek?
Kime, ne şekilde, nasıl bir “varlık” tanındı?
Ana amaç neydi ki, gerçekleşmiş olsun?
Bugün iktidarı kaybetmemek, koltuğu terk etmemek için; bir zamanlar “bebek katili” dediği adama “kurucu önder”, “sayın Öcalan” diyen bir sistem görüyoruz.
Tarihi bilenler için bu çok tanıdık:
2010’larda FETÖ’yü eleştirenlere “vatan haini” deniyordu. Yine aynı yıllarda Habur’da çadır mahkemeleri kuruluyor PKK’lılar davul zurna ile karşılanıyor kahraman ilan ediliyordur. FETÖ eli ile muhaliflere operasyon çekiliyor, gözaltılar tutuklanmalar Atatürkçü, Ulusalcı kişilere yapılıyordu. Zekeriya Öz’e zırhlı araç tahsis edilip “kahraman” yapılıyordu. Bugün bu kişilerin yerine yeniler konmuş durumda.
Aynı senaryo, farklı oyuncular yeni perde.
PKK silah bırakmadı.
PKK, mevcut iktidarın ve yandaşlarının koltuklarını sürdürebilmeleri için istediği her şeyi aldıktan sonra, sahte bir barış ilan etti.
Unutma:
PKK gider, PYD başlar. PYD gider, PJAK başlar.
Ve sen, bu ülkede artık PKK sorununun Kürt sorunu’na evrilmeye başladığı bir döneme şahitlik ediyorsun.
Çok değil…
Birkaç yıl sonra yaşanacaklara sen bile inanamayacaksın.
Tarihe not düş!