<strong>AKKAL'IN MECLİSTEKİ KONUŞMASININ TAMAMI ŞU ŞEKİLDE:</strong><br /> Sayın Başkan, Sayın Milletvekilleri;<br /> Bugün, Manisa ilimizin sorunları üzerinde konuşma yapmak için gündem dışı olarak söz almış bulunmaktayım.<br /> Manisa, Özellikle 70’li yıllardan itibaren, sanayileşme ile ihracatta ve buna bağlı olarak gelişmiş olan yan sanayi sektöründe yükselmeye başlamıştır.<br /> Gerek ticari, gerek sosyo - ekonomik açıdan bölgede hep önemli bir sanayi, ticaret ve tarım merkezi olmuştur. <br /> Ancak, son yıllardaki kontrolsüz endüstriyelleşme ve yanlış tarım politikaları sebebiyle Manisa Çiftçisi gerçekten çok zor günler geçirmektedir.<br /> Geçtiğimiz yıllarda – Manisa’da Kolin Grubu termik santral inşaatını bahane göstererek 6 bin tane zeytin ağacını katletmişti. Manisa’da zeytin ağaçlarından sonra şimdi de zeytin üreticileri yok edilmeye çalışılıyor. Birkaç büyük firma bir araya gelerek tekelleşiyor, zeytin maliyetlerinin yarısının altında fiyat vererek, devamında da alım yapmayarak, Türk zeytincisinin tüm emeğini zayi ediyor; Manisa bölgesinde Türk zeytinciliği ve tarımı adeta yok olma noktasına getiriyor. <br /> Tüm bunlar yetmezmiş gibi, yerli tarım üreticisinin üzerinde tekelleşmiş bu yapı, Tunus başta olmak üzere bazı ülkelerden zeytin ve zeytinyağı ithal ederek, yerli üreticinin 5 liradan sattığı zeytini 2 liraya kadar düşürüyor.<br /> İthalat bakanlığı gibi çalışan Tarım Bakanlığı’na sormak istiyorum; Manisa’da ve ülkemizin tamamında, üreticinin hakkını-hukukunu savunmak için bir önlem alacak mısınız? Bir politika uygulayacak mısınız? Yoksa yerli tarım üretiminin yok olmasını izlemeye devam mı edeceksiniz?<br /> <br /> 170 Milyon dolarlık zeytinyağı ihracatımızın 40 Milyon dolarlık girdisi Manisalı zeytin üreticileri tarafından sağlanıyor ve yine 200 Milyon dolarlık zeytin ihracatımızın da 36 Milyon Dolarlık kısmı Manisalı zeytin üreticisi tarafından sağlanıyor.<br /> Geldiğimiz noktada Manisa’da ve ülkenin tamamında Türk zeytin üreticisinin durumu şudur:<br /> Gübre 82 liradan 180 liraya yükseldi<br /> Göztaşı 250 liradan 450 liraya yükseldi<br /> Buna karşın;<br /> Domat zeytinin kilosu 5 liradan 2,2 liraya<br /> Tirilye zeytinin kilosu ise 9,50 liradan 5 liraya düşmüştür.<br /> <img class="picture" src="https://manisahaberlericom.teimg.com/manisahaberleri-com/images/upload/thumbnail_5_1_1.jpg" style="height:400px; width:600px" /><br /> 750 Bin ailenin zeytincilikten geçim sağladığı bu ülkede, daha fazla tarım üreticisi ailenin mağdur edilmemesi için Tarım bakanlığını derhal önlem almaya davet ediyoruz.<br /> Ve hatırlatmak istiyoruz<br /> Ziraat bankasının görevi yandaş sermayeye televizyon kanalı satın alması için 700 milyon dolarlık kredi vermek değil, hâlihazırda zor durumda olan tarım üreticisinin rahatlaması ve üretim yapabilmesi için ona destek olmaktır. Tarım üreticisinin diğer bankalardaki borçları – ziraat bankasına aktarılıp düşük faizle yeniden yapılandırılmalıdır.<br /> Yine Manisa’mız Kurutmalık Üzüm ve Sofralık Üzüm üretiminde Ülke birincisidir.<br /> <br /> TÜİK verilerine göre ilimiz Türkiye'de kurutmalık üzümün % 85 ini, sofralık üzümün % 20sini üretmektedir.<br /> Üzüm, Manisa'nın en önemli tarımsal gelir kaynağıdır.<br /> Toplam tarım alanımızın yaklaşık %16'sında, Manisa’mızın ve Ülkemizin en önemli tarımsal ürünlerinden biri olan üzüm yetiştirilmektedir.<br /> <br /> Ancak çiftçimize mazot 6.50 liradan verilirse, gübre ve ilaç fiyatları son bir yılda neredeyse 2 katına çıkarsa, üzüm üreticilerimizin, bırakın para kazanmayı, borçlarını ödeyecek, maliyetlerini karşılayacak gücü kalmaz. Girdi maliyetlerinin düşürülmesi ve borçların ertelenmesi tarım üreticimiz açısından zaruri hale gelmiştir.<br /> Ucuz mazot yatlara değil, Türk çiftçisine verilmelidir.<br /> <img class="picture" src="https://manisahaberlericom.teimg.com/manisahaberleri-com/images/upload/thumbnail_5_2.jpg" style="height:400px; width:600px" /><br /> <br /> <strong>Son olarak;</strong><br /> Türkiye yıllardan beri cari açığa dayanan - inşaat sektörüne dayalı bir tüketim ekonomisi içinde, ekonomimiz rantçı küçük bir azınlığın elinde paramparça hale getirildi. Yanlış ekonomi politikaları ile Türkiye bir borç ve kredi bataklığına sürüklendi.<br /> Tüketim ve borçlanmaya dayalı ekonomi politikalarını terk etmek - yerine imalat sanayisini önceleyen bir ekonomi modeli uygulamak gerekirdi. Üretim ekonomisini inşa ederek istihdamı arttırmak, işsizlik oranını düşürmek gerekirdi. Oysa geldiğimiz noktada yurt dışından işçi ithalatı yapılarak Türk işçilerin kapının önüne koyulduğu bir tabloyla karşı karşıyayız.<br /> <br /> Yalnızca Manisa’da değil, ülkemizin çeşitli illerinde Türk işçiler işten çıkarılıyor, yerlerine Çinli işçiler istihdam ediliyor.<br /> Hükümete yakınlığı ile bildiğimiz şirketlerinden biri olan Kolin Grubu - Manisa’nın Soma ilçesinde - Kolin Termik Santral inşaatında çalışan iki bine yakın Türk işçiyi, geçtiğimiz Nisan ayında işten çıkardı ve yerlerine binlerce Çinli işçiyi istihdam etti. Çinli işçi rezaleti yalnızca Manisa’da değil İstanbul, Zonguldak ve Bartın gibi pek çok ilimizde de yaşanmaktadır.<br /> Bu konu ile alakalı olarak ilgili bakanlığa verdiğimiz soru önergesinin cevabını ise halen alamadık. Fakat bu konunun da sonuna kadar takipçisi olacağımızın bilinmesini isterim.<br /> Mümkün olan her fırsatta demokratik haklarımızı kullanarak Manisa’nın ve Manisalının sorunlarını dile getirip çözüm arayışımıza devam edeceğiz.<br /> Saygılar sunarım<br />