HER SABAH BİZDEN İSTENEN 8 ŞEY

Abone Ol

Şafi mezhebinin kurucu imamı olan İmam-ı Şafi hazretleri büyük bir imam ve müctehid bir kişidir.  Kendisinin ibretlik birçok hikayesi mevcuttur. Onlardan birisi şöyledir:

Hz. İmam bir sabah namazından sonra evine doğru derin bir tefekkür içinde yürürken, yaklaşan biri: “Efendim, derin düşünce içinde görüyorum sizi, bir sıkıntınız mı var yoksa?” diye sorar.

Hazreti İmam: Her sabah benden istenenleri düşünüyorum da onun için dalgın yürüyorum, der.

Adam merak eder:– Her sabah sizden istenenler nedir? Neleri düşünüyorsunuz böyle derinden?

Her sabah yeni bir güne başlarken benden şu sekiz şeyin istendiğini düşünüyorum, diyen Hazreti İmam saymaya başlar her sabah istenen sekiz şeyi:

1- Rabb’im, benden farzlarını istiyor.
2- Resulüllah Efendimiz benden sünnetlerini istiyor.
3- Aile ve çocuklarım benden helâl nafakalarını istiyor.
4- İmanım ve aklım benden Rabb’imin emirlerine uymamı istiyor.
5- Nefsim ve şeytanım da benden kendilerine uymamı istiyor.
6- Her an amelimi yazan melekler de hep sevap yazdırmamı istiyor.
7- Her doğan güneş bir gün daha yaşlandığımı hatırlamamı istiyor.
8- Her sabah Azrail de kendisine bir gün daha yaklaştığımı düşünmemi istiyor.

İşte der, her sabah bu istekleri düşünerek yürüyorum bu yollarda. Dalgın görünüşümün sebebi bu isteklerdir.

Soru sahibi:Ey İmam, der, bunlar sadece sana mı soruluyor, yoksa bana da soruluyor mu bu sorular her sabah?

Hazreti İmam tebessüm ederek cevap verir: Ben kendime her sabah bu soruların sorulduğunu tespit ettim, belki sana da soruluyordur bu sorular. İstersen kafanı gereksiz konulardan temizle de bir de sen düşün bu soruları!

Adam bir an düşünceye dalar. Çok geçmeden başını sallayarak cevap verir:
– Evet ya İmam, der, bu sorular sadece sana değil bana da, hatta her sabah günlük hayatına başlayan herkese sorulan sorulardır. Bu önemli soruların her sabah bana da sorulduğunu düşündürdüğün için teşekkür ederim. Meğer biz ne kadar gaflet içinde yürüyormuşuz yolumuzda da haberimiz yokmuş…

Hepimiz çok önemli ve kaçışı olmayan bir hesaba ve dünyaya doğru gidiyoruz. Her daim hesap bilinciyle yaşamamız gerekiyor.