Hafta içi büyük kaptan Bülent (Hasgönüllü) ağabey ziyaretime geldi. Ne diyorsun sen bu yüzde 70 olayına dedi. Ne yüzde 70’i dedim. Oda Ufuk kardeşimin futbol tarihine geçecek olan iddiasını söyledi. Bir maça teknik direktörün katkısı yüzde 70 olduğunu söylemiş sevgili dostumuz Ufuk Dündar… Gerçi kaptan ona Ufuk Karaman diyor ama ben orasına girmeyeyim işin. Eee… Ne diyorsun diye ısrar ediyor… Ne diyeyim ağzımla güldüm sadece… Ama gülmemek lazımmış. Gülme komşuna derler ya bizim ki de o hesap oldu… Gençlerbirliği maçı gelip çatınca, bir de adamlar oynamadan üç tane çakınca Ufuk kardeşimin tespitinin ne kadar doğru olduğunu anladım. Bir maça teknik heyetin yüzde 70 katkısı olduğunu Pazar günü gördüm… Kalan yüzde 30’luk kısmını da bir sorumsuz halledince, ortaya 60. dakikada biten bir maç çıktı.
Anlamak mümkün değil… Neden takımlar biraz rahatlayınca işi salar, işi ciddiye almaz… Olmadık işlere başlar, olmayacak duaya amin der… Gerçekten anlamak zor… Madem bir maçın yüzde 70’i teknik heyet alıyorsa (Ki öyleymiş), biraz daha kadro seçimine dikkat etmesi gerekmez mi? Maçı kopartacak golcü isimler yanında, rakibin ataklarını ilk önce kesecek adam yanında, takımı ileriye taşıyacak adam yanında, kalanlar ise sahada… Kalanlar derken, kötü olanlar demiyorum… Bir Ferhat’a nasıl kötü derim. Ama sen yanında Eren hazırken, sol tarafa Ferhat’ı sağ tarafa Yiğit Gökoğlan’ı koyarsan, Ferhat da kötü olur… Ya da hala Makukula’dan gol atmasını beklersen sonun hüsran olur… Tabi hepsinden önemlisi, belki de birincisi Murat Erdoğan gibi bir tecrübe böylesine sorumsuzca hareket ederse, yenilgi kaçınılmaz olur…
Hoş bu maçta bir çok olmayacak işler oldu… Dixon’un yanından geçen topa vuramaması, Kahe’nin kafasını kaldırıp Gençlerbirliği oyuncusuna ara pasını vermesi ve yapılan basit hataları rakibin affetmemesi… Bir maçta bu kadar çok hata olursa, çevirmek çok zor. Gençlerbirliği maçı da böyle bir maçtı… Ben kazanmak istemiyorum, sen kazan maçıydı… Sonuçta puana ihtiyacı olan Gençler, maçı isteyen Gençler, kazanan da Gençler oldu. Tabi ki Yüzde 70’in ve bir sorumsuzsun elbirliği ile oldu.
Aslına bu maçta ben Gençlerbirliği’nden Zec’i çok merak etmiştim. İlhan Cavcav’ın kasasını boşaltıp kadrosuna kattığı Avrupa’nın yıldız futbolcusunu… Ama sanırım Gençlerbirliği’nin başında da futboldan bir haber bir kişi var… Böylesine yıldızı bize sadece 20 dakikada seyrettirdi… 0 20 dakika içerisinde de ben fazla Zec’lemedim zaten… Bizim Simpson 50 Zec eder dedim.