Bugün anneler günü. Bizler annelerimize en güzel hediyeleri seçeduralım, Gazze'de müslüman kardeşlerimize yapılan zulüm devam ediyor. Dünya üç maymunu oynamaya devam ediyor. Dünya, "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" modunda yaşamaya devam ediyor. Biz zavallı Müslümanlar da, "Ne yapabiliriz, elimizden ne gelir" bahanesiyle boykot yapmaktan bile aciz bir hale geldik.
Oysa Gazze'de anne olmak, bomba sonucu iki kolu kopan çocuğunun, "Sana nasıl sarılacağım anne?" feryadına susup kalmaktır.
Gazze'de anne olmak, açlıktan bir deri bir kemik kalan çocuğunun, "Anne açım!" çığlığı karşısında eriyip bitmektir.
Gazze'de anne olmak, şehit olan babasını soran çocuğuna, "Babanla cennette görüşeceğiz" demektir.
Gazze'de anne olmak, yıkık binalar arasında, bomba sesleri arasında, aç susuz çocuğuna kol kanat germeye çalışmaktır.
Gazze'de anne olmak, su doldurmaya giden iki kız çocuğunun, bir tanesinin hedef tahtası yapılarak bir kurşunla öldürülmesine, öbür çocuğun ablasının başında kalkmasını beklemesine şahit olmaktır.
Gazze'de anne olmak, susmak, ağlamak, yutkunmaktır.
Gazze'de anne olmak, ölmektir. Belki de ölmekten beter yaşamaktır.
İsmail Aybey
Gazze'de Anne Olmak
