İYİ Parti Manisa İl Başkanı Hasan Eryılmaz, ekonomiye ilişkin açıklama yaptı. Eryılmaz, yaptığı açıklamada, "Siyasetçiler her konuda işi ehline vermek zorundadır. Biliyorsunuz pandemi dönemine ekonomik bir krizle girmiştik. Arkasından bugünkü ekonomi yönetimi damat beyin yönetimiyle 128 milyar dolarlık bir merkez bankası rezervinin nereye gittiğinin akıbeti belli değil. Bunun nereye harcandığıyla ilgili bir açıklama yapılmadı. Bizim hükümetin söyle bir huyu var. Bu tür önemli konuları hep başkalarından öğrenir. Hükümet yönettiği organlara hakim değil. 15Temmuz darbe girişimini kayınçodan mı enişteden mi öğrenmişlerdi. 128 milyar dolarlık merkez bankası rezervinin gittiğini sayın cumhurbaşkanı bir partiliden öğreniyor. Ne ekonomi bakanından ne de bir ekonomi yönetiminden birinden öğreniyor. Arkasından faizlerin artırılarak yeni bir merkez bankası başkanı getirilmişti doların düşürülmesi faizin artırılmasıyla dengeliydi. Ama 4 ay önce gelen merkez bankası başkanı çok güzel mali spektrum uygulayacağını söz vererek piyasaya güven verdi. Bir baktık dolar 7 liraya düştü. Faizler yüzde 17'ye çıktı. Arkasından gecen hafta bir faiz artırımı daha geldi yüzde 19. Yani dünyanın en yüksek faizi.Biliyorsunuz biz borcu borçla ödeyen bir ülkeyiz. 430 milyar doları aşkın bir diş borcumuz da var. Böyle bir durumda nokta şuna geldi. Yeniden yapboz tahtası. Merkez bankası başkanı görevden alındı. Yeni bir merkez bankası başkanı getirildi. Merkez bankasının rezervleri bos ve şimdi görüyoruz ki yüzde 8'lik bir faiz artırım boşa gitti. Böyle yap boz tahtasıyla bir ekonomi yönetimini olmaz" diye konuştu. Eryılmaz, "İnsanlar, ister yerli olsun ister yabancı önce adalet isterler. Adalet demokrasiyi getirir. Demokrasi de kalkınmayı getirir. Bizim ilk başta yapacağımız şey bir adalet reformudur. Bir gece baktığımızda yönetimsel bir gücün tüm yaşamayı, yürütmeyi ve yasama ve yürütmedeki hakların kullanarak yargıyı da kendi eline almış bir gücün bir sabah uyandığımızda ülkenin tüm bileşenlerinin vatandaşlarımızı milletimizi hiçe sayarak böyle karar vermesi ülkenin gidişatını tamamen eksi yönde etkilemektedir. Devletimizin yönü belli olsun bunu günlük siyasetlerle bir yere götürmeyelim. Ben şuna da inanıyorum. Cumhur ittifakına oy vermiş olan hiçbir vatandaşımız, milletimizin hiçbir ferdi, faizleri bu hükümet yüzde 20'ye getirsin diye, kadın hakların, eşitlik ilkelerini rafa kaldırsın diye Suriye'de belli kesimleri destekleyerek bu duruma getirsin diye oy vermedi. Biliyorsunuz Suriye'de Rusya ve Amerika komsumuz oldu. Hiçbir şekilde arkadaşlarımızın bunlara bu şekilde oy verdiğini düşünmüyorum. Yani kim ister ki hükümetin eli vatandaşın cebinde olsun. Kim ister ki 1.50 liralık mazotun 8 lira olmasını. Kim ister ki liralık doların 8 lira olmasını. Kim ister ki elektriğe, suya, doğalgaza bu kadar zam gelmesini. Kimse devletinin kötülüğünü istemez. Yani birine bir güç verdiğiniz zaman bu denetlenmezse hem devletine hem de milletine hesap vermezse bu olaylar şekilleniyor ve Türkiye her geçen gün Avrupa da, dünya da ve komşularının yanında saygınlığını yitiriyor. Ekonomik gücü ve kalkınması olmuyor. Yani bize Mısır da karşı durabiliyor. Yan tarafımızda daha düne kadar Türk askeri isteyen Irak'ta karşı durabiliyor. Suriye zaten karşı." Eryılmaz, söyle devam etti: "Yani siz adaletli olacaksınız ki siz devleti kurallarına göre yöneteceksiniz ki bugün biz yarın başkası var bir başka gün daha başka birisi gelecek Kim gelirse gelsin. O devletin kurallarına göre gitmek zorunda. Kişilere göre diş siyaset kişilere göre siyaset ekonomi yaparsanız es dost ile ülkeyi yönetmeye kalkarsanız bu gidişatla siz gittikten sonra bu ülkeye yazık olur. Onun için biz kalıcı reformlar yapılmasını, hükümetin bugüne kadar yaptığı her türlü yanlıştan dönmesini, adalete demokrasiye ve kalkınmaya doğru yüzünü dönmesini bekliyoruz. Bunu biz kendimiz için değil vatandaş için istiyoruz. Bunu biz Cumhur ittifakına oy veren vatandaşımız için de Millet İttifakı’na oy veren vatandaşımız için de istiyoruz. Her şeyi milletimiz için istiyoruz."