Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatları Hüseyin Aydın ve Tuğba Sağlam Eker tarafından Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine verilen 9 sayfalık dava dilekçesinde, TBMM Genel Kurulunda, CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel'in 15 Haziran 2017'de yaptığı konuşmasından bazı bölümler aktarıldı.<br /> Dilekçede, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 15 Temmuz darbe girişimi sonrası milli birlik ve beraberliğin tesis edilmesi için dava ile şikayetlerinden vazgeçtiği, ancak CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel'in konuşmasında Erdoğan'a yönelik sarf ettiği sözlerin, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası tesis edilen "Yenikapı Ruhu"nun açık bir ihlali mahiyetini taşıdığı belirtildi.<br /> Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vazgeçtiği davalar arasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'li milletvekilleriyle ilgili onlarca dava ve şikayetin de olduğu anımsatılarak, şu değerlendirmede bulunuldu:<br /> "Geçmişte olduğu gibi bugün de sayın Cumhurbaşkanımızın göstermiş olduğu iyi niyetin davalı ve mensubu bulunduğu partide hiçbir karşılığının bulunmadığını, aksine tüm iyi niyetli çabalara rağmen sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik kötü niyetli yaklaşımların dozunu artırarak devam ettiğini tarihe not düşmek açısından özellikle vurgulamak isteriz."<br /> Özel'in açıklamalarının düşünce ve ifade hürriyeti çerçevesinde değerlendirilmesinin hukuken mümkün görülemeyeceği kaydedilerek, "Davalının bu gerçek dışı iddialar üzerinden Sayın Cumhurbaşkanımızı yıpratma çabasını siyasi ahlakla, siyasetin temel ilkeleriyle ve etik kurallarıyla bağdaştırmak mümkün değildir. Meclis çatısı altında sarf edilen ve ağır hakaretler içeren beyanlar, kesinlikle siyasi eleştiri ve düşünce açıklaması kapsamında mütalaa edilemeyecektir." ifadesine yer verildi.<br /> Benzer iddialar nedeniyle açılan davalarda, Cumhurbaşkanı lehine manevi tazminata hükmedildiği hatırlatılan dilekçede, emsal kararlarda bahsi geçen açıklamalar ile dava konusu açıklamaların birebir örtüştüğü ve bu nedenle manevi tazminata hükmedilmesinin hukuki bir zorunluluk olduğu vurgulandı.<br /> Dilekçede, Özel'in TBMM'de sarf ettiği ifadeler nedeniyle 100 bin lira manevi tazminatla cezalandırılması ve hükmedilecek tazminatın caydırıcı olması talep edildi.