Kırkağaç’ta ki evinde açıklama yapan Sibel Uçkun, “Yalnız kaldım. Hiçbir haberi gelmedi bana. Bir sesini duysaydım yeterdi bana. Benim içim yandı. 5 gün haber alamadım. Ufacık çocuğumla yapayalnız kaldım. En son giderken bana 'Uğurlar olsun Sibelim' dedi. Oğlumu asla madene göndermeyeceğim. Okusun, polis olsun. Beni yaktılar, onlar da yansın. Hiç gitmesini istememiştim. Eve ölüsü geldi. O madeni kapatsınlar. Kapatsınlar yeter, kaldıracak yüreğim kalmadı. Buna razı oldum artık ne yapayım. Allah orada dinlendirsin. Evimin direğini aldılar. Kimsenin canı yanmasın. Bu çocuğa ne diyeceğim ben büyüdüğü zaman. Oğlum babam nerede diye sorduğunda ben ne diyeceğim. O madende çalışmasını en baştan istemedim. Benim bu halimi görsünler de gitmesinler o madene. Bir sürü genç var, hiç biri gitmesin. O patronun Allah cezasını versin. Babasız kaldı çocuğum” diyerek gözyaşlarına hakim olamadı. Madende vefat eden Hakan Uçkun’un cansız bedeni 5'inci gün bulunabilmişti.