Milletleri birleştiren ortak değerlerinden biri de büyük mücadelelerle kazandığı zaferlerdir. Zaferin adı bazen değişir 1071 olur, 1453 olur, 1915 olur, 30 Ağustos olur, 15 Temmuz olur ama hepsi aynı anlama gelir. Tarihi, yeri, zamanı fark etmez ortak noktası millettir. Zaferlerin ateşini tutuşturan bir lideri vardır ve ardında destekleyen bir millet vardır.

       Bu zaferleri ayırt etmek birini sevmek diğerini sevmemek diye bir şey söz konusu dahi olamaz.  Zafer zaferdir ve milletin ortak gurur kaynağıdır.   Zaferlerin ortak noktalarından   biri de zaferi çok isteyen geleceği görebilen bir liderinin ve onu destekleyen bir milletin olmasıdır. Tarih onca lideri yazmıştır ki arkasında ona inanan kitle olmadığı için mücadelesini kaybetmiştir.

     Zafer bazen etrafınızda toplanan tüm düşmanlara karşı savaşta kazanılan bir olgudur. Bazen de küçücük gözle görülmeyen bir virüse karşı toplumun birlik olup kurallara uyarak kazandığı bir mücadele olur. Zafere hiçbir zaman çiçekli yollardan gidilmez bunu asla unutmamalıyız.

          30 AĞUSTOS'A, ZAFERE GELİNCE...

    Yine Türk tarihi yeni, şanlı bir sayfa açıyordu kendine öncekiler gibi. 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da, Mustafa Kemal ATATÜRK başkomutanlığında Büyük  Taarruz başladı. Başkomutanlık Meydan Muharebesi adıyla da bilinen bu savaşta Yunan ordusu büyük bir hezimete uğratılarak 9 Eylül 1922’de İzmir’den denize dökülerek zafere ulaşıldı.30 Ağustos sembolik olarak ülke topraklarının geri alınmasının   günü olarak kabul edilse de Türk milleti için bir Zafer Günü olarak sembolleşmiştir. İlk kez 1924’te   Afyon’da Başkumandan Zaferi adıyla kutlanan bugün 1926’dan beri Zafer Bayramı olarak kutlanmaktadır.

     Ağustos ayının Türk tarihinde ayrı bir yeri vardır. Anadolu'nun kapıları büyük Türk milletine 1071 Malazgirt Zaferi ile açılmıştır.  30 Ağustos ise Emperyalist  güçler tarafından işgal edilen ülkemizin İlelebet ‘’Türk Yurdu’’ olarak kalacağının tescil edildiği gün olarak tarihe geçmiştir .                                                                                                                                

     26 Ağustos Malazgirt  Zaferi’nin Başkomutanı Sultan Alparslan ve İstiklal Savaşı Başkomutanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşlarını saygı ve rahmetle anıyorum . İşte bir Ağustos ayında 1071 ‘de Malazgirt’te zaferle başlayıp, bu toprakların ebedi vatanımız olduğunun imzası olan 30 Ağustos Zafer Bayramı hepimiz için gurur kaynağıdır.  Bizim için her karış vatan toprağı ve derinliklerinde  enerji ve petrol rezervleri yatan sahanlığımızdaki mavi topraklar gelecek nesillerimiz için bir emanettir.

     Zafer asla altın tepside sunulmaz bunun bilinciyle tüm zaferlerimize sahip çıkarak gelecek Büyük Türkiye hedefine ulaşmalıyız.

   Unutmamalıyız ki,

Zafer, ‘’Zafer benimdir’’ diyebilenindir.Başarı  ise , ‘’Başaracağım ‘’diye başlayarak sonunda ‘’Başardım’’ diyebilenindir. 

Mustafa Kemal ATATÜRK.

 Bu vesile ile 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlarım.

   Saygılarımla...