Beyazfil ile ilgili yazımdan sonra birçok mesaj aldığımı ve yoğunluklu olarak “ne yapabiliriz?” sorusunun geldiğini söylemiş ve şunları yazmıştım;

“Yapılması gereken şey demokratik bir ülkede ne yapılması, nasıl mücadele edilmesi gerekiyorsa o. Öncelik kenti yönetenlerin. Parti gözetmeksizin Manisa milletvekilleri, belediye başkanları, ticaret odası, borsa, esnaf odası tabii ki mimarlar odası başkanları, genç işadamları, girişimciler derneği başkanları, kadın dernekleri ve şu an aklıma gelmeyen Manisa yararına çalışan tüm kurum ve sivil toplum örgütü liderleri.   Tek bir ağızdan “biz bu işe karşıyız arkadaş, Beyazfil bu kentin hafızasıdır, yıktırmayız!” derse, Ankara’ya gidip gerekli tüm kapıları çalarlarsa, itirazlarını dile getirirlerse kazanan Manisa olur. Olması, yapılması gereken bu. Yoksa Beyazfil hakkında hüzünlü veda sözcükleri söylemek veya yazmak kolay.   Bu kenti yönetenler şayet bunu yapmazlarsa “hizmet için varız”, “manisa sevdalısı” vs gibi söylemlerini külahıma anlatsınlar.”

Manisalılar “Beyazfil Yıkılmasın Platformu” olarak bir toplantı gerçekleştirdiler. Toplantıya beni de davet ettikleri için kendilerine çok teşekkür ediyorum. İş gereği Ankara’da olduğumdan katılamadım, özür dilerim. Sitemizden sevgili Murat Yalçın oradaydı ve toplantı ile ilgili haber, geniş bir şekilde manisahaberleri.com'da yer aldı. Üzerine de konu ile ilgili Murat’la sohbet ettik. Toplantıya Akademik Odalar Birliği üyeleri, siyasilerden de CHP Milletvekili Tur Yıldız Biçer, CHP İl Başkanı Semih Balaban ve Yunusemre İlçe Başkanı Serdar Bozyaka ve vatandaşlar katılım göstermiş. Toplantıya yoğun bir basın katılımı da var.

Özellikle Sümerbank Davası’ndan yakından tanıdığımız Ali Suat Ertosun’un konuya son derece hakim oluşu ve hukuki bakışı gerçekten etkileyici. Konuşmasında çok kritik bir tespiti var, diyor ki;
“Beyazfil binası ihaleye çıkartılırken, binanın tescilli olduğu, şartnamenin atıf yaptığı belgelerde belirtilmiştir. Binanın kültür varlığı olarak tescil kaydının kaldırılması satın alanlara haksız kazanç sağlamıştır. Bir an için binanın tescili gerekmeyen binalardan olduğunu varsayalım. O zaman da satılmadan önce SGK tarafından tescili kaldırılmış ve daha sonra satılmış olsaydı, çok daha yüksek bir fiyata satılması mümkündü. Bu durumda taşınmaz, tescilinin daha sonra kaldırılması nedeniyle peşkeş çekilmiş olmaktadır”

Yani kısaca “burada yolsuzluk var arkadaş!” diyor. 

Ben de soruyorum; bu yolsuzluğa siyasilerimizden niçin sadece CHP’liler karşı çıkıyor? Toplantıya tüm belediyelerimiz davet edilmiş. Neredeler? Nerede diğer partilerimizin vekilleri, il, ilçe yöneticileri? Belediyeler başkanlık düzeyinde olmasa bile birer temsilci göndererek en azından konunun takipçisi olduklarını ve ilgisiz kalmadıklarını gösteremezler miydi? Nerede Esnaf Odası, Ticaret Odası yetkilileri? Sadece Beyzafil’den kapı dışarı edilen Manisalı esnaflar ve yerine dikilmesi planlanan AVM için bile orada olmanız gerekmez miydi? Manisa’nın en merkezi yerine dikilmesi planlanan AVM, Manisa esnafının, ticaret erbabının haklarını korumak gibi bir görevi olan odalarımızı hiç mi rahatsız etmiyor? Manisa’nın değeri, sembolü, kent hafızasının bir parçası Beyazfil umurunuzda değil mi? Hele ki kap kaç ile, yolsuzluk ile talan edilmesini içinize nasıl sindiriyorsunuz? Beyazfil’e sahip çıkmayan, çıkamayan neye sahip çıkabilir ki? İş “Sümerbank Davası”na döndükten sonra mı konuşacaksınız? Şimdi sesini çıkarmayan o zaman hiç konuşmasın, Manisalılar Sümerbank gibi bunu da unutmaz…

Bir soru daha; toplantıda yapılan oylamada dava açılması kararı çıktı. Dava muhtemelen en az 3-4 yıl sürer. Bu esnada Manisa’nın göbeğinde yer alan Beyazfil’in güvenliği, temizliği, bakımı kim tarafından nasıl sağlanacak? Çürümeye, kokmaya, izbelik hale gelmeye mi terk edilecek? Dava süreci tamamlanana kadar Beyazfil’i izbelik hale getirmemek Manisalılar’ın görevidir, bilhassa ilgili belediyelerin.


Beyazfil’e sahip çıkan, bu platformda yer alan başta Abidin Yatkın ve katkı koyan tüm Manisalı’lara bir Manisalı olarak çok teşekkür ediyorum ve destek vermeyen kentimizin diğer yöneticilerine de siyaseti bir kenara bırakıp, Manisalı’lıklarını hatırlamalarını rica ediyorum.