ÖZEL HABER: MUSTAFA TATLI

Spor Toto 3. Lig’e büyük umutlarla giriş yapan Manisa Büyükşehir Belediyespor, 12. hafta sonunda 13 puanla 12. sırada yer aldı. Kemerspor’a deplasmanda yenilerek düşme hattının sadece 4 puan üzerinde yer alan Yeşil-Beyazlı ekipte kelimenin tam anlamıyla hayal kırıklığı yaşanıyor. Sezon başında yüksek maliyetiyle şampiyonluğun favorileri arasında gösterilen ve her geçen hafta aldığı kötü sonuçlarla zirvenin uzağında kalan Büyükşehir’de bu gidişatın suçlusu aranıyor! Bu kötü tablonun geniş bir analizini yaptık. İşte o analiz;

CENGİZ ERGÜN

Takımla sezon başı kampı geçiren ve tüm oyuncuların alınmasında imzası olan, geçen sezonki şampiyon kadronun neredeyse yarısı ile devam edilmesinde rol oynayan Teknik Patron Hakan Şapçı’nın biletini erken kesti. İkna yoluna gitmeden tek taraflı fesih ile Şapçı ve ekibine 150 bin liralık tazminat hakkı doğururken, yönetimin bu konudaki görüşlerine kulak asmadı. Uzun yıllar birlikte çalıştığı Levent Eriş’i astronomik bir rakamla takımın başına getirdi. Senelik 650 bin liralık sözleşmesi olduğu iddia edilen Eriş’e kadroyu emanet etti. Ya geçen sezon biter bitmez Eriş’le anlaşacaktı ya da Şapçı’ya en az 10 hafta müsaade edecekti.

YÖNETİM

Diğer takımların küçük bütçeyle sahaya yansıttığı futbola ve kadro kalitesine bakıldığında transferler sınıfı pek geçemedi. Demek ki kadro planlamasında yanlış adımlar atıldı. Golcü diye alınanlar beklentileri veremedi. Yüksek maliyete rağmen daha efektif, skora direkt katkı sağlayan oyuncular alınamadı. Hakan Şapçı’nın arkasında yeteri kadar durulmadı. Bu konuda yönetim içerisindeki bazı fikir ayrılıkları yaşansa da çoğunluk Şapçı ile devam etmekten yanaydı. Ama Eriş’in gelmesine kimse sesini çıkaramadı.

HAKAN ŞAPÇI

Takımla sezon başı kampı geçirdi. Şampiyon kadronun yarısını tutarken, yeni transferlerde de imzası olmasına rağmen takıma ilk 4 haftada hücumun ‘h’sini bile yaptıramadı. O bilindik kapanıp alanı daraltan, mücadeleci futbol ile genel anlamda oyunu beraberliğe kilitleyen, pek hücumu düşünmeyen bir oyun anlayışı, futbolseverleri tatmin etmedi. Gelecek için pek ümit verici bir futbol oynatamayınca görevine son verildi. Ama ne olursa olsun en az bir 10 haftalık bir süreyi sonuna kadar hak etmişti.

LEVENT ERİŞ

Şaşalı bir geliş yaptı. 2. Lig’den 3. Lig’e geldi. Bu kadroyu bilerek geldi. Yüksek paralarla geldi. İmza töreninde “proje takımıyız” diyerek şampiyonluklardan ve Süper Lig’lerden bahsetti. Gelirken havasıyla geldi ama sahada umduğu havayı bulamadı. Futbolculardan istediği verimi alamadı, daha ilk günden bu takıma yıllarını veren kaptan Suat Avcı’yı tek kalemde sildi. Bodrum maçı sonrası Suat’la birlikte Engin Ün, Şerif Ali ve Serhat Çiçek’in ayrılmalarında başrol oynadı. Sakat ve cezalılarla elde oynatacak ve hamle yapacak oyuncusu pek kalmadı. Kenarda çok konuşarak bir şeyleri değiştirmeye çalışsa da bu onu sahada antipatik yapıyor. Söz, hal, tavır ve mimikleriyle futbolculara onlarla zoraki çalıştığını devre arasında beraber çalışmayacağını ima ediyor. Devre arası transfer dönemini iple çekiyor. Plays Station oynar gibi futbol oynatmaya kalkıyor. Art arda goller yiyince de kulübeye oturup kalıyor. Şansız maçlar oynadı mı? Evet. Ama aldığı paraların karşılığını henüz verebilmiş değil!

FUTBOLCULAR

İştahsızlar! İlk haftadaki Sancaktepe maçından bu yana futbolseverlere geniş kapsamlı seyir zevki yüksek bir maçı izletemediler. Onları izleyenler, her maç sonu burun kıvırıyor, ağız büküyor, eleştiri yapıyor. Takım halinde yardımlaşmaları pek yok. Bireysel kaliteleriyle de her an skoru değiştirecek iş yapmış değiller. Ellerinden geldiğince oynamaya çalışsalar da takım olarak sahaya hırs, azim, istek ve beceri katmış değiller. En kritik anlarda yakaladıkları pozisyonları golle buluşturamayarak da kendilerine güvenenleri mahcup ettiler. Mali anlamda pek sıkıntıları yok. Buna rağmen onlar da aldıklarının karşılığını verebilmiş değiller!

Editör: TE Bilişim