Anafilaksi'nin alerjik bir reaksiyon olduğunu belirten Dr. Çelik, "Arı sokması sonucu kana karışan arının zehrine karşı vücudumuz anormal yanıt verir. Sokmadan sonra dakikalar içerisinde hastaların cildinde yaygın kızarıklık, kaşıntı, yüzde ve dudakta şişlik, nefes darlığı, öksürük, göğüste sıkıntı hissi, tansiyon düşüklüğü, çarpıntı, bayılma, karın ağrısı, kusma ve sonunda koma gelişimine kadar gidebilen bulgular ortaya çıkabilir. Hastanın duyarlılığına göre klinik bulgular ve bu bulguların şiddeti farklılık gösterebilir. Tedavi edilmediğinde ise ölümle sonuçlanabilir. Arı sokmalarında en yakın sağlık kuruluşlarına müracaat edilmelidir" ifadelerini kulllandı.
Arı sokması sonrası uygulanan tedavi yöntemlerini anlatan Dr. Çelik, "Arı sokmasıyla anafilaksi geçiren hastalar için aşı tedavisi bir şanstır. Bu şans mutlaka kullanılmalıdır. Hastalar mutlaka deneyim sahibi alerji ve immünoloji uzmanı tarafından değerlendirilmeli ve gerekiyorsa aşı tedavisi başlanmalıdır" dedi.
Arı sokmasından korunmak için koruyucu tedavinin çok önemli olduğunu Belirten Dr. Çelik, "Şayet bahçede veya tarlada çalışıyorsanız uzun çorap, eldiven ve mutlaka ayakkabı giyilmeli arı sokmasına karşı sizi koruyabilir. Evin çevresinde bulunan arı kovanları kaldırılmalı veya evden uzak bölgelere kovanlar bırakılmalıdır. Yaz aylarında evlerde yapılan reçeller, pekmezler güneşe konulduğunda, yaban arıları gelebileceğinden bunlar kapalı olarak saklanmalıdır. Arı alerjisi olanların parlak ve çiçekli giysileri giymemeleri, parfüm kullanmamalarını önermekteyiz" ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilişim