•  GÜNÜN SOHBETİ 

HELAL LOKMA

Helal, dinen yapılması veya yenilip içilmesi yasaklanmayan, serbest bırakılan şey, helal kazanç ise İslam’ın belirlediği ölçüler çerçevesinde elde edilen gelir demektir.

Yüce dinimiz İslam tembelliği yasaklamış, çalışmayı emretmiştir. Zira hayatın idamesi için gerekli olan kazancın temini çalışıp kazanmaya bağlıdır. Dinimize göre helal kazanç için çalışmak bir görev olduğu gibi kişiye ibadet sevabı kazandıran erdemli bir davranıştır.

İslam, kazancın meşru yollardan ve helal olmasına büyük önem vermiştir. Bu husustaki pek çok ayetten birinde “Ey insanlar, yeryüzünde bulunan maddelerin helal ve temiz olanlarından yiyin…” buyrulmaktadır. (Bakara, 2/168.) Bu ayet, yeryüzündeki maddelerin helal ve temiz olanlarından yenmesini, kötü, yasak ve şüpheli olanlardan kaçınılmasını emretmekte ve helalinden kazanmaya işaret etmektedir. Birçok ayette de meşru ve helal olmayan yollarla haksız kazanç elde edilmesi yasaklanmıştır.

Söz ve davranışlarıyla helal kazancın önemi, gerekliliği ve faydalarını ortaya koyan Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadisinde şöyle buyurmaktadır: “İnsanın yediği şeylerin en güzeli kendi kazancından olandır…” (Nesai, Büyu’, 1.)

Dinimizde ticaret, ziraat, sanat gibi alanlar ile kamu veya özel sektöre ait çeşitli iş ve hizmet kollarında fikren ve bedenen çalışmak, meşru ve helal kazanç yolları olarak kabul edilmiştir. Ancak bu yollarla elde edilen kazancın helal olması, işin bütün gerekleriyle en iyi şekilde yapılması, o alanda dinimizce belirlenen prensiplere riayet edilmesi ve yasaklardan kaçınılmasına bağlıdır.

Dinimizde, faiz, hırsızlık, gasp, zimmet, rüşvet, yetim malı yemek, karaborsacılık, ölçü ve tartıda hile yapmak, aldatmak, kumar gibi gayrimeşru yollardan kazanç elde edilmesi yasaklanmış ve bu tür kazanç haram sayılmıştır. Ayrıca meşru kazanç yollarından birinde çalışılmakla birlikte, işin gereklerini hakkıyla yerine getirmemek, işi savsaklamak gibi yanlış tutum ve davranışların kazancın haram olmasına yol açacağı belirlenmiştir.

İslam helal kazanca böylesine büyük bir önem verdiği hâlde günümüzde bu konuda sergilenen duyarsızlıklar ve zaaflar endişe verici boyutlara ulaşmıştır. Bazı kişilerin, helal-haram ayrımı gözetmeden, nereden ve nasıl olduğuna bakmadan kendilerini para kazanma ve servet edinme hırsına kaptırmaları, onlara ve topluma büyük zararlar vermektedir. Bu itibarla fertte ve toplumda helal kazanç bilincinin yerleşmesi hayati önemi haizdir.

Helal kazanç prensibine riayet etmek, işlerin en iyi şekilde yapılmasına, görev ve sorumlulukların usulünce yerine getirilmesine, emeğin karşılığının ödenmesine, ticaret, sanat ve iş hayatında verimlilik ve kalitenin artmasına, dürüstlüğün yerleşmesine önemli katkı sağlar. Hile, aldatma, haksızlık, görev ve yetkiyi kötüye kullanma, çıkar sağlama gibi kötü davranışlara engel olur. Ayrıca fertlerin mutlu ve huzurlu bir hayat sürdürmelerine, dualarının kabul olmasına ve Allah’ın rızasını kazanmalarına vesile olur. Helal kazanç bilinci böylece fert ve toplum hayatında huzur, barış ve güvenin yerleşmesi ve gelişmesine yardımcı olur.

Hüseyin ALAGÖZ/Din Hizmetleri Uzmanı

  •  GÜNÜN AYETİ 

“İnsan için ancak çalıştığı vardır. Şüphesiz onun çalışması ileride görülecektir. Sonra çalışmasının karşılığı kendisine tastamam verilecektir.” (Necm, 53/39-41.)

  •  GÜNÜN HADİSİ 

“Şüphesiz helal belli, haram da bellidir. Ama ikisi arasında birtakım şüpheli şeyler vardır ki, onları insanlardan birçoğu bilmez. Şimdi bu şüpheli şeylerden her kim sakınırsa ırzını da dinini de korumuş olur.” (Buhari, İman, 39, Büyû )

  •  GÜNÜN DUASI 

“Allah’ım! Bana helal rızık nasip ederek, haramdan koru. Lütfunla beni senden başkasına muhtaç etme!”  (Tirmizi, Daavat,111.;)“ 

  •  ESMAUL-HÜSNA 

"En güzel isimler Allah'ındır. O halde, O'na bu güzel isimlerle dua edin..." (A'râf, 7/180)

Şekûr: Az iyiliğe çok mükâfât veren; kendi rızası için yapılan iyilikleri fazlasıyla mükâfâtlandıran demektir. Allah Teâlâ, kulların işlediği ibâdet ve iyilikleri fazlasıyla karşılayandır. Kul, Allah’ın verdiği nimetlere şükürle karşılık vermelidir.

Kerîm: İhsânı, in’âmı, lütfu, keremi bol olan, sonsuz cömert demektir. Allah Teâlâ, her türlü faziletin sahibidir. Hiç bir karşılık beklemeden verendir. Yardımı ve ikrâmı sonsuz ve sınırsızdır. Muktedirken, affedendir. Va’dini yerine getirendir. Kendisine sığınanı yüz üstü bırakmayandır. Az da olsa işlenen iyi ameli kabul eden, karşılığını fazlasıyla verendir.

  •  BİR SORU BİR CEVAP 

Soru: Akşam ezanının yanlışlıkla bir iki dakika erken okunmasından dolayı orucunu açan kimsenin ne yapması gerekir?

Cevap: Coğrafi irtifa farklarının etkisinden dolayı akşam namazı vaktinin girişi için takvimlerde belli bir ihtiyat payı öngörülmüştür. Buna göre takvimin gösterdiği güneşin batma vaktinden iki-üç dakika önce akşam namazına başlanması veya iftar edilmesi halinde namaz ve oruç geçerli olur.

  •  RAMAZAN MANİSİ 

Akşam ezanı dinlemek

Sahur vakti yemek yemek

Ramazana mahsus şeydir

            Gece davulcu söylemek

  •  İFTAR VE SAHUR SAATİ 

Manisa sahur: 04:36

Manisa iftar; 20:07

İFTAR DUASI VE ANLAMI

"Allahümme leke sumtu ve bike âmentü ve aleyke tevekkeltü ve alâ rızkuke eftartü ve savme'l-Ğadi min şehri Ramazane neveytü, feğfirli mâ kaddemtü ve mâ ahhartü."

"Allah'ım! Senin rızan için oruç tuttum, sana inandım ve sana güvendim. Senin rızkınla orucumu açtım ve Ramazan ayının yarınki orucuna da niyet ettim. Benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla!"

  •  KISSADAN HİSSE 

YOĞURTÇU

İnsanların başkalarının derdiyle hemhâl olduğu zamanlarda kişinin her istediğini envaiçeşidiyle bulabileceği büyük marketler yoktur. Mahalle bakkalından veresiye usulü alışverişler yapılır, kışlıklar yazdan hazırlanıp evlerin kilerine yerleştirilir. Süt, varsa inekten sağılır, mis gibi yoğurdu mayalanır. Kimisi sağdığı sütü, mayaladığı yoğurdu, kestirdiği peyniri satarak geçimini sağlar. O günlerden bir gün Ali Usta yatsı namazından sonra sıcak sobanın yanı başında oturmuş gazetesini okumaktadır.

Hava çok soğuktur, insanın sobanın ısıttığı odadan dışarı çıkası gelmeyecek kadar soğuk. Oturduğu sedirden doğrulan Ali Usta, mutfaktaki hanımına seslenir:

- Yoğurt almak için bir kap hazırla hanım!

- Ali Bey evde yoğurdumuz var, dışardan almana hacet yok.

- Haklısın hanım, evde yoğurt varken almaya hacet yoktur ama gecenin bu vakti, soğuk adamın içine işlerken bizim sokaktan üçüncü kez geçen satıcının yoğurdunu satmaya ihtiyacı var belli ki…

  •  RAMAZAN SÖZLÜĞÜ 

Sadaka: Sadaka sadece Ramazan ayında değil, Ramazan haricindeki zamanlarda da verilmesi gereken bir ibadettir. Sadaka, karşılıksız olarak ihtiyaç sahibi birine yapılan maddi yardım anlamına gelmektedir. Hz.Muhammed bir hadisinde şöyle buyurmuştur: “Sadaka Rabbin öfkesini söndürür ve kötü ölümü bertaraf eder” (Tirmizi, 664)

Not: Ramazan Sayfası Manisa İl Müftülüğü’nün katkılarıyla hazırlanmaktadır. Sayfa Sorumlusu: Dr. Ahmet ERDİNÇLİ/ Manisa İl Vaizi Manisa il müftülüğü telefon; 0236 231 17 77

Editör: TE Bilişim