CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, “Borç yükü altında ezilen çiftçilerimiz de kendileri için bir düzenleme bekledi ama ne yazık ki yapılmadı. Ziraat Bankası, Tarım Kredi Kooperatifleri ve tarımsal sulama ve elektrik borcu olmayan çiftçi yok. Tarım Kredi Kooperatiflerinin çiftçiye kullandırdığı kredi miktarı 2020 yılın 9 ayında 7,7 milyara ulaştı. Çiftçilerin, kamu bankalarına 89 milyar 11 milyon lira, yabancı bankalara 22 milyar 240 milyon lira yerli özel bankalara 11 milyar 690 milyon lira borcu var. Tarım Kanununu göre bugüne kadar çiftçiye verilmesi gereken 211 milyar TL ödenmedi. İktidar çiftçiye olan borcunu ödemediği gibi, çiftçinin borçlarını ödeyebilmesinde de bir kolaylık sağlamıyor, yapılandırma yapmıyor. Yani çiftçi hem iktidardan alacaklı hem de borçlu. Toprağa alın terini döken ancak karşılığını alamayan çiftçilerimizin bu borçları ödeyebilmeleri ancak yapılandırma ile mümkün.“ dedi.

 

 

CHP'li Başevirgen, defalarca önerge vererek açıklanmasını istediği kamu bankalarından ve Tarım Kredi Kooperatiflerinden kredi kullanan ve kredi borçlarını ödeyemedikleri için icra takibi başlatılan çiftçi sayısının, bu önergesinde de açıklanmadığını belirterek “Tarımsal borçlarından dolayı hakkında haciz ve icra takibi başlatılan çiftçi sayısının açıklanmasını istediğimiz önergelerimize yanıt verilmiyor. Durumun vahameti sır gibi saklanıyor. Çiftçilerin traktörü, hayvanı, üretim araçları haczediliyor. Evleri mühürleniyor. Tarım arazileri ipotekli. Bankalar borca karşılık arsa, tarla, bağ bahçe ne bulursa satışa çıkarıyor. Ülkenin dört bir yanında çiftçiler kendilerini yakıyor, intihar etmeye kalkıyor. Bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine borcu nedeniyle icra takibine başlanan çiftçi sayısı açıklansın. Neden saklıyorsunuz? Durumun ciddiyetini hepimiz bilelim. Tarım ülkesi olmaya devam etmek istiyorsak, iktidar bir an önce çiftçinin bu sorunlarını görmeli ve sosyal devlet ilkesi gereği yardım elini uzatmalıdır. İktidar çiftçiyi çaresizliği ile baş başa bırakamaz. Artık somut adımların atılması gerekiyor.” Dedi.

 

 

Başevirgen, “ Haftaya, beşinci kez çiftçiler yollara düşecek. Buna rağmen seslerini duyan yok. Artık borç yapılandırma istiyorlar. Borçlar,  altından kalkılabilecek gibi değil. İktidar çiftçiyi bu hale düşürdüğü gibi bu durumdan çıkarmasını da bilecek. Somut adımlar atıp üreticisini bu buhrandan çıkarmak iktidarın görevidir.” Diye konuştu.

 

Tarım Kredi Kooperatifleri’nin Türkiye genelinde çiftçiye yönelik haciz ve icra işlemlerini aralıksız sürdürdüğüne dikkati çeken Başevirgen, “ Özellikle 2018 ve 2019 yıllarında Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından uygulanan yüksek faizden dolayı çiftçinin borcu katlanarak arttı. Çiftçiye yüzde 4 ile 8 arasında kullandırılması gereken indirimli tarımsal krediler kanunlara aykırı bir şekilde ticari faiz oranlarıyla kullandırıldı. Yüksek faiz uygulamasından dolayı çiftçinin borcu katlanırken, bu durum tarımsal üretimi de olumsuz etkiledi. Ürettiği ürünü de değerinde satamayan çiftçi, artık borcunu çeviremeyecek duruma geldi. Büyük bir borç batağında bulunan çiftçinin en azından biraz olsun nefes alabilmesi için yapılandırmadan başka çaresi bulunmuyor. Ama iktidar bu mağduriyeti sürekli görmezden geliyor. Şu an neredeyse bütün çiftçiler haciz ve icra kıskacında. “ dedi.

Başevirgen, “Şartları zorlayarak üretim yapan çiftçi bir de kendi kuruluşu durumunda olan tarım kooperatifi gibi çiftçi kooperatifinden de yüzde 40’lara varan faiz oranlarıyla borçlanmak zorunda kaldı. Geçen süre içerisinde ödenemeyen borçlara bir de faiz yükü bindi. Mağdur olan çok sayıda çiftçimiz var. Çiftçi önümüzdeki sezonda ne yapacağını kara kara düşünüyor. Çiftçilerimizin Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankasından aldığı tarım kredilerinin geri ödemelerinde faizin ve buna bağlı borçların silinmesi, geri ödemenin sadece anapara üzerinden yapılması ve borcun yeniden yapılandırılması üreticilerimize bir nebze olsa da nefes aldıracaktır.” dedi.

 

 

Bekir Başevirgen, “TEPAV verilerine göre ülke genelindeki çiftçi sayısı Ekim 2020’de Ekim 2019’a göre yüzde 8,6 azaldı. Bu da bir yılda 54 bin çiftçinin tarımdan kopması demek. Böyle giderse ne ekilecek bir karış toprağımız, ne de onu ekecek çiftçimiz kalmayacak. Ülkemizi pandemiden çok açlık vuracak.” dedi.

Editör: TE Bilişim