Bu sınıflardan ilki toprakta tarım yapmayı öğreten hobi bahçesi. Bu bahçede öğrenciler lavanta, lavantın, mercan köşk, kekik, biberiye gibi bitkileri ekip hasadını yapıyor. Bitkilerden mum, oda parfümü, sinek kovalayıcı spreyler, bitki çayları elde ediyorlar. 2 yıl önce yapılan sinek kovucu spreyleri sinekle mücadele eden Afrika’daki Somali ve Sudan’daki insanlara gönderdiler. Hobi bahçesinin yanında bulunan serada sıfır enerji ile topraksız tarım yapmayı öğreniyorlar. Sera enerjisini güneş enerji paneli ve rüzgar dürbününden sürdürülebilir enerjiden elde ediyor.  Çocuklar topraklı tarımla topraksız tarımın farklarını küçük yaştan itibaren karşılaştırmış oluyorlar. Seranın karşısında çocukların zihinlerini geliştirmese için satranç sınıfı var. Onun karşısında tavuk ve horozların yer aldığı hayvanat bahçesi bulunuyor.  En sonda ise Hayat Sokağı bölümü bulunuyor. Hayat sokağında berber, manav, terzi, tamirhane, hastane, polis, bakkal olmak üzere 8 farklı dükkan bulunuyor. Çocuklar Hayat Sokağı ile 4 duvar arasında öğrendiği teorik bilgileri burada uygulama fırsatı buluyor. Bu öğrenme modelinin amacı ve hedefi çocukların yaparak, yaşayarak, oynayarak ve eğlenerek öğrenmelerini sağlamaktır.  En önemli amacı ise okulu sevdirmek, okulu soğutmamak. Çocuğu 4 duvar arasında beton yığınına boğmamak. Mehmet Suphi Egemen İlkokulu, Hayat Oyunu Projesiyle çocuklara tarımı sevdirdiği için Türkiye’de yeşil bayrak almaya aday ilk okul olarak belirlendi. 


Mehmet Suphi Egemen İlkokulu Müdürü Evra Seda Satan, “Okulumuzda Hayat Oyunu Projesini 3,5 yıldır sürdürüyoruz. Hayat Oyunu Projemiz kapsamında 5 farklı açık hava sınıfımız var. İlk sınıfımız hobi bahçesi. Hobi bahçesinde çocuklara toprakta tarım yapmayı öğretiyoruz. Hobi bahçemizde 5 çeşit tıbbi aromatik bitkiler var. Lavanta, lavantın, mercan köşk, kekik, biberiye. Çocuklarımız bu bitkileri kendi elleriyle dikip hasat zamanında hasat edip farklı ürünlere çeviriyorlar. Her türlü ürünü farklı amaçlarda kullanıyoruz. Bitki çayları yapıyoruz. Kışın içiyoruz. Mum, oda parfümü, sinek kovalayıcı spreyler yapıyoruz. Hemen hobi bahçemizin yanında topraksız tarımı da öğrettiğimiz sıfır enerji ile üretim yaptığımız seramız var. Seramız güneş enerji paneli ve rüzgar dürbünüyle kendi elektriğini üretiyor. Artı seramızın etrafına döşediğimiz yağmur oluklarıyla biz yağmur hasadı yapıyoruz. Böylece doğadan almadan üretim yapıyoruz çocuklarla birlikte. Seramızın karşısında satranç sınıfımız var. Satrançta çocuklar zekalarını geliştiriyorlar. Onun karşısında hayvanat bahçemiz var. Burada horozlarımız ve tavuklarımız var. Geçtiğimiz yıllarda tavşanlarımızda vardı, pandemi sürecinde belediyeye verdik. Ve en son sınıfımız hayat sokağı birimi. Hayat sokağında 8 farklı dükkanımız var. Bu 8 farklı dükkanda çocuklar 4 duvar arasında öğrendiği her türlü teorik bilgiyi uygulama fırsatı buluyorlar. Hastanede ilk yardım bilgilerini öğreniyorlar. Terzide kostüm tasarlıyorlar kartondan falan. Aynı zamanda metre ve santimetreyi kullanmış oluyorlar. Manavda teraziyi, litreyi öğreniyorlar. C vitamini etkinliği düzenleyerek hem eğleniyoruz hem de sağlıklı beslenmeyi öğreniyoruz.  Her dükkanının işlevini öğrenmiş oluyor. Aynı zamanda sosyal rolleri öğreniyorlar. Trafik kavramını öğreniyorlar.  Tabi şehrin merkezinde bir okul olduğumuz için çocukların bu denli sokağa çıkıp hayata öğrenebilmeleri çok zor. Biz bu bahçeyle hayatın küçük bir simülasyonunu yapmaya çalıştık. Hem çocukları teknolojiden uzak tutmaya çalışıyoruz. Hem de ezberci eğitimden uzaklaştırarak, yaparak, yaşayarak öğrenmelerini sağlıyoruz. Burada en büyük destekçimiz tabi ki öğretmenlerimiz. 
Hobi bahçesinde elde edilen bitkilerle çeşitli ürünler elde edildiğini ifade eden Evra Seda Satan, “Örneğin sinek kovucu spreylerimizi Afrika’dan sinekle mücadele eden kardeşlerimize gönderdik Somali ve Sudan’a” diye konuştu. 
Bu yıl komposto çalışmasına başladıklarını açıklayan Satan, “Hayat Oyunu projemizi yıldan yıla geliştiriyoruz. Bu yıl komposto ekledik. Komposto solucan besleyerek çocuklar hem doğal yoldan gübre elde etmiş oluyorlar, hem de okulumuzda bir kampanya başlattık. Her gün bir elma kabuğu solucanıma şeklinde. Solucanlar sayesinde biz doğal gübre elde etmiş oluyoruz. Topraklı tarım yapacak alanımız kalmadığı için geri dönüşüm lastikleri kullanarak çocuklara alternatif dikim alanı yarattık. Geri dönüşüm anlamında okulumuza kazandığımız bu saksıları çocuklarımızda çok sevdiler” diye konuştu.

Editör: TE Bilişim