KADEM Manisa İl Temsilcisi Uzm. Dr. Ümit Atman, “Çocuk hakları önem verilmesi ve herkes tarafından korunması gereken bir kavramdır ve İnsan Hakları kavramı içinde ele alınmalıdır. Her birey on sekiz yaşına kadar çocuk olarak kabul edilir. Her çocuk vazgeçilmez haklara sahiptir.  Bu haklar çocukları korumak için düzenlenen “Çocuk Hakları Sözleşmesi”nde yer alır. Sözleşme 54 maddeden oluşmaktadır. İlk 45 Maddesi çocuklara ait haklardan oluşmaktadır. Sözleşmenin bundan sonra 54’e kadar devam eden diğer maddeleri, sözleşmenin devletler tarafından nasıl imzalanacağı, onaylanacağı ve yürütüleceği ile ilgilidir. Çocukların sahip olduğu hakların genişletilmesi ve var olan haklarının sürdürülebilmesi için dünyanın her yerinde çalışma yapan birçok sivil toplum kuruluşu gibi bizde KADEM Manisa Temsilciliği olarak; aileyi güçlendirmek ve çocukların hakkı olan sıcak yuvaya kavuşmalarına destek olmak amacıyla; Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Celal Bayar Üniversitesi ve İl Müftülüğümüzün işbirliği ile “Her çocuk sıcak bir yuvayı hak eder!” sloganı ile “Dünden Bugüne Ülkemizde Koruyucu Aile ve Evlat Edinme Hizmetleri” çalıştayı düzenledik. Koruyucu aile sistemi, evlat edinme hizmetleri ile birlikte, Türkiye’de özellikle son yıllarda büyük ilgi görmektedir. Koruyucu aile olanların sayısı her geçen gün artmaktadır.  2012 yılında Sayın -Emine Erdoğan’la başlayan ‘Gönül Elçileri Projesi' ile ivme kazanan çalışmalar, son yıllarda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın bu alanda yaptığı önemli çalışmalarla devam ediyor” dedi. 

Atman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sıcak bir aile ortamı ve sevgi. Bir çocuğun hayatını değiştirmek için bu ikisinin yettiğini yaşayarak görmekteyiz.  Buradan hareketle, koruyucu aile olanların yaşam hikayelerinin duyulmasının, bir çocuğu sahiplenmek isteyen başka aileleri cesaretlendirdiğini bilerek, çalıştay programımızın son oturumunda, Koruyucu aile durumundaki ebeveynlere de söz verdik. 
Aileler “Kafalarda hep başkasının çocuğunu sevebilir miyim sorusu oluyor. Ama çocukla karşılaştığınız ilk andan itibaren başkasının çocuğu olduğu aklınıza bile gelmiyor. Biz kalpten doğuruyoruz. Başkasının çocuğu diye bir kavram yok bizim için” diyerek hissettiklerini bizimle paylaştılar ve çabamıza katkı sağladılar. Unutmayalım;  Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın himayesindeki kurumlarda yaşayan çocuklarımız umutla bir koruyucu ailenin kendilerini sahiplenmesini beklemektedir. Araştırıldığında,  son yıllarda adını sıkça duyduğumuz koruyucu aile sistemi ile bir çocuğa sıcak bir yuva vermenin aslında sanıldığı kadar zor olmadığı görülecektir. Koruyucu aile uygulamasının Türkiye’deki geçmişi 1961 yılına dek uzanmaktadır. Ancak sistem pek bilinmediği için, koruma altına alınan çocukların sayısının uzun yıllar boyunca çok düşük kaldığı ve 1961’den 1983 yılına kadar sadece bin civarında çocuğun bu hizmetten faydalanabildiği görülmektedir.  Gelişmiş ülkelerde devlet koruması altındaki çocukların koruyucu aile yanında yaşama oranı yüzde 80’lerin üzerindedir.  Biz de ülkemizde bu seviyeleri yakalamak için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın koordinesinde, ilgili tüm kurumlarla işbirliği yaparak yolumuzda ilerliyoruz. Biliyor ve inanıyoruz ki, her çocuk sıcak bir yuvayı hak ediyor ve biz çocuklarımıza dokundukça onlar bize iyi gelecek, dünya iyileşecek.” 
Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Ataç, “Herkes bir düşünsün sevgi için neler yaptığımızı, sevgi için ne tür fedakarlıklar yaptığını düşünsün. Her bir birey sevmeyi, sevilmeyi hak ediyor” dedi. 
Türkiye’de 8 bin çocuğun koruyucu aile sayesinde sevgi ve şefkate kavuştuğunu söyleyen Ataç, “Koruyucu aileler bu konuda gerçekten iyi bir görevi ifa ediyorlar. Hepsine teşekkür ediyorum. Topluma yatırım yapmak insana yatırım yapmaktan gelir. Sevgi dilini hep beraber ifade etmeliyiz” dedi.

Editör: TE Bilişim