İlçede ve bağlı kırsal mahallelerde halen sürdürülen geleneğe göre, düğün törenlerinde mahalle sakinleri, Türk bayrağı açıp davul zurna çalarak damadın akrabalarını ziyaret ediyor.
Evlenecek çifte hediye edilecek eşyalarla hazırlanması gereken sinileri toplayan vatandaşlar, mani ve deyişlerle ev sahibini dışarı çağırıyor.
Hediyelik sini hazırlanmadıysa ya da siniye yeterli özenin gösterilmediği görülürse mahalle sakinleri, akrabaya bir ceza kesiyor.
Düğün sırasında oynamamak da ceza gerektirebiliyor. En yaygın ceza ise mahalledeki su dolu yalağa atılmak. 
Mahallelinin kucaklayarak yalağa attığı "ilgisiz akraba"nın ıslandıktan sonra davul zurna eşliğinde oynaması düğünlere renk katıyor.  
- "Adetlerin geçmişi yüzyıllara dayanıyor" 
Bu geleneğin düğünlerde uygulanmaya devam edildiği Sevinçler Mahallesi'nin muhtarı Erdal Çalı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köylerinde asırlardır devam ettirilen pek çok gelenek olduğunu söyledi.
Düğünlerde de bu geleneklerin yaşatılmaya çalışıldığını aktaran Çalı, "Damadın akrabasının, eşinin, dostunun düğüne ilgi göstermediği görülürse köyümüzün gençleri tarafından cezası kesilir. Bu ceza suya atmak, eşeğe ters bindirmek, yalın ayak köy meydanında koşturmak, kara kazan üstünde davul zurna eşliğinde oynatmak olabiliyor ama çoğunlukla da suya atılmak olur. Muhabbet olsun, eğlence olsun bu anılar unutulmasın diye asırlardır yapılır." diye konuştu.
Demirci Belediye Başkanı Selami Selçuk da Sevinçler Mahallesi'nde katıldığı düğün merasiminde, ilçenin büyük şehirlere olan uzaklığının, bazı geleneklerin yaşatılması noktasında avantaj sağladığını dile getirdi.
Selçuk, "Demirci, tabiatı, insanı, örfü ve adetleri ile organik bir şehir. Her adetin geçmişi yüzyıllara dayanıyor. Düğünde oynamaya, sini vermeye hevesli olmayan damat yakınlarına böyle bir ceza uyguluyorlar. Kimsede darılma gücenme yok, herkes kendine kesilen cezaya uyuyor. Düğüne katılan hoşça vakit geçiriyor." dedi.  

Editör: TE Bilişim