Manisa’da 2023 seçimler öncesinde partilerde milletvekili aday adayları kulislerde konuşulmaya başlandı. Hangi partilerin il başkanları değişecek? Hangileri kalacak?
Bu çok ciddi bir mesele.
Neden mi?
Çünkü il başkanları partinin önderidir. Denge unsurudur. İl başkanının gayreti tüm teşkilata yansır. İl başkanının ağırlığı bazen milletvekillerinin de önündedir.
Normalde olması gereken de budur. Ama uygulamada tersinin yaşandığı partiler ve zamanlar yaşandı.
Bu asıl mevzumuz değil tabi. Çünkü liyakat konusuna girersek gerçekten işin içinden çıkamayız.
Şimdi…
Manisa’da istifası beklenen il başkanlar dedim. Açayım konuyu…
İstifası kesin ve net olan iki isim var.
Birincisi CHP İl Başkanı Semih Balaban…
Teşkilatçılığını anlatmaya gerek yok. Hani bazen milletvekillerinin bile önüne geçen il başkanları dedik ya. İşte Balaban öyle bir tarza sahip. Özgür Özel gibi Türkiye siyasetinde çok etkin biri isimler karşı karşıya gelmekten ve onunla mücadeleye girişmekten pek çekinmedi bugüne kadar.
Ama artık il başkanlığı gömleğini çıkarma vakti geldi Balaban için. Ben değil o diyor bunu.
Milletvekili olmak CHP’de o kolay değil. Aslında bazen de çok kolay. Hiç tanınmamış, en azından kamuoyu tarafından pek bilinmeyen isimler CHP’de milletvekili oldu. Ön seçimin tercih edilmesi CHP’de milletvekili portföyünü de tayin etti. Bu parti açısından iyi mi oldu kötü mü bilemem. Ama ön seçim yaptığınız zaman çıkan sonuca saygı duyacak ve katlanacaksınız.
Delege yapınız sağlam ve sağlıklıysa sorun yok. Demokrasi ne diyorsa odur.
Konuyu çok dağıtmadan Balaban mevzusuna devam edelim.
CHP’de yine ön seçim olur mu? Bu biraz zor gibi. Çünkü ittifakların yarışacağını varsayarsak sanki işin ucu iki hatta üç, dört genel merkezin elinde olacak gibi. Bu da ön seçim ihtimalini düşürüyor.
Bu durum, milletvekilliğini isteyen Semih Balaban açısından belki dezavantaja dönüşebilir. Çünkü Özgür Özel faktörü var.
Milletvekilliği aday listesi ilçe kongrelerinin bir rövanş mücadelesine dönüşürse Özgür Özel ile Semih Balaban aynı listede olması mümkün olmaz. Ama geçmişe sünger çekilirse Semih Balaban seçilebilecek bir sırada yer alabilir.
Olmazsa ne olur?
Teşkilatlara bir hayli hakim olan Semih Balaban’ın tavrı değişebilir. Şimdiden merak konusu benim için.
Bu durumda Semih Balaban’ın CHP İl Başkanlığı görevini milletvekilliği aday adaylığı nedeniyle bırakacağına kesin gözüyle bakıyorum.
İyi Parti’deki durum biraz daha net. Çünkü Hasan Eryılmaz en son yapılan genel seçimde zaten milletvekili adayı idi. Ve seçimlerden sonra kendisine il başkanlığı görevi verildiğinde açıkça bir dahaki seçimlerde milletvekili adayı olmayı istediğini ifade etmişti.
Hatta bu söylemini bazı kongrelerde tekrarladı.
Hasan Eryılmaz, partinin alacağı karar doğrultusunda zamanı geldiğinde il başkanlığı görevinden istifa edecek. Ve ardından adaylık çalışmasına başlayacak.
Bu süreç Hasan Eyılmaz için aslında riskler de barındırıyor. Çünkü il başkanlığını bırakmak, partinin kontrolünü bir başka isme devretmek demek.
Diğer tarafta Eryılmaz’ın istifasını bekleyen bir partili kesim de var. Sanki onların partiyle bağ kurması Eryılmaz’ın gitmesine bağlı gibi bir durum seziyorum.
Hatta adaylık için istifa eden bazı İyi Partili il başkanlarının durumu paylaşılıyor. Örnek gösteriliyor. Eryılmaz’a ‘bir an evvel istifa et’ çağrısı gibi bir şey bu.
Böyle bir ortamda Hasan Eryılmaz’ın istifa etmek için en doğru zamanı seçmeye çalıştığı ortada. Bakalım ne zaman bu kararı verecek. Çünkü Hasan Eryılmaz’ın en önemli hayali İyi Parti Manisa Milletvekili olmak. Bu da istifasının kesin olduğu anlamı taşıyor.
MHP’de böyle bir istifa süreci yaşanacağını sanmıyorum. Çünkü Erkan Akçay’ın yeri sağlam. Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün milletvekili olacağı söylemlerini sadece dedikodudan ibaret görüyorum. Çünkü Devlet Bahçeli’nin Türkiye’deki tek büyükşehir belediyesini feda edeceğini hiç sanmıyorum.
Gelelim Ak Parti’ye…
Salih Hızlı göreve geldiği günden bu yana partide yeni bir dönem başladı. Daha sorunsuz bir süreç yaşanıyor. Salih Hızlı’nın tarzı, sakinliği önemli etken. Milletvekili olur mu? Bence çoğundan daha iyi yapar.
Ama kendisi bu konuda sorduğum soruya mantıklı bir cevap vermişti. Mevcut görevini yaparken başka bir görevi istemenin motivasyonunu bozacağını ifade etmişti. Balaban ve Eryılmaz net bir şekilde milletvekilliğini istedikleri ifade ediyor. Salih Hızlı’nın bu konuda istekli bir tavrı olmadı hiç.
Ak Parti’nin seçim sürecinde il başkanı değişikliğine gideceğini pek sanmıyorum. Partiden bir talep gelmedikçe Salih Hızlı’nın milletvekilliği adaylığı için istifa etme ihtimali etmeme ihtimalinden daha düşük. En azından şimdilik durum bu.
Ama yerel seçim için aynı şeyi söyleyemem. Müthiş bir potansiyeli var.
Diğer partilerde de benzer hareketlilikler yaşanacaktır.
Sonuca gelirsek, Millet İttifakı’nın il başkanları seçimlere yakın bir tarihte istifa edecek. Cumhur İttifakında böyle bir beklenti yok. Bu durum Manisa’da seçimlere nasıl bir etki yapar, tahmin etmek çok güç.
