Rusya'nın 15 yaşındaki kahramanı: Müslüman gence cesaret ödülü Rusya'nın 15 yaşındaki kahramanı: Müslüman gence cesaret ödülü

Sağlıkta şiddet olaylarına bir yenisi daha eklendi.  İddianın sahibi SES Manisa Şube Eşbaşkanı Figen Pehlivan. Konuyla ilgili basın açıklaması yapan Pehlivan, Sarıgöl Devlet Hastanesinde yaşanan olayı şöyle anlattı:             
Daha ne kadar can yakılacak ne kadar arkadaşımızı şiddetinizle kaybedeceğiz?...
Ne sözünüzde durdunuz, nede sorun yaşayan arkadaşlarımızla ilgilendiniz. Her gün bir yenisiyle karşılaştığımız şiddet ve mobing olayları, sizin için sadece rakamsal bir istatistikten öteye geçemiyor. Daha 4 gün önce de bir benzerini yaşadık.
Sarıgöl Devlet Hastanesi ön kayıt bilgi işlem memuru Abdullah ALTUN arkadaşımız,  24.09.2022 tarih 08:00 - 25.09.2022 tarih 08:00 saatleri arasında hasta kabul biriminde nöbet tutmaktaydı. Gece saat 01:00 sıralarında araçla gelen bir hasta yakını hastasını aradığını,  arabayla getirilip getirilmediği sormuş, arkadaşımızın araçla gelen olmadığı şeklinde yaptığı açıklamaya öfkelenip sana sormadım, sen ne diyorsun şeklinde tepki göstermiş. Yapılan bilgilendirme onu ikna etmemiş olmalı ki bağırarak, küfür ederek, bacaklarını kırarım gibi tehdit cümleleri kullanarak ortamı germiştir. Ayrıca nöbetçi arkadaşımızın kim olduğunu bilmediği şahsın ‘halamı çağırayım da sen görürsün, seni sürdüreyim’ şeklinde tehditlerde bulunmuş.  
Olayı gören hastane polisi şahısla görüşüp duruma müdahale etmiş ve şahsı oradan uzaklaştırmaya çalışmıştır.  Ancak bir süre sonra şahsın halası dediği Ayşe O. ve bir kısım yakınlarıyla tekrar hastaneye gelip hastane polisiyle görüşürken saldırgan şahıs (Fevzi C. O.) arkasını dönerek arkadaşımızı yumruklamış, küfürler savurmuş, halası dediği kişi de arkadaşımızın boğazını sıkarak şiddet uygulamıştır. Daha sonra kamera kayıtları incelendiğinde hastanın silah taşıdığı da görülmüştür.
Kimden, nerden, neden güç aldığını (bilmediğimiz) diyemeyeceğim şahsın bu kadar kolay saldırmasının nedenleri çok açıktır. Siyasi iktidarın elinde oyuncak olan;  çürütülen adalet sisteminin ve yok edilen kamusal sağlık hizmetinin sonucudur. Reform diye önümüze sürülen her uygulama ile sağlık emekçilerinin itibarı günden güne daha düşürülüyor, iş yükümüz biraz daha artıyor, ekip ruhu ve hastalarımızla ilişkilerimizi sıkıntıya sokuyor.
Şiddetin, sömürünün ayrımcılığın bu kadar ayyuka çıktığı bu süreçte elbette bizlerde örgütlü mücadelemizi, dayanışmamızı büyütmeye devam edeceğiz. Şiddete uğrayan arkadaşımızı günlerdir hiçbir hastane idarecisi, yerelde hiçbir sağlık hizmetleri yöneticisi aramamış, yanında olma nezaketini ya da belki cesaretini gösterememiştir. Bu yüzdendir ki sık sık dilinizden düşmeyen cümlelerinizle “biz sizinle aynı gemide değiliz”
Ama biz sağlık emekçilerinin SES’i, dayanışmanın, umudun örgütü olarak Abdullah arkadaşımızın her an yanındayız. Yaşanan bu şiddetin son olması umuduyla, hukuki sürecin başlatılması ve adil bir şekilde sürdürülmesi içinde takipçisi olacağız.” 
                            

Editör: TE Bilişim