CHP İl başkanı Semih Balaban toplantıda yaptığı konuşmada birlik ve beraberlik vurgusunda bulundu. CHP’li Balaban yaptığı konuşmada, il ve ilçe kongrelerinin şölen havasında gerçekleştirildiğini altını çizerek, “CHP’de bir demokrasi şöleni yaşandı. Bu diğer partilere nasip olmayan bir şölendi. Bütün Türkiye’nin ve Manisa’nın dört imrenerek izlediği bir şölendi. Kazanan partimiz oldu. Kaybeden AKP oldu. Bugünde birlik ve beraberlik içinde bu mücadeleyi hep birlikte sürdüreceğiz. Omuz omuza AKP faşizmine karşı hiç yılmadan, bıkmadan bu mücadeleye birlikte yapacağız. CHP birlik ve beraberlik içinde Manisa’da ve Türkiye’de iktidara hazırdır’’ diye konuştu.

CHP’li Balaban’ın konuşmasının ardından söz alan milletvekilleri ve belediye başkanları birlik ve beraberlik içinde çalışmaların devam edeceğini, hem genelde hem de yerelde CHP’yi birlikte iktidara taşıyacaklarını ifade ettiler.

“PARTİMİZ ŞUANDA EN İYİ NOKTADA’’

CHP’li Özel konuşmasında ilk olarak, partisinin son yapılan anket çalışmalarında Türkiye’de iyi bir noktada olduğunu belirterek, “Rakamlar Cumhur İttifakı’nın erdiğini gösteriyor. Rakamlar CHP’nin Bülent Ecevit’in 70’lerde yakaladığı seçim başarısından sonra hem anket hem seçim bazında partimiz şimdiye kadarki en iyi noktasında. Ama burada hep kararsızlar dağıtıldığında sonra bakıldığında bu noktada oluyor. Ama şuanda Türkiye’de çok büyük bir kararsız kitlesi olduğunu, o kitlenin AKP’den gözlerini kaçırdığını, en çok bizim gözümüzün içine baktığını çok iyi bilmek gerekiyor. Kararsızlar eşit dağıtıldığında 70’lerde Ecevitli dönemlerden sonra en yüksek rakamında. Eğer iyi işler yaparsak eşit dağılmayacak ve daha çok bize gelecek. Bu bizim için çok iyi bir başarı olabilir. Ama üzerimize düşeni yapamazsak o kararsızların dağılımında hak ettiğimizi alamayabiliriz. Aritmetik ortalamayı dahi alamayabiliriz.’’ ifadelerine yer verdi.

“YALOVADA SİVİL DARBE YAPILDI’’

CHP’li Özel konuşmasının ikinci kısmında, İçişleri Bakanlığı’nın kararı ile görevden uzaklaştırılan Yalova Belediye Başkanı Vefa Salma’ın yerine AKP’li Mustafa Tutuk’un getirilmesini değerlendirdi.

CHP’li Özel konuşmasında yapılanın ‘Sivil darbe’ olduğunu belirterek,

“Yalova belediye başkanını İçişleri Bakanlığı tarafından uzaklaştırılıp yerine bir AKP’linin gelmesi, AK Parti’nin 31 Mart seçimlerinde yaptığı hazımsızlıkla aynı şeydir. Sandıkta kazanamadıklarını masa başında kazanmaya çalışmışlardır. AKP’ye Yalovalı seçmen ‘Yalova’yı sen yönet’ deseydi bunu 31 Mart’ta söylerdi. Zaten dönüp baktığınızda Yalova’da belediye meclisinin kompozisyonunda AKP ile MHP’nin sayısı CHP’den bir fazla. Yalova özel seçilmiş bir yer. Yolsuzluğu Sayıştay tespit edememiş, İçişleri Bakanlığı’nın müfettişleri de tespit edememiş, bu yolsuzluğu Yalova’nın iç denetçileri tespit etmiş. Gidip de iç denetçiler bu yolsuzluğu Yalova belediye başkanına söylemişler. Belediye başkanı örtse örterdi. Ama bunu örtmemiş. Gizlese gizlerdi gizlememiş. Gitmiş savcılığa şikayette bulunmuş. Yolsuzluk yapan kişiyi kendisi ihbar etmiş. Böyle bir belediye başkanını görevden alınması tamamen belediye meclisindeki kompozisyonla ilgili bir şey. Seçmenin vermediği bir yetkiyi kullanmak diktatörlere mahsustur. Seçmenin vermediği yetkiyi demokrasilerde kimse kullanamaz. AKP’nin Yalova’da yaptığı bir cümleyle sivil yerel darbedir. Darbedir ve topsuz, tüfeksiz olduğu için sivildir. Darbedir, tüm Türkiye’yi değil Yalova’yı ilgilendirdiği için yereldir. Demek ki Recep Tayyip Erdoğan’ın elinde imkan olsa Türkiye’ye darbe yapacak zihniyettedir.’’ dedi.

“MESELE AYNA TUTMADIR’’

CHP’li Özel, partisinin grup başkanvekili Engin Özkoç’un milletvekilliğinin düşürülmesi konusunda hazırlanan fezleke ile ilgili AKP’yi sert bir şekilde eleştirdi.

Engin Özkoç’un 2,5 yıllık görevi boyunca 100’ün üzerinde basın toplantısı yaptığını ve hiçbirinde kimseye hakaret etmediğinin altını çizen Özel, “Bu toplantıda Özkoç’un yaptığı, Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin 11.8 milyon oy alan ana muhalefet liderine söylediği sözleri aynen iade etmesidir. AKP’nin bugün düştüğü durum aslında suçüstü durumudur. Biz AKP’ye hakaret etmedik. Onlara ayna tuttuk. Şimdi aynada gördüklerine tepki gösteriyorlar. Aslında mesele ayna tutmadır. Engin Özkoç, Recep Tayyip Erdoğan’ın mecliste düşürdüğü hakaretleri toplayıp kendisine iade etti. Teşekkür edeceğine dava açıyor. O hakaretleri, o sözleri mecliste sarf edilmiş olması hepimizi utandırıyor. Ama bu sözleri kendisine 83 milyon kişinin Cumhurbaşkanıyım diyen bir kişi söylemiştir. Atatürk’ün koltuğunda oturan birisi, Atatürk’ün kurduğu siyasi partinin koltuğunda oturan birisine bu ağır sözleri söylemekte utanmamakta, ancak geriye duymakta hazmedememektedir. Bu suçüstü durumudur. AKP bize söylediği o sözlerin hepsini aslında aynada gördüğü kendisine söylemektedir.’’ diye konuştu.

 “NE ENGİN ÖZKOÇLAR, NE KEMAL KILIÇDAROĞLULAR BİTER’’

CHP’li Özel, Özkoç’un milletvekilliğinin kaldırılması hususunda AKP’yi uyararak, “CHP öyle ne kolay kurulmuş, ne de kolay baş edilecek, kolay susturulacak bir parti değildir. Ne Engin Özkoçlar, ne Kemal Kılıçdaroğlular biter. Nede en yeni üyemizi kendilerine o kadar kolay veririz veya teslim ederiz. Bu konuda AKP’ye sakın denemeyin diyoruz. Bunun sonucu hem Türkiye için hem sizin için hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin demokrasi tarihi için çok kötü sonuçlar doğuracak bir süreci başlatırsınız. Bu utanç verici kara bir leke olur. Sakın buna tenezzül etmesinler. Yoksa kendilerinin utanacağı ve savunamayacağı bir süreç noktasına gelir.’’ ifadelerini kullandı. 

“BU BİR MAFYA FİLMİ DEĞİL’’

CHP’li Özel konuşmasının son kısmında Odatv’den 3 kişinin tutuklanması konusunda sert bir dille eleştirerek;

“Odatv’nin ulusal boyutu ve yerel boyutu içimizi yakıyor. Bizim Odatv’nin Manisa muhabiri Hülya Kılınç, herkesin gördüğü bir haberi yaptı. Manisa’ya Ay Yıldızlı bayrağa sarılı bir tabut geldi. Akhisar’da cenazesi yapıldı. Cenazeye tüm siyasi partiler koştu. Hatta Manisa milletvekilimiz Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu’da o cenazede yer aldı. O cenaze 15 gündür Akhisar ilçemizde konuşuluyordu. Bu konuda gazetecinin görevi toplumun merak ettiklerini sormak, konuştuklarınıda daha geniş kitlelerine duyurmaktı. Haberde ne MİT’i zor durumda bırakacak bir şey vardı. Ne MİT mensuplarını deşifre etmek gibi bir gayret vardı.

MİT’in gizli kalmak gibi bir gayreti varsa, Akhisar’daki bir cenazeye ‘Teşkilat Başkanı’ diye siyah bir çelenk yollamazdı. Bu bir mafya film değil. Gizli kalacaksa soru işareti bırakan bir çelenk yollamazsın. Yollamak gerekiyorsa ya açık ünvanın ile yolla, ya da hiç yollama. Bırak oradaki cenaze ailesi omuzlayıp götürsün. Hem ailesini ‘Cenazeyi biz taşıyacağız’ deyip bir takım görevlilerin cenazeyi omuzlanıp sonra bunun fotoğrafına ‘Cenazeyi omuzlayanlar mesai arkadaşlarıydı. Siz onları deşifre ettiniz’ demek son derece kendi kusurunu ortaya çıkaran bir durumdur. Sen Libya’ya ailesinin Ankara’da bildiği bir personeli yollayacak kadar gizli bir iş yapacaksın, cenazesine çelenk yolmamayı göze alamayacaksın. Ya da arkadaşlarının cenazeyi belli bir mesafeden takip etmesini, cenazenin altına girmemeleri gibi basit tedbiri almayıp fotoğrafı verene değil, fotoğrafı çekene kızıyorlar. Fotoğrafı çektirene değil, fotoğrafı yayınlayana kızıyorlar. 2020 yılında böyle bir gerçek yok.

Odatv dışında bu haberi siyasetçiler söyledi, sosyal medyada yer aldı. Sağır sultan biliyordu. Hülya Kılınç Manisa’nın emekçi gayretli ve meslek değerlerine sahip çıkan bir kişidir. Kılınç’a yapılan çok büyük haksızlıktır. Kendisini bütün yargılama ve soruşturma sürecinde takip ettik. Bundan sonrada kendisiyle dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz. Hülya Kılınç’ta geçmişte FETÖ kumpasına mağruz kalan ve bizim yanlarında hep bulunduğumuzda her iki Barış’ta bizim onurumuzdur. Üçüne yapılan her türlü suçlamanın zoraki suçlamalardır. Kendilerini hiçbir tereddüt olmaksızın sahipleniyoruz. İrademiz kendilerinin en kısa sürede serbest bırakılması yönündedir. Onlar sahipsiz değildir.’’ ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim