Sarıkamış Harekâtı (22 Aralık 1914), I.Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu ve Rus İmparatorluğu arasında Sarıkamış'ta gerçekleşen kara çatışmalarından olup Osmanlı İmparatorluğu'nun askeri taktik hatasıyla büyük bir başarısızlıkla sonuçlanan bir askeri girişimdir.

Sarıkamış Harekatının amacı nedir?

Kasım 1914'te Azap ve Köprüköy'e saldıran Ruslar, 3.Ordu Komutanı Hasan İzzet Paşa tarafından mağlup edilip dağıtılmıştır. Hasan İzzet Paşa dağılmış Rus ordusunu yakalamak yerine orduyu 15 kilometre geri çekmiştir.

Hali hazırda dağıtılmış olan Rus ordusunu yok edip Bakü Petrollerine ulaşmak ve Alman İmparatorluğu'nun sanayi ihtiyacını karşılamak harekâtın amaçlarından biridir. Ayrıca 1877'deki 93 Harbi, Osmanlı İmparatorluğu'nun yenilgisi ile sonuçlanınca Batum savaş tazminatı olarak Rusya'ya verilmiş, Sarıkamış, Kars, Ardahan ve Artvin de Berlin Antlaşması ile Rusya'ya bırakılmıştı. Bu yurt topraklarını geri almak amacıyla, 1914 yılında dönemin Başkomutan Vekili olan Enver Paşa, 19 Aralık tarihinde "Sarıkamış Harekâtı" planlarını kurmaylarına sundu. Osmanlı ve Alman kurmay heyeti planı kabul etmiştir.

Harekât güçleri

Doğuyu korumakla görevli ordu 3.Ordudur. Bu harekâtı uygulayacak 3.Ordu'nun 9., 10. ve 11.Kolordular ve 2.Süvari Tümeni'nden oluşuyordu. 3.Ordu karargâhı ve 9.Kolordu Erzurum Kalesi'nde yerleşmişti. 11.Kolordu Elazığ Kalesi'nde ve 10.Kolordu da Sivas'ta konuşlanmıştı.

3.Ordu

IX Kolordu - Ahmet Fevzi Paşa
X Kolordu - Albay Hafız Hakkı Paşa
XI Kolordu - Abdul Kerim Paşa

2.Süvari Tümeni

Üçüncü Ordu'nun toplam gücünün 125.000 olduğu yazılsa da bu güce savaşçı olmayan taşıma birimleri, depo alayı, askeri polis ile ulaşıldığı anımsatılmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu muharip gücü eğitimli asker, yedekler ve Erzurum Kalesi'nin personeli de içinde olmak üzere 75.000 silahlı güçtür. Bu askere 73 makineli tüfek ve 218 adet top destek vermekteydi.

Cephedeki Rus-Kafkas ordusu mevcudu 100.000'di. Sayıca fazla olmamalarına rağmen ağır silah, topçu ve donanım bakımından kesin bir üstünlüğe sahiptiler. Bu mevcuda dört tane olan Ermeni Gönüllü Tugaylarından iki tugay katılmıştır. Diğer iki tugay İran Cephesinde bulunmaktaydı.

Harekatın hazırlık aşamaları

Enver Paşa ve Otto von Feldmann cephe birliklerini izliyorlar. 6 Aralık'ta Enver Paşa ve Otto von Feldmann Yavuz Zırhlısına binerek Trabzon üzerinden Erzurum'a yola çıktı. 13 Aralık'ta Köprüköy'e ulaşılmıştı. Burada 3.Ordu Komutanı Hasan İzzet Paşa ile görüşülmüştür. Enver Paşa ve Genelkurmay İkinci Başkanı Albay Hafız Hakkı planı geliştirmişlerdir. Planın amacı Ruslara sürat­le bir darbe indirerek bir Tanenberg yaratmaktır.

Enver Paşa, Rus Kafkas Ordusunun zayıf ve özellikle çevirme manevralarına karşı çok hassas olduğunu biliyor. Osmanlı birliklerinin bu zayıflığı kullanmasını amaçlamaktaydı. Tamamen karlarla kaplı, çok yüksek dağlık ve yolsuz bir arazide o günün koşulları altında kış donatımından yoksun yaya ve atlı birliklerle yapılan bu harekât çok riskli idi ama Enver Paşa, başarıldığında Rusların bu cephede varlıklarının yok olmasının bu riske değeceğini düşünüyordu.

Enver Paşa'nın amacı kuzeyden kuşatıcı bir manevra yapılmasıydı. Kısaca 11.Kolordu ve 2.Nizamiye Süvari Tümeni düşmanı cepheden karşılayacak, 11.Kolordu Çatak-Pitkir hattından kötek istikametine ve Albay Hafız Hakkı Paşa önderliğinde 10.Kolordu Bardız istikametinde düşmanı karşılayacaktı. Bunlara destek olarak 9. ve 11.Kolorduların Sarıkamış, Selim-Sarıkamış hattına ilerlemesiyle üç taraftan geniş bir çevirme hareketine dönüşecek ve bu kıskaç altında Ruslar imha edilecekti.

Kağıt üzerindeki plana nazaran cephede malzeme ve iaşe çok noksandı. Mesela mevcut altı yıllık iaşesi için 88.000 ton buğday, çavdar ve arpa ihtiyacı olmasına karşın, Ordu ambarında 1.250 ton hububat vardı. Kışa girilmiş olduğu için erzağın gereği gibi taşınması, dağıtılması bir hayli güçtü. Bu güçlükte Rusların Karadeniz'deki donanma üstünlüğünün de payı vardı. Ruslar Zonguldak'ı bombalamak için 10 gemiyle denize açıldıklarında, doğuya erzak götürmekle görevli en büyük üç erzak gemisi Bahriahmer, Bezmialem ve Mithatpaşa gemilerine rast gelmiş ve onları da batırmışlardır. Bunun yanında 4.000 tonluk Derne gemisinin yine Ruslar tarafından batırılması da askerin erzaksız kalmasındaki bir diğer önemli etkendir. Bir iddiaya göre de erzağın az olması ve salgın hastalık olması Enver Paşa'nın hemen bir harekâta girişmesine sebep olmuştur.

Saldırı, 23 - 29 Aralık

22 Aralık: 11.Kolordu büyük yürüyüşüne başlar. 9.Kolordu Lafsor'a kadar uzanan ilk hedefine ulaşır. 10.Kolordu Oltu'nun Batısı-Narman hattına zorlukla ulaşır.

23 Aralık: 11.Kolordu Rusların 4.Ermeni Tümeni ile karşılaşır. 9.Kolordu Çatak-Pitkir hattına ulaşır. 9.Kolordu'ya erlerin ikmalini mahallinden yapmaları, ve cephaneyi idareli kullanmaları emredildi. 9.Kolordu'nun ikmal ve ulaştırma güçlükleri daha ikinci günden başlamış bulunuyordu. 10.Kolordu Oltu'yu ele geçirmeyi başardı.

24 Aralık: 11.Kolordu'ya düşman karşı taarruzları devam etti. 9.Kolordu Bardız'a vardı. Hafız Hakkı Paşa 10.Kolordu'ya 30.ve 31.Tümenleri kendisi ile birlikte Kosor istikametindeki Stomin Tugayının peşine takılması ve bir tümenin Bardız'a ilerlemesini emretti. 10.Kolordu'nun büyük kısmı ile Kosor istikametinde geniş bir kuşatmaya girişmesi muharebe gücünün toplanmamasına ve geç kalınmasına sebep olmuştur ve netice olarak felaketin ana nedenlerinden birisi olmuştur.

25 Aralık: 9.Kolordu Sarıkamış'a doğru geriledi. 9.Kolordu ikmal ve ulaştırma zorlukları yüzünden asker kaybetmeye başladı. Sahra toplarını beraberlerinde taşıyamaz hale gelmiştir. Plana göre 10.Kolordu'nun Kosor yolunda olması gerekiyordu, ama ağır koşullar altında Beyköy hattına erişmesi ancak gerçekleşmişti. Beyköy hattında 10.Kolordu üç kilometre yolsuz bir kar çölü olan Allahuekber Dağları'nda kendi düşmanını bulmuştu. Doğa her geçen saat 10.Kolordu kuvvetlerinin erimesine yol açıyordu.

Saldırı kısmında açıklandığı gibi 10. ve 11.Kolordu Sarıkamış'a ulaşamadan erimiştir. 9.Kolordu tek başına Sarıkamış'a ulaşabilmiştir.

Gerileme, 29 Aralık - 15 Ocak

29 Aralık 1914: Sarıkamış’a girebilen 300 kişilik bir 9.Kolordu kuvveti de Ruslar tarafından geri atılmıştır. Büyük kayıplar verilmiş ve 9.Kolordu'nun mevcudu azalmıştı. Müteaddit taarruzları başarısızlıkla sonuçlandı.

6 Ocak 1915: 3.Ordu karargâhı ateş altında kaldı. Hafız Hakkı Paşa geri çekilme emri verdi.

7 Ocak 1915: Kalan güçlerin Erzurum yolundaki yürüyüşü başladı. Ordunun bu atak için görevlendirilen güçlerinden sadece %10'u başlama pozisyonuna geri çekilmeyi başardı.

10 Ocak 1915: 3.Ordu komutanlığını Enver Paşa, Tuğgeneral Hafız Hakkı Paşa’ya devrederek İstanbul'a dönmüştür.

SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİ HİKAYESİ

Kars Valiliği’nin Sitesinde Sarıkamış Şöyle Anlatılıyor

Yıl 1914…Yer Sarıkamış…
Sarıkamış‘ta 60 bini donarak olmak üzere 78 bin şehit vermiştik.
1914 yılının 15-22 Aralık tarihleri arasında, Sarıkamış yakınındaki Allahuekber dağlarında, Kars’ı Ruslardan geri almak için harekata katılan 60 bin asker donarak öldü.
Başkumandan vekili Enver Paşa büyük bir güçle, Rusları hiç beklemedikleri bir yerden, Allahüekber dağlarından aşarak vurmayı ve Kars‘ı yeniden vatan topraklarına katmayı hedeflemişti.
Allahuekber dağlarının yer yer 2-3 bin rakımlı geçitlerinde ısı sıfırın altında 30 dereceye kadar düşüyordu. Türk askerlerinin büyük bölümü ise çölden gelmişti ve üzerlerinde yazlık üniformalar vardı.
Sarıkamış’ta dondurucu soğuk altında askerlerimizin durumunu Kurmay Subay Şerif Bey “Sarıkamış” adlı kitabında şöyle anlatıyor:
“Yol kenarında karların içinde çömelmiş bir asker, bir yığın karı kollarıyla kucaklamış, titreyerek, feryat ederek dişleriyle kemiriyordu. Kaldırıp yola sevketmek istedim. Beni hiç görmedi. zavallı çıldırmıştı. Bu suretle şu lanetli buzullar içinde biz belki on bin kişiden fazla insanı bir günde karların altına bıraktık ve geçtik”.


Rus Kafkas Ordusu Kurmay Başkan Vekili Dük Aleksandroviç Pietroviç Sarıkamış’ta gördüklerine anılarında şöyle yer vermiş:
“İlk sırada diz çökmüş 9 kahraman. Mavzerleriyle nişan almışlar, tetiğe asılmak üzereler ama asılamamışlar… İkinci sırada cephane taşıyanlar var, sandıkları bir avuçlamışlar ki, kainattan hırslarını almak istiyor gibiler. Öylesine kaskatı kesilmişler… Ve sağ başta Binbaşı Nihat. Dimdik ayakta, başı açık, saçları beyaza boyanmış, gözleri karşıda…Allahuekber dağlarındaki son Türk müfrezesini teslim alamadım. Bizden çok evvel, Allah’larına teslim olmuşlardı.”
Allahuekber dağları, 37 bin şehit verilerek aşıldı ve Sarıkamış kuşatıldı. Sarıkamış kuşatma harekatı aşırı soğuk ve açlık yüzünden, hedef ele geçirilemeden, 5 Ocak 1915’de sona erdi.
Osmanlı Ordusu bu dağlarda, 60 bini donma sonucu tam 78 bin şehit verdi. Rus birlikleri de bu savaşlarda 32 bin askerini kaybetti.

Editör: TE Bilişim