Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'deki 35 projesinden birisi olan Sabuncubeli Tünelleri'nin açılışını gerçekleştirdikten sonra bir özel televizyon kanalının canlı yayın konuğu oldu. Canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Yıldırım, Kandil operasyonunun nihai hedefine dair açıklamalarda bulundu. Nihai hedefin PKK terör örgütünün ülkemize bir daha zarar vermeyecek şekilde etkisiz hale getirmek olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Bizim başkalarının topraklarında gözümüz yok, amacımız ülkemizi taciz eden, can ve mal güvenliğini tehdit eden terör örgütünü etkisiz hale getirmek. Bir kere bizim sınırlarımızın güneyinden herhangi bir tehdit olduğu müddetçe bizim orada varlığımız olacak. Ama bütün terör unsurları ortadan kaldırıldığı zaman oralarda beklememizin bir anlamı yok. Biz başından beri Suriye ve Irak’ın toprak bütünlüğüne bağlıyız. Yoksa biz oralarda neden bulunalım. Yoksa sıkıntı askerlerimiz orada maliyeti var vs. Sincar’da da yapılanma var, Fırat’ın doğusunda, Kuzey Irak, Kandil bütün o bölgelerde yapılanmalar var. Şu anda sıcak takip, yakın tehdit Kuzey Irak sınırları ve TSK oralarda faaliyet yapıyor. Ama Fırat’ın doğusunda yakın tehdit ortaya çıkarsa orada da her türü tedbiri almak hakkımız. Sincar’da da Amerikan unsurları, Ezidiler var. Karmaşık bir yapı var, önce diplomasiyle çözmeye çalışacağız ama bu olamazsa başka unsurlar da elimizde duruyor. Biz sıcak faaliyetlerimizi sürdürdüğümüz zaman bile Menbiç’te bunu yaptık. Şimdi onun uygulamasını izliyoruz. Diğer bölgeler için de aynı yöntemi, ABD’nin sözü var; PYD ile birlikte hareket etmemizin amacı tercih değil mecburiyet. DEAŞ’ı yok etmek istiyoruz. DEAŞ yok oldu. O halde o mecburiyet de ortadan kalktı. Şimdi yapılması gereken söz verildiği gibi o silahların toplanıp, o örgütün lağvedilip Türkiye tehdidinin de sona ermesi gerekiyor” dedi.
“Arınç’ın görüşü kendine ait” 
Başbakan Yıldırım, FETÖ’ye yönelik siyasi adımlara ilişkin soruya da, “Eldeki bilgi bulgular, sanık ifadeleri bunlara dayanarak gerekli işlemler yapıldı. Partimizde yaptık bunu, başka partilerin de kendi bileceği iş. İş yargıya intikal ettiği için ister siyasi ister yargı ayağı olsun bunları ortaya çıkaracak yargıdır. Dolayısıyla bizim yapacağımız yargıya destek vermek, yardımcı olmak. Alınması gereken idari kararlar varsa bunları yerine getirmek. MİT Başkanını sorguya almaları, asıl 17-25 Aralık’tır bunların ortaya çıkması. Bizati kendini ortaya koyup hükümeti devirmeye çalıştı. Arınç’ın görüşü kendine ait, biz olayı yaşayan konumundayız. Sayın Arınç da kimseyi 15 Temmuz’dan dolayı suçlamıyor. 17-25 bizim için önemli bir tarihtir. Bu yapının kendini açığa çıkarması, bu millet iradesi senin elinden alacağım demesidir. Bu tamamen yasalara aykırı bir tutumdur. Zaten o aşamada gereği de yapılmıştır. Siyasi adımları gecikmeksizin attık” yanıtını verdi.
“Cumhur İttifakı'nda sıkıntı yok” 
Cumhur İttifakı arasında sıkıntılar olduğuna yönelik iddialara da yanıt veren Yıldırım, “Genele yaymak doğru olmaz. Siyasette aynı parti içinde insanlar rekabet edebiliyor. Cumhur ittifakı iyi gidiyor. Hiçbir sıkıntı yok. Özü, 2016 Ekimi’dir. Sayın bahçeli o zaman siyasetteki tıkanıklık, iki başlı sistem yürümüyor. Bunun fiili durumun anayasal hale getirilmesi diyerek başlatılan süreçtir. Onun üzerine bir araya geldik. Yolumuza devam ediyoruz. Sahada bu ittifakın ruhunu zedeleyecek durumla karşılaşmadık. Gittiği her yerde MHP il başkan da belediye başkanı da milletvekili de geliyor. Bir sıkıntı yaşamadık” diye konuştu.
“Bizim gündemimizde af yok” 
MHP’nin af gibi bazı önerileri olduğuna ilişkin Yıldırım, “Biz bir ittifak kurduk, biz aynı parti değiliz. Her konuda yanı düşüneceğiz diye bir durum yok. Mutlaka farklı düşüneceğiz. Ama hangi konularda birlikte hareket ederize bakıyoruz. Her konuda aynı olmamazı kimse beklemesin. Farklı görüşte olmasını olgunlukla karşılıyoruz ama bizim gündemimizde af yok” dedi.

Editör: TE Bilişim