Mesele ekmekse yazılacak, çizilecek o kadar şey var ki. Aslında “ekmek” sözcüğü en çok kullandığımız kelimelerden biri. Özellikle günlük hayatımızda. İki anlamı var. Birincisi sofralarımızın vazgeçilmez gıdası olan ekmek. İkinci anlamı biraz daha genel. Hayat mücadelesinin hatta hayatta kalmanın genel adı. Ekmek kavgası, ekmek parası…
Aslında ekmek, yediğimiz içtiğimiz her şeyin genel bir karşılığı. 
Evine bir parça ekmek götürebiliyorsan derler ya. Yiyecek içecek ne varsa, hepsi o kavramın içinde saklı. 
Ekmek büyük dert. Ekmek demek çok şey demek. 
Ekmek üzerine yazılacak çizilecek çok şey var. Biz asıl yazmak istediğimiz mevzudan uzaklaşmadan şöyle konuya kenarından da olsa girelim.  
Aslında her yıl fiyat artışıyla birlikte gündeme gelen bir mevzu. Bu kez birkaç ay içinde, diğer tüm kalemlerde olduğu gibi fiyatı iki kez artınca yine tüm dikkatleri üzerine çekti. Ekmeğin bir suçu yok tabi. Ama ekmeği suçlayanlar oldu. Hani şu bilim adamı edasında seçim sonuçlarını bile ekmeğe bağlayanları hatırlayın. “Halk çok ekmek yediği için şu parti, bu parti seçiliyor” diyorlar ya. Aynı tespiti kendi ideolojilerine yakın isimler kazanınca hiç dile getirmiyorlar.
Çok yiyenlerin seçim sonuçlarına etkisi nedir bilmiyorum ama ekmek yiyemeyenlerin, bulamayanların seçimlerin sonuçlarını doğrudan etkileyeceğini eminim.   
Zaten kıyamet de bundan kopuyor.
Ekmeğin fiyatı Manisa’da 5 TL olunca nerdeyse herkesten tepkiler geldi, sesler yükseldi. Çünkü ekmeği kimisi az kimisi çok ama herkes yiyor. Sadece ekmekte değil, unlu mamullerin tamamında sürekli fiyat artışları yaşandı. 
Kimisi hükümeti, kimisi fırıncıları suçladı. Ama birkaç gün geçtikten sonra toplum mecburen yeni fiyata alıştı. Tıpkı dİğer ürünlerde olduğu gibi…
Bizim tepkimiz biraz alışıncaya kadar! 
İşin kötü yanı, artık karşılaştığımız herhangi bir ürün fiyatını da kıyaslayamaz olduk. Çünkü sürekli bir fiyat değişikliği, çılgınlığı var. Hangi birini nasıl takip edeceğiz?
Ekmekte de böyle oldu…
Her şeye rağmen çözüm odaklı gidelim meselenin üzerine…
Mesela ekmek mevzusunda acaba ucuz ekmek satmak mümkün mü sorusuna bu işi yapan insanların cevabı “mümkün değil” oluyor. Gerekçeleri çok haksız değil. Girdi maliyeleri yükseldikçe, elektrik, su, doğalgaz, un, maya, yağ ve benzeri temel gıda maddelerinin fiyatları sürekli yükseliyor.     
O halde çözüm ne? 
Valla çözüm zam yapmamak. Ya da zamları durdurmak. Ama bunun bir süre daha mümkün olmayacağı aşikar. İktidarın en büyük rakibi hiç şüphesiz ekonomi. Halk önce cebine bakar. Sonra alternatiflere... Cep doluysa sorun yok. Cep boşsa sorun büyük demektir. 
Seçmenin büyük bölümü fiyatlarla ilgilenir.
Bu açıdan bakarsak en azından ucuz ekmek yiyebilme ihtimali var. "Halk Ekmek" fikri kulağa hoş geliyor bu yüzden.    
İyi Parti Yunusemre İlçe Başkanı Tufan Akan, önce Halk Ekmek Fabrikası fikrini ortaya atarak, göreve geldiklerinde bu projeyi hayata geçireceklerini söyledi. Daha sonra ise Gazeteciler Gününde Halk Ekmek Fabrikası projesini daha da detaylandıran bir açıklama yaptı. Bir gün sonra ise Yunusemre Belediye Başkanı Mehmet Çerçi, Halk Ekmek Fabrikası kurulması için proje hazırlığında olduklarını duyurdu. Bu proje belki de Çerçi’nin kafasında vardı. İyi Parti’nin açıklamasının hemen ardından bu açıklamanın gelmesi dikkat çekse de her ne sebeple olursa olsun güzel, olumlu bir yaklaşım.  
En azından açıklamaların kronolojik sıralaması bu kanıyı uyandırdı ister istemez.
Ama önemli olan sonuç.  
Muhalefet ile iktidar aslında dolaylı da olsa iş birliği yapmış oldu. 
Halkın faydasına olabilir mi? 
Kesinlikle olur. 
Ama birkaç şartla…    
Manisa sınırlarında bildiğim kadarıyla Kula, Gördes ve belki de birkaç ilçede daha belediyelerin desteğiyle kurulmuş halk ekmek fabrikaları var. Bu işletmelerde günün belirli saatlerinde ekmek satışı var. Ancak uyanık ifadesi hafif kalır, aç gözlüler diyelim, bu işin de ticaretini yapıyormuş. Ucuza aldıkları ekmekleri başka yerlerde pahalıya satıyorlarmış. 
Bir de tabi herkesin gelir düzeyi farklı. Ekmek 5 TL de olsa alım gücü olan insanlar var. Aç gözlülük yapıp belirli bir sayıda üretilen bu ekmekleri sözde daha karlı diye alanlar oluyormuş. Haliyle asıl alması gerekenlere sıra gelmeden ekmek tükeniyormuş.   
Eğer Manisa merkezde ekmek fabrikası kurulacaksa ve ekmek 5 yerine 3 TL’den satılacaksa, halkın bu hizmetten faydalanması sağlanmalı. Çünkü sınırlı sayıda üretilecek. 
“Halk Ekmek” projesi geçim derdi içinde olanlara yönelik bir girişim, bir hizmet olacaksa anlamlı olur.  
Bu fabrika kurulurken hedef kitlenin yararlanması için her türlü önlem alınmalı. Toplu ekmek satışı yapılmamalı.  
Bir de işin esnaf tarafı var… 
Bir yandan tüm personeli belediye bünyesinde olan bir işetme var. Maliyeti daha düşük. Diğer tarafta maliyetleri daha yüksek fırıncı esnafı var. Onlar da mağdur edilmeden gerçek ihtiyaç sahiplerinin gözetilmesi hedeflenmeli.
Hatta Yunusemre Belediyesi’nden sonra belki diğer ilçeler de benzer girişimlerde bulunacak. Halk Ekmek fikri güzel ancak amacına uygun hizmet vermesi şartıyla… 
İnşallah da öyle olur.