Temizlik imandan gelir , demiş atalarımız çok da doğru söylemişler. Millet olarak zaten temiz olma kültürü noktasında doğuştan şanslıyız. Kişisel görüşüm millet olarak  aslında hepimiz kendi evlerimiz ve kişisel bakımlarımız konularında  temizliğe önem veririz .Ama her piknik yerine gittiğimde ya da manzarası güzel bir seyir tepesindeki pet şişe ve çöpleri gördüğümde hep  derim ki  keşke çevre temizliği noktasında biraz daha  dikkatli olabilsek…
  Evet, Çin'de başlayıp tüm dünyayı kasıp kavuran küçücük bir virüs bizlere sağlığın, temizliğin ve hijyenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha 
 hatırlattı.Hele ki  toplu yaşam alanları  ile geleceğimiz  olan evlatlarımızın , ikinci yuvaları olan okullarda daha da önemli olduğu ortaya çıktı.Artık daha da fazlasını düşünüp sonra da uygulamada istenmesi çok normal bence de.
  Sokaklarda maske ile dolaşan insanları gördükçe bu süreç bittiğinde bile hepimizin ders çıkararak ve  sadece gıda işleriyle uğraşanların değil gerekli yerlerde herkesin eldiven ve maske kullanmayı alışkanlık haline getirmeli demekten alı koyamıyor insan kendini. Okul yemekhaneleri ve kantinlerinde  asla taviz verilmemeli .Bunları  hazırlayan görevliler  öğrencilere yiyecek verirken,alırken, ve yerken bu kurallara uymalı uymayanları uyarmalılar mesela.
Okul servis araçları belli aralıklarla dezenfekte edilmeli, kapı kolları ve koltuklar silinmeli.Hatta bunlarla ilgili belli aralıklarla zorunlu raporlar istenmeli.Hatta hatta şoförle öğrenciler arasında  paravan koyularak temas önlenmeli.
   Tuvaletlerde mümkünse  temassız musluk, mutlaka sıvı sabun ve el kurulama havluları olmalı.
  Her sınıfın girişinde dezenfekte aparatı mutlaka olmalı ,sınıflar belli aralıklarla havalandırılmalı, ortak kullanım alanları sık sık sık silinerek yerlere paspas çekilmeli, ellerin temas ettiği kapı kolu veya parmaklıklar görevliler tarafından mutlaka  gün boyu  silinmeli her hafta sonu okulda mutlaka genel bir dezenfektasyon işlemi yapılmalı, giriş çıkışlarda mümkünse ateş ölçülerek bunlar kayıt altına alınmalı, izolasyon odası veya revir mutlaka olmalı .Acil bir durumla karşılaşıldığında öğrenci burada bekletilerek veliye ulaşılmalı.
Bilim Kurulu,TSE ve MEB kriterleri mutlaka yerine getirilmeli.
  Işte tam burada yıllardır var olan ve MEB tarafından desteklenip okullarda uygulanan projelerden Beyaz Bayrak, Beslenme Dostu Okul ile uluslararası  geçerliliği olan Eko Okul projelerine ilave çok da faydalı olacağına inandığım Temiz Okul Belgesi' ne değinmek istiyorum.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında 'Eğitim Kurumlarında Hijyen Şartlarının Geliştirilmesi ve Enfeksiyon Önleme İş Birliği Protokolü' imzalanarak çok da faydalı olacağına inandığım eğitim kurumlarına rehber olacak ‘Hijyen Şartlarının Geliştirilmesi ve Enfeksiyon Önleme Kontrol Kılavuzu’ tanıtıldı. Protokol kapsamında, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından oluşturulan kurallar, her okulda belirlenen sorumlu idareci yönetiminde tüm personel tarafından uygulanacak. Buna göre her eğitim kurumu kendi risk analizini yaparak kılavuza göre gerekli iyileştirmeleri yapacak. Bunun ardından bu alanda eğitim alan denetim personelinin incelemeleri sonucu okullara ‘‘Temiz Belgesi” verilecek. Bu belgenin geçerliliği  bir yıl olacak. Belgeyi almaya hak kazanan kurumlar yıl boyu takip edilecek. En temel konular sosyal mesafe, maske ve hijyenle ilgili kriterlerin yerine getirilmesi.Diğer toplu yaşam merkezlerinde alınan önlemleri nasıl görüyorsak, okullarımızda da aynısı geçerli.Son dönemde kampüslere girerken ateş ölçme neredeyse bir kural haline geldi. Bunun olmaması çok büyük noksanlık olur diye düşünüyorum.Çünkü çoğu hastalığın ilk belirtilerinden biri yüksek ateş. Evde ve okulda ateşin kontrolü velilerle irtibatlı olunduğunda mutlaka acil müdahale ya da tespit konusunda faydalı olacaktır.
Ayrıca okuldan hariç yan kolu olan  servis şoförleri ve servisteki görevliler tarafından da takip edilebilecek bir uygulama, ateş kontolü. Ateşi olan kişinin okula girmesi bir risk ayrıca acil durum olmadığı sürece okula ziyaretçi kabul edilmeyecek. Kılavuza göre veliler dahil acil bir durum olmadığı sürece okula kabul edilmeyecekler. Çünkü hastalıkların bulaşma riskinin  azaltılması için bu gerekiyor mutlaka.Bu kadar tedbiri aldıktan sonra kimden mi alınacak bu belge ?
Temiz Okul  Belgesi ,  devlet okullarında Milli Eğitim Bakanlığı adına İl Milli Eğitim Müdürlükleri, özel  okullarda ise Türk Standartları Enstitüsü tarafından verilmekte.
  Enfeksiyonların önlenmesiyle önlemeye yönelik hijyen şartlarını yerine getirirken ortak bir dil yazılı bir kılavuzun uygulamasıdır bu belge aslında . Özel okullar için biraz ekstra masraflı olsa da mutlaka olmalı diye düşünmekteyim.
   Kılavuzda yazan tüm kriterleri yerine getiren okullar bu belgeyi almaya hak kazanıyor.
  Temel olarak gönüllülük esas olmak üzere bence bu süreç bitse bile mutlaka her okul bu belgeyi almalı yani kriterleri yerine getirmeli.
  Yaklaşık 250 soruluk bir listeden oluşmakta bunlardan biri bile olmazsa belge verilmiyor.
Sonuç olarak artık her alanda olduğu gibi eğitim de eskisi gibi değil. Zaten dünyada yaklaşık 20 yıldır  Hiper-Dijitalleşme vardı ve kendine yaygınlaşacak bir yer arıyordu. Corona vesilesiyle en çok da eğitim alanında yaygınlaştı diyebilirim .Bundan sonraki süreçte yani yeni normal süreçte eğitim, akademik başarının yanında  sanat, spor,müzik ve dijital dünya ile hijyenin iç içe olduğu bir başka dünya olacak ya  da sadece  bunları başarabilenler ayakta kalacak…
  Şimdiden alması çok da kolay olmayan bu belgeyi alan ya da ilerleyen zamanda alacak olan, gerek devlet gerekse özel tüm okulları kutluyorum.
  Ne demiş atalarımız , ASLAN YATTIĞI YERDEN BELLİ OLUR.
  Hadi bakalım eğitimin aslanları kimler olacak...
  Sağlıkla kalın, hoşça kalın.