Yakılması, denize atılması mı gerekiyordu cesedinin? Bıçaklanması bile yeterli değildi değil mi? Tecavüz edilmesi bile vicdanımızı harekete geçirmiyor artık... Laf atıldıysa, dönüp başımızı gidiyoruz.  Hakaret edildiğinde susuyoruz.  Dövüld

Yakılması, denize atılması mı gerekiyordu cesedinin?
Bıçaklanması bile yeterli değildi değil mi?
Tecavüz edilmesi bile vicdanımızı harekete geçirmiyor artık...
Laf atıldıysa, dönüp başımızı gidiyoruz. 
Hakaret edildiğinde susuyoruz. 
Dövüldüğünde karışmıyoruz. 
Taciz edildiğinde gözümüzü kapatıyoruz. 
Tecavüz edildiğinde üzülüp geçiyoruz...
İnsanlığımızın, vicdanımızın rahatsız olması için, acıyla haykırmamız için hepsinin mi birden olması gerekiyor?
Taciz edilecek, dövülecek, tecavüz edilecek, bıçaklanacak, öldürülecek, yakılacak, nehre atılacak...
Ve biz o yaratıklara küfrederek, beddualar okuyarak, en ağır cezayı isteyerek, Özgecan'a da içimiz kan ağlayıp üzülerek toplumsal sorumluluktan kurtulacağız öyle mi?
Adını koyalım; bu ülkede kadınların bu kadar şiddet görmesinin, dışlanmasının, tacize tecavüze uğramasının, öldürülmesinin sorumlusu erkeklerdir!
Kadının çağ dışı bir konuma getirilmesine ses çıkarmayan hatta onaylayan kadınların bu tutumundan da erkekler sorumludur!
Kadını bir türlü cinsiyeti dışında algılamayan, kendini insan onu et olarak gören erkek kafasıdır bunun sebebi...
Kendi komplekslerini yenemeyip bunun acısını kadından çıkaran, onu her türlü ihtiyacının hizmetkarı olarak gören, ne öğrendiyse atasından kendisinin kadınların efendisi olduğuna dair, üstüne yenilerini koyarak çocuklarını yetiştiren, dünyaya gözleriyle değil testosteron hormonuyla bakan, kadına şiddeti vs. yi kınayıp gündelik hayatında ufacık özgürlükleri kızından, kardeşinden, eşinden, annesinden esirgeyen, sadece kendi duygularını, kendi ihtiyaçlarını, kendi yorgunluğunu, kendi gururunu, kendi aldatılmışlığını, kendi acıkmışlığını, kendi kederini, kendi özgürlüklerini önemseyen, lafta eşitlik naraları atıp icraata gelince adamlık yaptığını sanan erkeklerdir bunun sorumlusu! Biz erkekler!
O yüzden Özgecan için duyduğumuz acı vicdanımızı yıkamaya yetmez dostlarım...
Artık aynaya bakma vaktidir...